Loç Vadisi'ndeki Hes Şantiyesi mühürlendi!

         Esendir, Turaş Otel’de düzenlediği basın toplantısında, Kastamonu İl Özel
 İdaresi İmar Müdürlüğünde oluşturulan İmar Komisyonunun, Loç Vadisi’nde yapılması
 planlanan HES’in bulunduğu alanda yaptığı inceleme sonucunda imar planına aykırı
 bir yapılaşma belirlediği gerekçesiyle Cide Kaymakamlığı’nın şantiyeyi
 mühürlediğini hatırlattı.
         Esendir, konuyu Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş’a anlattıklarını, bunun
 üzerine uygulamayla ilgili inceleme başlatıldığını ifade etti.
         Sıtkı Esendir, 40 yıllık meslek yaşamında imar mevzuatıyla ilgili böyle
 bir durumla hiç karşılaşmadığını, ayrıca Cide HES projesi karşıtlarının
 gerçekleştirdiği 23 ayrı protesto eylemine muhatap kaldıklarını anlatarak,
 "Yasal yollardan kişilerin demokratik haklarını kullanmasına saygı duyarım. Bu
 konularla ilgili yasal süreci elbette başlattık. Mahkemenin verdiği yürütmeyi
 durdurma kararına saygılıyız. Ancak, inşaatın mühürleme yöntemi kesinlikle
 kanunsuzdur" dedi.
         Bölgenin imar planının hazırlanmasıyla ilgili çalışmaları firma olarak
 başlattıklarını, tarihte ilk defa bir firmanın devlet işi yaptığı yerde imar
 planı yaptıracağını öne süren Esendir, Cide’deki baraj projesinin 2006 yılından
 bu yana üç kez değiştiğini belirtti.
         Keban Barajı, Karaçomak Barajı gibi bir çok barajın, duble yolların imar
 planlarının bulunup bulunmadığının araştırılmasını isteyen Esendir,
 açıklamasında, şu görüşlere yer verdi:
         "Loç Vadisi’ndeki Cide HES projesinden yapım alanına,
 kamulaştırmalarından tapu işlerine kadar tamamen devlete ait bir iş ve 3194
 sayılı yasaya göre imar izninden muaftır. Bu gerçeklere rağmen yapımını ve 49
 yıllığına işletmesini Orya Enerji Elektrik Üretim A.Ş’nin üstlendiği Cide HES
 inşaatı, 2010 yılının son günü İl Özel İdaresi tarafından ’İmar izni olmadığı’
 gerekçesiyle mühürlendi. Ardından 3 Ocakta tarihinde Kastamonu İdare Mahkemesi
 ÇED Raporu için "Yürütmeyi Durdurma" kararını açıkladı. Böylece devletin
 planlayıp başlattığı çalışma, yine devletin başka organları tarafından
 durduruldu. İşi üstlenen lisanslı firma Orya Enerji Elektrik Üretim A.Ş. aleyhine
 basında ve kamuoyunda HES’ler konusunda sürdürülen negatif kampanya da işin
 cabası.
         Cide HES aleyhine başlatılan kampanyanın bilgi eksikliğinden
 kaynaklandığına işaret eden Esendir, "HES’ler çevreci projelerdir. Su kaybına
 yol açan hiçbir HES yoktur. Dereler hiçbir zaman kurumayacaktır. Zaten Cide HES
 projesi ÇED Raporu’nda da Devrekani Çayı’na su verileceği taahhüt ediliyor. AGİ
 verilerine göre Devrekani Çayı’nın 2010 yaz ayları ortalama debisi 700
 litre/saniye olmasına rağmen, proje tamamlandığında dereye yaz aylarında 1130
 litre/saniye su verilecektir. Derenin doğal yaşamında bir değişiklik
 olmayacaktır" diye ifade etti.
         -"KASTAMONU’YA YETECEK ENERJİYİ ÜRETECEĞİZ"-
         "Su akar Türk bakar" sözünün aksini,  Orya Enerji olarak
 kanıtlayacaklarını vurgulayan Esendir, sözlerini şöyle devam etti:
         "Ülkemizde her yıl enerjisi alınmadan denizlere dökülen suyun ekonomik
 değeri 7-8 milyar dolardır. Şirketimiz Cide HES inşaatını süratle tamamlayarak
 bunun 7-8 milyon dolarlık kısmını kurtarma gayreti içerisindedir. Bu yatırım
 gerçekleştiğinde Türkiye 167 milyon metreküp daha az doğalgaz ithal edecek ve 60
 milyon dolar tasarruf edecektir. Enerji tüketicisi durumunda olan ülkemiz, her
 geçen gün daha fazla dışa bağımlı olmamalı borçlar artmamalı ve
 fakirleşmemelidir. İşte bizim hedefimiz budur. Projemiz tamamlandığında Kastamonu
 geneline yetecek enerjiyi üretmiş olacağız."
         Çevreci grupların ağaç katliamı yaptıklarına yönelik suçlamalarının da
 yersiz olduğunu ifade eden Esendir, devletin çizdiği proje doğrultusunda Orman
 Bölge Müdürlüğü yetkilileri tarafından damgalanan 7 bin 643 ağacın kesildiğini,
 bunların bedelinin de devlete ödendiğini, çıkan odunun ise bölgedeki köylülere
 dağıtıldığını belitti.
         Firmalarının Cide Orman İşletme Müdürlüğüne kesilen ağaçların yerine yeni
 dikim yapılması için 182 bin TL ödemede bulunduğunu da belirten Esendir,
 "Kastamonu’da tamamı Küre Dağları silsilesi içinde yer alan yollar, havalimanı,
 köprüler, maden ve taş ocakları, enerji nakil hatları ve 17 HES projesi var. Bu
 işin başını çekenler çevreci kaygılarla hareket ediyorlarsa neden diğer projelere
 de karşı çıkmıyorlar" diye belitti.
         Kendisinin çevreyi olumsuz etkileyecek bir projede çalışmasının mümkün
 olamayacağını dile getiren Bekir Sıtkı Esendir, sözlerini, "Artık tüm dünya
 yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanıyor. Bir başka deyişle su, rüzgar ve
 güneş enerjisiyle elektrik üretiyor. Sular yenilenebilir enerji kaynaklarının
 başında gelir. Sudan elektrik üretmenin en çevreci yöntemi ise hidroelektrik
 santralidir" diye ifade etti.
AA