Kriz, inşaat sektörünü de vurdu
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Diyarbakır Şube Sekreteri Turan Kapan, ekonomik kriz ve yaklaşan yerel seçimlerin inşaat sektöründe durgunluğa neden olduğunu bildirdi.
Kapan, yaptığı açıklamada, inşaat sektörünün birçok sektör için lokomotif olduğunu belirterek, inşaat sektöründe yaşanan krizin beraberinde bir çok sektörü de olumsuz etkileyeceğini söyledi.
Sanayinin gelişmediği bölgelerde inşaat sektöründe yaşanan ekonomik krizin daha etkin olduğunu ifade eden Kapan, ''Ekonomik kriz ve yaklaşan yerel seçimler inşaat sektöründe durgunluğa neden oldu. Diyarbakır'da sanayi tesislerinin olmaması ekonomik krizin daha çok hissedilmesine yol açıyor'' dedi.
Hem İMO'ya gelen proje hizmetlerinde, hem de sektördeki malzeme satışlarında durgunluk yaşandığına dikkati çeken Kapan, inşaat sektöründe ekonomik krizin diğer sektörlerde olduğu gibi hemen hissedilmediğini, bu nedenle Diyarbakır'da yapılaşmanın kısmen sürdüğünü belirtti.
Kapan, şöyle devam etti:
''Ekonomik kriz diğer sektörlerde olduğu gibi inşaat sektöründe hemen hissedilmiyor. Krizin etkisi ağır ilerlese de toparlanma süreci diğer sektörlere oranla uzun sürüyor. 29 Mart'ta yapılacak seçim sürecine kadar yaşanan durgunluğun seçimden sonra yeniden hareketleneceğini düşünüyoruz. Seçim ve kriz dönemlerinde risk taşıdığı gerekçesi ile yatırımdan kaçınılır. Ancak Diyarbakır'daki inşaat sektörüne baktığımızda kamu ve özel sektör yatırımlarının da durduğunu görüyoruz. Sanayinin bulunmadığı kentimizde konut sektörü yaygın.
Çeşitli nedenlerle yaşanan hızlı göçle gelen nüfus, güvensiz ve sağlık koşulları elverişli olmayan yerlerde sadece başlarını sokabilecekleri bir sığınak olarak yerleştikleri alanlarda artık yaşayamaz hale geldiler. Yaşanan değişim ile ihtiyaca cevap vermeyen yapılar terk edilerek fiziki şartları uygun sağlıklı konutlar tercih edilmeye başladı. Toplu konut uygulaması bu anlamda büyük bir gelişmedir. Ancak mevcut yerlerin rehabilite edilerek yaşam koşullarını uygun hale getirmek hem insanlara hem de kente ekonomik bir katkı sağlayacaktır. Merkezi hükümetin yerel yönetimlerle sağlayacağı 'dönüşüm' inşaat sektörüne yeniden ivme kazandıracaktır. Sadece proje bazında bir rantsal dönüşüm değil, yaşamsal bir dönüşüm gerçekleştirilmesi gerekir .''
Sanayinin gelişmediği bölgelerde inşaat sektöründe yaşanan ekonomik krizin daha etkin olduğunu ifade eden Kapan, ''Ekonomik kriz ve yaklaşan yerel seçimler inşaat sektöründe durgunluğa neden oldu. Diyarbakır'da sanayi tesislerinin olmaması ekonomik krizin daha çok hissedilmesine yol açıyor'' dedi.
Hem İMO'ya gelen proje hizmetlerinde, hem de sektördeki malzeme satışlarında durgunluk yaşandığına dikkati çeken Kapan, inşaat sektöründe ekonomik krizin diğer sektörlerde olduğu gibi hemen hissedilmediğini, bu nedenle Diyarbakır'da yapılaşmanın kısmen sürdüğünü belirtti.
Kapan, şöyle devam etti:
''Ekonomik kriz diğer sektörlerde olduğu gibi inşaat sektöründe hemen hissedilmiyor. Krizin etkisi ağır ilerlese de toparlanma süreci diğer sektörlere oranla uzun sürüyor. 29 Mart'ta yapılacak seçim sürecine kadar yaşanan durgunluğun seçimden sonra yeniden hareketleneceğini düşünüyoruz. Seçim ve kriz dönemlerinde risk taşıdığı gerekçesi ile yatırımdan kaçınılır. Ancak Diyarbakır'daki inşaat sektörüne baktığımızda kamu ve özel sektör yatırımlarının da durduğunu görüyoruz. Sanayinin bulunmadığı kentimizde konut sektörü yaygın.
Çeşitli nedenlerle yaşanan hızlı göçle gelen nüfus, güvensiz ve sağlık koşulları elverişli olmayan yerlerde sadece başlarını sokabilecekleri bir sığınak olarak yerleştikleri alanlarda artık yaşayamaz hale geldiler. Yaşanan değişim ile ihtiyaca cevap vermeyen yapılar terk edilerek fiziki şartları uygun sağlıklı konutlar tercih edilmeye başladı. Toplu konut uygulaması bu anlamda büyük bir gelişmedir. Ancak mevcut yerlerin rehabilite edilerek yaşam koşullarını uygun hale getirmek hem insanlara hem de kente ekonomik bir katkı sağlayacaktır. Merkezi hükümetin yerel yönetimlerle sağlayacağı 'dönüşüm' inşaat sektörüne yeniden ivme kazandıracaktır. Sadece proje bazında bir rantsal dönüşüm değil, yaşamsal bir dönüşüm gerçekleştirilmesi gerekir .''
