Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulları dağıtıldı!

Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulları, ‘Kültür ' ve ‘Tabiat ' olarak ikiye ayrıldı. Kültür Varlıkları, Kültür ve Turizm Bakanlığı 'na; yeni oluşturulacak Tabiat Varlıkları ise çevre ve şžehircilik Bakanlığı 'na bağlandı. Koruma kurullarına bakanlıklar artık doğrudan atama yapabilecek. Önceki yasada kurul üyeliklerinin bir kısmı YÖK tarafından bakanlığa öneriliyordu. Kurul üyelerinin görevleri de sona erdi.

17 Ağustos 2011 tarihli, 648 sayılı Kanun Hükmünde Kararname 'yle (KHK) kurullarda yapılan bir başka değişiklik ise Anıtlar Yüksek Kurulu 'nun yapısında ve görev alanında yaşandı. Anıtlar Yüksek Kurulu, bölgesel kurulların aldığı kararları bozabilecek. Eskiden yüksek kurul, alt kurulların kararını bozamıyordu. Yine isteyen vatandaş, yüksek kurula düzeltme talebinde bulunabilecek. Ancak CHP 'nin de Anayasa Mahkemesi 'ne götüreceğini belirttiği KHK, sivil toplum kuruluşlarının da tepkisine yol açtı.

Tayfun Kahraman (İstanbul şžehir Plancıları Odası şžube Başkanı): Bundan en fazla zarar görecek olan yerel yönetimler olacak. Bu KHK ile çevre ve şžehircilik Bakanlığı şu anda ikinci bir  TOKİ  olmak, bir Türkiye genel belediyesi halini almak niyetindedir. çünkü mülkiyeti ne olursa olsun her alanda, Bakanlar Kurulu kararıyla yapılacak olması yapı yasaklı alanlar için bürokrasinin arttırıldığını gösteriyor. Bu da uygulamada büyük sıkıntıların olacağını ve yapı yasaklı alan ilan etmenin çok büyük zorluklar çıkartacağını gösteriyor.

Süreyya İsfandiyaroğlu (Doğa Derneği Bilim Koordinatörü): Bu yereldeki karar alma mekanizmalarını yok eden ve yetkiyi merkezde toplayan bir kararnamedir. Kararnamede gerekirse komisyonlar kurulabilir deniliyor ama bunu bile gereksiz kılıyor. 648 sayılı KHK oluşturulurken yöre insanlarının, sivil toplum kuruluşlarının görüşleri alınmamıştır. Bu kararname bir dayatmadır.

Mimarlar Odası: Faşist bir KHK
Yıldız Uysal (Mimarlar Odası İstanbul şžubesi Kentleşme ve Planlama Komitesi Yürütücüsü): Meslek odalarının, yerel yönetimlerin bütün yetkileri ellerinden alınıyor. Bu durumu şöyle değerlendiriyoruz: KHK tam bir faşist. Meslek odalarının bütün yetkilerini elinden alıyor. Kamu mülkiyeti üzerindeki bütün alanlar üzerinde istediğini yapabilecek, parseller bazında müdahale edece Bazı hukukçular dava açabileceğimizi söylediler. Bu yolu deneyeceğiz.
Radikal