Konut fiyatları düşmedikçe satış beklemek hayal olur!
Ülkenin mevcut koşullarında her zamanki kadar hızlı ve rahat konut veya ofis satışı yapmak mümkün değil. Faizler hala yüksek, dış siyasete ilişkin gerilim bitecek mi derken bir yandan da başbakanın istifasıyla zirveye çıkan bir iç siyasi belirsizlik var.
Elbette ülkenin mevcut koşullarında her zamanki kadar hızlı ve rahat konut veya ofis satışı yapmak mümkün değil. Faizler hala yüksek, dış siyasete ilişkin gerilim bitecek mi derken bir yandan da başbakanın istifasıyla zirveye çıkan bir iç siyasi belirsizlik var.
Bu nedenle pek çok tüketicide uzun vadeli borçlanma korkusu yaşanması da doğal.
Ancak koşullar bu noktaya gelmeden çok daha önce, yani satış için koşulların daha elverişli olduğu zamanlarda bir çok projenin satış sürecinin yıllar sürdüğünü de gördük. Artık teslim aşamasına gelmiş olanlar projelerde bile birinci el satışlar tamamlanmış değildi.
Bu projelerin yavaşlayan grafiğine ilişkin olarak projeyi geliştiren firmaların konut sayısının fazlalığı gibi gerekçeler sunduğunu da gördük.
Bu gerekçeleri gözümüzde büyütmeden önce dilerseniz yakın zamanımıza ilişkin birkaç habere göz atalım:
Kayseri’de TOKİ tarafından satışa sunulan 250 konuta 10 bin 753 başvuru geldi.
TOKİ İzmir Torbalı’yı pilot bölge ilan etti, 15 bin kişi konut edinmek için idareye başvurdu.
TOKİ Isparta’da proje yapacağını açıkladı, başvuru sayısı yine 15 bini aştı.
Bu örneklerin sayısı çok fazla. Ama anlattığı gerçek tek: Türkiye’nin neresinde olursa olsun konuta binlerce talep var. Ama satın alınabilir, fiyatı ulaşılabilir konuta ihtiyaç var. Orta gelir düzeyinin alabileceği, emeklinin sahip olacağı türden konutları her zaman arzının 9-10 katı üzerinde talep geleceği aşikar.
Dolayısıyla ülke gerçekleri ortada iken, rakipleriyle aynı standartlara sahip ama orta gelirlilerin alabileceği fiyat seviyesini aşan konut projeleri için şartlar ne olursa olsun hızlı bir satış beklemek hayalcilik olur.
Yeni Birlik
