24 / 12 / 2024

Makrom Yapı habere giden 2 gazeteciye ev hediye etti!

Makrom Yapı habere giden 2 gazeteciye ev hediye etti!

Bir toplantıya katılan bütün gazetecilerin isimleri bir kağıda yazıldı ve kura çekildi. Kurada çıkan şanlı gazeteciye ev hediye edildi



İki yılı tamamlamak üzereyim. Emlak Yaşam'da, Serdar Devrimle birlikte çalışıyorum.

Kendisinin hoşgörüsüne sığınarak, yüzüne de söylediğim bir eleştirimi burada tekrarlayacağım. Serdar Bey'in 'gazetecilik etiği' diye bir takıntısı var. Gerçi o etik lafına da kızar: "Adama bu davranışın etik midir diye sormak, 'Bu yaptığın ahlaksızlık' demekten daha kolaydır tabii... Etik olmayan davranış filan diye lafı gevelemezsin, Can Yücel'in dediği gibi bizde ahlaksızlığa, ahlaksızlık denir!" Serdar Bey'deki etik takıntısına gelince... Yeni çıkmış bir kitap, bir ajanda, bayramda seyranda bir kutu çikolata gibi sembolik hediyeler dışında gelen hediyeleri geri gönderir.' "Gazeteci hediye kabul etmez, gazeteci iltimas kabul etmez, gazeteci ikram kabul etmez... Benim mesleki ahlakım sadece Serdar Devrim'in ahlakı değil, bağlı bulunduğumuz kurum Hürriyet Gazetesi'nin hatta gazetecilik mesleğinin ahlakı" der.   Biz kendisinden böyle görüyoruz. Nereden geldim bu konuya, hemen açıklayayım. Şöyle bir haber okudum: "Habere gittiler, ev sahibi oldular! Talih ilk defa gazeteciye güldü." Makrom Yapı adlı inşaat firması 40. yılını kutlamış. "Bir gazeteci arkadaş ev kazansın" diyerekten, toplantıya katılan bütün gazetecilerin isimleri bir kağıda yazılmış ve kura çekilmiş. Sabah Gazetesi'nden ve Klas Magazin'den iki gazeteci arkadaşım birer daire kazanmışlar! Arabasına benzin koyduranları, evine banyosuna tadilat yaptıranları, haberini yaptığı şirket hesabına tatile çıkanları duymuştuk da, bu kadarını duymamıştık.   Son ana kadar yalanlanacağını umduğum bu haber üzerine gazetecilerin meslek kuruluşları ayağa kalkmadığına, gazeteciler isyan etmediğine, kurumlar tepki vermediğine, rakip inşaat şirketleri Rekabet Kurulu'na filan gitmediğine göre, eh madem ki alan da razı veren de... Bu işin çivisi çoktan çıkmış demektir!   Seda Tabak/Hürriyet

Geri Dön