Mahmut Asmalı: Demir ticaretindeki tekelcilik önlenmeli!
MÜSİAD İnşaat Sektör Kurulu Başkanı Mahmut Asmalı, işsizliğin azaltılmasında önemli görev üstlenen inşaat sektörünün zarar görmemesi için, demir ticaretindeki tekelciliğin önlenmesi, çimento ve beton fiyatlarında haksız artışın durdurulması gerektiğini be
Asmalı, yaptığı yazılı açıklamada, inşaat sektöründe maliyeti oluşturan
en önemli iki malzeme kalemi olan, beton ve demir fiyatlarında son dönemlerde
büyük bir oranda artış görüldüğünü belirtti.
İnşaat demirinin ton fiyatının 2010 yılı sonunda İstanbul serbest
piyasasında KDV ve nakliye dahil bin 220 lira iken, 29 Nisan 2011 'de bin 26 lira,
23 Mayıs 2011 'de bin 400, 30 Mayıs 2011 'de ise bin 500 lira olduğunu anımsatan
Asmalı, yılbaşından bu yana geçen 5 aylık dönemdeki inşaat demiri artış oranının
yüzde 22,95 'i bulduğunu, demir fiyatındaki artış eğiliminin devam etmesinin kaygı
ile izlendiğini söyledi.
Asmalı, Türkiye 'de inşaat demirinin ham maddesi olan hurda demirinin
yaklaşık yüzde 70 'ini ithal ettiğini, bu durumda, hurda demir ve dövizdeki fiyat
artışlarının, demir fiyatlarına yansıyacağının aşikar olduğunu savunarak, şunları
ifade etti:
'Ancak doların değeri Merkez Bankası verilerine göre 2010 yılı sonunda
1,545 lira iken, bugüne kadar küçük kur değişiklikleri olmakla birlikte, doların
Mayıs 2011 sonu değeri 1,593 lira olmuştur. Hurda demir ithal fiyatı ise 2010
yılı sonunda tonu 460 dolar iken, Mayıs 2011 sonunda tonu 462 dolar civarında
olup, nerede ise hiç artmamıştır.
Doların değerindeki artış ise, sadece yüzde 3,10 gibi küçük bir oranda
olmasına rağmen, demir fiyatlarındaki artış bu orandan yüzde 19,85 daha fazladır.
İlave bu artış oranının, dolara veya yurt dışı piyasa koşullarına bağlanması
mümkün olmayacaktır. Demir fiyatındaki bu artışın yanı sıra diğer önemli bir
sorun da piyasada inşaat demir eksikliğinin yaşanması ve istenilen çaplarda
demirin bulunmamasıdır.
Diğer önemli yapı malzemesi olan beton fiyatları için de aynı sorun söz
konusudur. Betonun en önemli girdi malzemesi olan çimento fiyatlarında 2011 yılı
başından bu yana önemli bir fiyat artışı meydana gelmiştir. 2010 yılı ortalama
dökme çimentonun tonu da nakliye dahil, KDV hariç 95 lira iken 2011 yılı başında
önce 100 lira, daha sonra 115 liraya yükselmiştir. 2010 yılı sonundan bu yana 5
aylık periyottaki artış oranı yüzde 21,05 'e ulaşmıştır. Yeni zamlar için seçim
sonucunun beklendiği de piyasada konuşulmaktadır.' dedi.
DEMİR VE BETON, MALİYETİN YÜZDE 25 'İNİ OLUşTURUYOR
Konut projelerinde toplam inşaat maliyeti içerisinde kullanılan demir
oranının yaklaşık yüzde 18, beton oranının yüzde 7 olduğu göz önüne alındığında,
genel maliyetin yüzde 25 'ni bu iki kalemin oluşturduğunu bildiren Asmalı, bu
durumda sadece demir ve beton artışındaki yüzde 20 'lik artış oranının, konutun
genel maliyetini yüzde 5 artıracağını ve bunun da konut fiyatlarına zam olarak
yansıyacağını, bu maliyet artış oranının sanayi ve ticaret yapılarında daha da
yüksek olduğunu dile getirdi.
Asmalı, özellikle seçim kampanyalarında açıklanan 'çılgın projelerden'
sonra demir ve beton fiyatlarının artışına karşı ilgili mercilerin bazı tedbirler
almasının artık zorunlu hale geldiğini savunarak, aksi takdirde söz konusu fiyat
artışlarının, kamu ve özel sektöre büyük bir ek mali külfet getireceğini
ifade etti
Mahmut Asmalı, büyümede ve son açıklanan rakamlarda da görüldüğü üzere
işsizliğin azaltılmasında önemli görev üstlenen inşaat sektörünün zarar görmemesi
için, demir ticaretindeki tekelciliğin önlenmesi, çimento ve beton fiyatlarında
haksız artışın durdurulması gerektiğini söyledi.
AA