27 / 12 / 2024

Konut satışlarında tüketici sözleşmesi imzalandığında 14 günlük cayma süresi olacak!

Konut satışlarında tüketici sözleşmesi imzalandığında 14 günlük cayma süresi olacak!

Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı, kart aidatı başta olmak üzere kredilerle ilgili tüketicilere yönelik yeni düzenlemeleri anlattı. Yazıcı; " Konut satışlarında tüketici sözleşmesi imzalandığında 14 günlük cayma süresi olacak" dedi...



Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, tüketicinin korunması hakkındaki kanunla kart aidatı problemini çözüme kavuşturduklarını bildirdi.


Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, kart aidatı problemini çözüme kavuşturduklarını belirterek, "Kart çıkaran kuruluşların tüketicilere yıllık üyelik aidatı ve benzeri isim altında ücret tahsil etmedikleri bir kredi kartı türünü sunmak zorunda olacak" dedi.


Yazıcı, Bakanlık Toplantı Salonu'nda tüketicinin korunması hakkındaki kanunun getirdiği yeni düzenlemelerle ilgili basın toplantısı yaptı.


Yeni kanunun tüketici sözleşmelerine ilişkin düzenlemeler getirildiğini belirten Yazıcı, hedeflerinin tam, doğru, önceden bilgilendirmeye dayalı şeffaf sözleşmeler yapılması olduğunu kaydetti. Tüketicinin, bundan böyle sözleşme imzalamadan önce açık ve anlaşılır bir şekilde bilgilendirilmelerinin zorunlu olacağını ifade eden Yazıcı, satıcıların sözleşme şartlarını tek taraflı olarak değiştiremeyeceğini söyledi. Yazıcı, tüketiciden talep edilecek her türlü ücret ve masrafa ilişkin bilgilerin, sözleşmenin eki olarak tüketiciye verilmesinin zorunlu hale getirildiğini de söyledi.


Tüketicilerin yeni kanun ile daha uzun süreli cayma hakkına sahip olduklarını ifade eden Yazıcı, cayma hakkı sürelerini 14 güne çıkardıklarını belirtti. Ayıplı mal ve hizmetlerde tüketiciye sağlanan hakların genişletildiğini dikkati çeken Yazıcı, tüketicilerin seçimlik haklarından dilediğini kullanabileceğini vurguladı. Tüketicilerin finansal hizmetlerde daha fazla korunur hale geldiğini ifade eden Yazıcı, tüketicilerin en çok sorun yaşadığı alanların başında finansal hizmetlerin geldiğini söyledi.


Kanun ile tüketiciden haksız olarak talep edilen ücret, masraf ve komisyonların alınmasının önüne geçildiğini belirten Yazıcı, bankaların artık her işlem için tüketiciden ücret talep edemeyeceğini kaydetti. Kart aidatı problemini çözüme kavuşturduklarını belirten Yazıcı, kart çıkaran kuruluşların tüketicilere yıllık üyelik aidatı ve benzeri isim altında ücret tahsil etmedikleri bir kredi kartı türünü sunmak zorunda olacaklarını söyledi.


Tüketicilerin  kredi kullandıkları bankanın iştiraki şirketten sigorta yaptırmaları mecburiyetinde bırakıldıklarına değinen Yazıcı, "Bu problemi de ortadan kaldırıyoruz. Bu zorlama olmayacak. Tüketici, başka bir sigorta şirketinin poliçesini ibraz etmek durumundabanka bunu kabul etmek zorunda olacak" değerlendirmesinde bulundu.


Konut kredisinin erken ödenmesi halinde getirilen yükümlülüklerin hafifletildiğini söyleyen Bakan Yazıcı, mevcut düzenlemelere göre yüzde 2 olan erken ödeme tazminatını, kalan vadesi 36 aya kadar olan kredilerde yüzde 1'e indirildiğini belirtti. Tüketicilerin kredi taksitlerini ödemesi için bankalar tarafından zorunlu olarak açılan hesaplardan, ücret ya da masraf talep edilmesinin yasaklandığını ifade eden Yazıcı, şunları kaydetti:


"Yeni düzenlemeyle bankalar, tüketicinin açık talimatı olmaksızın, kredi sözleşmesi ile ilişkili bir kredili mevduat sözleşmesi yapamayacak. Bu şekilde tüketicilerimizin daha fazla faiz yükü ile karşılaşmasının önüne geçilmiştir. Özetle; bankalarda tüketiciden alınacak tüm masraf ve komisyonlar açık ve net şekilde belirlenecek; İşlemler, tüketicinin sonradan hiçbir sürprizle karşılaşmayacağı şekilde gerçekleştirilecektir. Bankacılık ve finans sektörüyle ilgili bu düzenlemelerle, tüketiciler ile bankalar arasında yaşanan uyuşmazlıkların en az seviyeye inmesini bekliyoruz.


Kanun ile maketten yapılan satışlarda tüketicilerin yaşadığı mağduriyetlerin olmaması hedeflendi. Mevcut uygulamada belediyelerden herhangi bir izin almayan inşaat şirketleri tüketicilere maketten satış yapabilmektedir. Yeni Kanuna göre inşaat ruhsatı alınmadan tüketicilerle maketten konut satışı sözleşmesi yapılamayacaktır."


Konut satışlarında tüketicilerin sözleşmenin imzalanmasından itibaren 14 günlük cayma hakkına sahip olduğunu belirten Yazıcı, bunun yanı sıra tüketiciye sözleşme bedelinin yüzde 2'sine kadar tazminat ödeyerek sözleşmeden vazgeçme hakkı tanındığını bildirdi.


Kapıdan satışlara ilişkin düzenlemeler


Kanun ile kapıdan satışlara ilişkin de yeni tedbirler getirildiğine işaret eden Yazıcı, "İşyeri dışında satış yapacaklar mevcut uygulamada olduğu gibi Bakanlığımızdan yetki belgesi almak zorunda olacaktır. Böylelikle firmalar Bakanlığımızca kayıt altına alınacaktır. Tüketicilerin bir uyuşmazlık yaşaması durumunda da bu firmalar hızlıca denetlenebilecektir. 14 günlük cayma süresi içindeyken tüketiciden herhangi bir ödeme veya borç altına sokan bir belge alınamayacaktır. Şayet bir şekilde kandırılmışlarsa ödeme yapmadan vazgeçme imkanları olacaktır. Bu madde tüketiciye 14 günlük süre içinde hem ürünü denemesine, hem de ürünle ilgili araştırma yapmasına imkan sağlayacaktır" şeklinde konuştu.


Kötü niyetli satıcıların sözleşme tarihini geriye dönük atarak, cayma hakkının kullanılmasının önüne geçtiklerini ifade etti Yazıcı, bu durumu engellemek için sözleşme tarihinin tüketicinin kendi el yazısıyla yazdırılacağını ve sözleşmenin bir örneğinin tüketiciye verilmesi zorunluluğu getirildiğini kaydetti.


İnternet, telefon gibi yollarla kurulan sözleşmelere ilişkin de yeni düzenlemeler getirildiğine dikkati çeken Yazıcı, şöyle devam etti:


"İnternet, telefon, katalogdan yapılan satışlarda tüketiciler satıcılarla karşı karşıya gelmiyorlar. Bu nedenle tüketicilerin sözleşme imzalanmadan önce malın nitelikleri, toplam ücreti, nakliye giderleri gibi hususlarda bilgilendirilmesi önem arz etmektedir. Bu tür satışlarda, mesafeli sözleşme kurulmadan önce, tüketicinin sözleşme şartları hakkında bilgilendirilmesi zorunludur. Satıcı veya sağlayıcılar mesafeli sözleşmelerde taahhüt ettikleri süre içerisinde malları tüketicilere teslim etmek zorundadırlar. Bu sürenin 30 günü geçemeyeceği de düzenleme altına alınmıştır. Satıcı ve sağlayıcılar, tüketiciyi cayma hakkı konusunda bilgilendirmezse, tüketici 14 günlük süreyle bağlı olmadan da sözleşmeden cayabilecektir."


Devre mülkler ve alternatif tatil üyelikleri de kanun kapsamında


Devre tatil ve devre mülk satışlarına ilişkin yeni tedbirler alındığını ifade eden Yazıcı, "Yeni kanunda devre mülkler ve alternatif tatil üyelikleri de Kanun kapsamına alındı. Devre tatil ve devre mülk sözleşmeleri de zaman zaman maket üzerinden ön ödemeli olarak satılması mağduriyetler yaşanmasına sebep oluyordu. Bu mağduriyetleri çözüme kavuşturmak amacıyla satıcı ve sağlayıcıların inşaat ruhsatı alması ve bina tamamlama sigortası yaptırması zorunluluğu getirilmekte, tüketicilere ise cayma hakkının yanı sıra, sözleşmeden dönme hakkı tanınmaktadır" diye konuştu.


Paket tur firmalarının zaman zaman turun esaslı unsurlarında keyfi değişiklikler yaptığını ve bunun tatil programını yapan tüketicilerin büyük mağduriyetler yaşamasına sebep olduğunu ifade eden Yazıcı, "Soruna çözüm bulmak amacıyla tüketicilere, paket tur sözleşmesinin esaslı unsurlarından birinin değişmesi halinde sözleşmeden dönme hakkı getirilmiştir. Ayrıca paket tur düzenleyicisi sözleşmenin hükümlerini yerine getirmez veya gereğini yapmazsa, tüketicinin uğradığı her türlü zarardan sorumlu olacaktır. Bu haklara ilaveten tüketici, boşa harcanan tatil zamanı için de uygun bir tazminat talep edebilecektir" dedi.


Yazıcı, yeni düzenlemeyle AB ülkelerinde olduğu gibi, ticari ve mesleki amaçla paket tura katılanların da tüketiciye tanınan haklardan yararlanabileceğini bildirdi.


Aboneliklere yeni düzenleme 


Elektrik, su, doğalgaz, internet ve telefon gibi aboneliklerde de yeni düzenlemeler getirildiğini belirten Yazıcı, bu konuda en çok sorunun sözleşmenin feshi ile ilgili konularda yaşadığını belirtti. Söz konusu sorunlara çözüm getirmek amacıyla tüketicilere imzaladıkları sözleşmeleri feshetme hakkı tanındığını kaydeden Yazıcı,  bu isteğinin süresi içinde yerine getirilmediği takdirde tüketicilerden, abonelikten faydalanılmış olsa dahi, herhangi bir bedel talep edilmeyeceğini bildirdi.


İnternet, telefon gibi kanallarla abonelik yapılmasına rağmen, aboneliklerin sonlandırılması için tüketicilerin abone merkezlerine veya bayilerine yönlendirildiğini ifade eden Yazıcı, "İnternet üzerinden abone yapıyorsan, aboneliği yine internet üzerinden bitireceksin. Aboneye 'şuraya git, şunu yap' diyemeyecek, nasıl abone yapıyorsa, öyle sonlandıracak" dedi.


Gazete ve dergi gibi süreli yayın kuruluşlarınca düzenlenen promosyon kampanyalarının daha sıkı kurallara tabi olacağını bildiren Yazıcı, mevcut uygulamada gazete ve dergi gibi süreli yayınlar tarafından tüketicilere verilen promosyonlar ile ilgili bir netlik olmadığını söyledi.


Yazıcı, halk arasında "saadet zinciri" olarak bilinen piramit satış sistemlerinin yasaklandığını bildirdi.


Kanunda gerçeği yansıtmayan indirimli satışlara sınırlama getirildiğine dikkati çeken Yazıcı, yeni düzenlemeyle bu alandaki istismarların önüne geçileceğini ve indirimli satış uygulamalarının daha sıkı denetleneceğine dikkati çekti.


Tüketicilerin satış sonrası hizmetlere hızlı ve kolay bir şekilde ulaşmaları için Bakanlıkça belirlenen sayıda servis istasyonu kurma ve malın kullanımı süresince servis hizmeti verme zorunluluğunun devam edeceğini belirten Yazıcı, "Kullanım ömrü 10 yıl olan televizyonlar için her coğrafi bölgede en az 2 olmak üzere, 7 bölgede toplam 20 servis istasyonu kurulması zorunlu olacaktır" ifadesini kullandı.


Tüketicilerin bilinçlendirilmesi amacıyla radyo ve televizyon yayınlarına ilişkin düzenlemelerin yapıldığına dikkati çeken Yazıcı, "Tüketicilerin en fazla radyo ve televizyon karşısında yer aldığı zamanlar, yani gündüz 08.00-22.00 saatleri dikkate alınarak, ayda 15 dakikadan az olmamak üzere tüketiciyi bilinçlendirici program yayınlama zorunluluğu getirilmiştir" değerlendirmesinde bulundu.


Yanıltıcı reklamlara ilişkin düzenlemeler


Kanunla tüketicilerin ticari reklam yoluyla yanıltılmasını engelleyecek tedbirlerin etkinleştirildiğini belirten Yazıcı, şöyle devam etti:


"Bakanlığımız tüketicilerin ekonomik çıkarları ile can ve mal güvenliklerinin ticari reklamlar yoluyla zarar görmesini önlemek amacıyla önemli tedbirler almıştır. Bu amaçla yapılan düzenlemeyle tüketiciyi aldatıcı veya onun tecrübe ve bilgi noksanlıklarını istismar edici, can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürücü, şiddet hareketlerini ve suç işlemeyi özendirici, kamu sağlığını bozucu, hastaları, yaşlıları, çocukları ve engellileri istismar edici ticari reklam yapılması yasaklanmıştır.


Yapılacak ikincil düzenlemelerle birlikte dünya uygulamalarında olduğu gibi marka ismi vererek karşılaştırmalı reklam yapılmasına imkan tanınacak. Bu da Türkiye'de ilk defa yapılan bir uygulama."


Haksız ticari uygulamalara ilişkin AB Yönergesi'nin, ilk defa iç hukuka aktarıldığını vurgulayan Yazıcı, tüketicinin özgürce karar verebilmesi amacıyla tüketicilere yönelik haksız ticari uygulamaların yasaklandığını bildirdi.


Reklam Kurulu'nun yeniden yapılandırıldığını belirten Yazıcı, Kurul'un üye sayısının 29'dan 19'a düşürüldüğünü ve Reklam Konseyi'nin kurulmasının öngörüldüğünü söyledi.


Tüketici Hakem Heyetleri


Tüketiciler mağduriyet yaşadıkları alanlarda hak arama yollarını kolaylaştıran ve hızlandıran düzenlemeler yapıldığına dikkati çeken Yazıcı, "Tüketicilerimizin haklarını daha kolay aramalarını sağlamak amacıyla Tüketici Hakem Heyetleri’ni yeniden yapılandırdık. Yeni Kanun’da, başvuru sayısına göre bazı ilçelerde birden fazla Hakem Heyeti oluşturulması mümkündür. Tüketici Hakem Heyetleri’ne yapılacak başvurularla ilgili miktar mevcutta bin 272 liradır. Bu miktar 3 bin liraya çıkarılmıştır" şeklinde konuştu.


Yazıcı, gazetcilerin sorularını yanıtladı


Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.


Bankaların aldığı ücret ve komisyonlardan hangilerine sınırlandırma getirileceği ve bu konuda bir listenin oluşup oluşmadığına ilişkin soru üzerine Yazıcı, BDDK'nın çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi. Kanunda ilgili yönetmeliklerin çıkartılması için 6 aylık süre öngörüldüğünü anlatan Yazıcı, "İnşallah BDDK, bu 6 aylık süreyi beklemez" diye konuştu.


Bir başka soru üzerine Yazıcı, herhangi bir tarifeye bırakmaksızın "hesap işletim ücreti"nin tamamen yasaklandığını söyledi.


Bankaların faiz dışı gelirleri


Yazıcı, diğer bir soru üzerine, 65 civarında olduğu bilinen faiz dışı gelir kaleminin tek bir bankanın faiz dışı gelir kalemi sayısı olmadığını kaydetti. Bütün bankaların farklı adlar altında faiz dışı gelir elde ettiğini anımsatan Yazıcı, "Bunlar kaça iner, bilemiyorum. Bu konuda uzman kuruluş BDDK. Finans kuruluşlarını köşeye sıkıştırıcı bir tutum içerisinde olmayacağız. Burada esas olan verilen hizmete karşın alınan ücretin hakkaniyet kurallarına uygun olmasıdır. Hiç hizmet sunulmuyorsa bunun da ücretlendirilmesini önlemektir" diye konuştu.


Bir gazetecinin, kimi tüketicilerin kredi kartı aidatları, dosya ücreti gibi konularda dava açtıklarını ve kazandıklarını hatırlatarak, bunu tüm tüketicilerin aynı haktan yararlanmasına imkan tanıyacak şekilde genelleştirecek bir düzenlemenin yapılıp yapılmayacağına dair sorusu Yazıcı, kanun kapsamında yapılacak bütün işlemlerin idari işlemler olduğunu söyledi. Yazıcı, idari tasarruflar kapsamında alınan kararlardan tüketiciler tatmin olmazlarsa yargı yolunun açık olduğunun altını çizdi.


"Hak arayanların sayısı belli bir seviyeye gelirse..."


Kart aidatı ve dosya masraflarının iadesi konusunda bireysel dava açmaya gerek kalmaksızın tüketicilere söz konusu ücretlerin iade edilmesine yönelik bir düzenleme yapılıp yapılmayacağının sorulması üzerine Yazıcı, şunları kaydetti:


 "Hukukun genel kuralları vardır. Uygulamalar emsal olacak bir boyuta ulaşırsa emsal olur. Ama bir alanda bir kişinin dava açıp açmaması onun özgür iradesine bağlıysa, özgür iradesini dava açma yönünde kullanan bir kişinin elde ettiği hakkın o yönde irade kullanmayan herkese teşmil etmek hayatın akışına uygun değildir, hukuken de savunulabilir değildir. Ama hak arayanların sayısı belli bir seviyeye gelirse bu emsal uygulama oluşturur ve yaygın bir şekilde devreye girer."


Faiz dışı gelirleri azalacak olan bankaların bunu dengelemek için faiz oranlarını artırabileceği endişesini taşıyıp taşımadığına ilişkin bir soru üzerine Yazıcı, herkesin bir sepetin içinde olduğunu, tüketici ne kadar memnun olursa üretici tarafından hizmetin o oranda çeşitlendirileceğini söyledi.  


Memnuniyetsiz tüketicinin, bankaları hergün gündeme taşımasından bankaların da rahatsız olacağını dile getiren Yazıcı, "Kanun böyle bir rahatsızlığın ortadan kalkmasını sağlarsa bankalar eminim bundan memnun olacaklardır" dedi.


Taşıtlardaki uyarı yazılarının Türkçe hazırlanması ile ilgili soruyu yanıtlarken Yazıcı, yurt dışında imal edilen araçların uyarı dillerinin yabancı olduğuna işaret etti. Türkçe dışında bir dil bilmeyen vatandaşların söz konusu uyarıyı anlamayacaklarını ifade eden Yazıcı, düzenleme ile sürücünün güvenliğini sağlamanın amaçlandığını kaydetti.


"Özellikle ev hanımlarının gerçekleştirdiği kozmetik ürün satışlarının 'saadet zinciri' tabir edilen piramit satışlar kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceğine ilişkin soru üzerine Yazıcı, doğrudan yapılan satışların, dolayısıyla kozmetik satışlarının piramit satış kapsamına girmediğini sözlerine ekledi.


AA


Geri Dön