Mehmet Aksoy Kars'taki İnsanlık Anıtı'nın yıkılmasına dava!
Heykeltıraş Mehmet Aksoy, İnsanlık Anıtı"nın yıkımıyla ilgili olarak Kars Belediye Meclisi"nin aldığı kararın iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Erzurum İdare Mahkemesinde dava açtı
Mehmet Aksoy"un avukatları Turgut Kazan ve Aslı Kazan Gilmore tarafından
hazırlanarak Erzurum İdare Mahkemesine verilen dava dilekçesinde, heykeltıraş
Mehmet Aksoy"un Türk sanatının uluslararası temsilcilerinden olduğu belirtilerek,
eserleriyle ilgili bilgi verildi.
Kars Belediye Meclisi"nce 'hazineye ait tepeye bir daha savaş olmaması
adına insanlık anıtı' yapılması yönünde alınan karar üzerine Aksoy"la
görüşüldüğü ve anıtın yapımı konusunda 7 Ekim 2005"te sözleşme imzalandığı ifade
edilen dilekçede, sözleşmede anıtın bugün yapıldığı yerin, yüksekliğinin ve
belediyece korunmaya alınması için güvenlik hizmetlerinin sağlanacağının da
kararlaştırdığı kaydedildi.
2006 yılında anıtın yapımına başlandığı belirtilen dilekçede, İnsanlık
Anıtı"ndaki barış vurgusunun bazı kesimlerin tepkisine yok açtığı, verilmek
istenen mesajın Erivan ile uzlaşma arayışları sayılarak karşı çıkıldığı ifade
edildi.
Bunun üzerine anıtın yapımının durdurulması için formüller aranmaya
başlandığı savunulan dilekçede, şöyle denildi:
'Sorun, Koruma Yüksek Kurulu"na intikal etti. Yüksek kurul, önce
"arkeolog, mimar, sanat tarihçi, heykeltıraş ve inşaat mühendisinden oluşan 5
kişilik heyet tarafından mahallinde inceleme yapılarak rapor hazırlanmasına"
karar verdi. Yüksek kurul kararına aykırı olarak, içinde sanat tarihçisi
bulunmayan bu kurul, 10 Haziran 2010 tarihli üst yazıyı mahallinde inceleme
yapmış gibi kaleme almasına rağmen yerinde incelemeye dayanmayan ve temel sorunu
tartışmayan bir rapor hazırlamıştır.
Sadece Erzurum Koruma Kurulu raporlarındaki imzalarla muhalefet şerhleri
üzerinde durulup usul yönünden yanlışlar yapılmamasına dikkat edilmesi gerektiği
konusunda fikir birliğine varıldığı belirtilerek, sorunun belediyece çözülmesi
önerilmiş ve bu rapor 6,5 ay yüksek kurulda bekletildikten sonra, tam seçim
süreci başlayınca Başbakan"ın Kars gezisi öncesi, 6 Ocak 2011 tarihli karar
çıkmıştır. Başbakan da 8 Ocak 2011 tarihli Kars konuşmasında bilinen talimatı
vermiş, "bu ucubeyi kaldırın" demiştir. Bu kararı anıtın sit alanında olduğu ve
yıkılması gerektiği şeklinde yorumlayan Kars Belediye Başkanı, "hemen
kaldıracağız" diye açıklamalar yapmaya başlamış, ardından davaya konu meclis
kararı alınmıştır.'
Anıtın sit alanında bulunmadığını, koruma kurulunun da anıtı yıkma veya
kaldırma kararı vermediğini, belediyenin mülkiyet sorununu çözüp kurula
başvurması gerektiğini bildirdiği kaydedilen dilekçede, anıtın bir sanat eseri
olduğu, bu nedenle devlet ve belediyenin bu anıtı koruma mecburiyeti bulunduğu
savunuldu.
Dilekçede, sanat eserlerinin korunmasına ilişkin düzenlemeler konusunda
bilgi verilerek, Kars Belediye Meclisi"nin kararının sanatçıyı ve onun ifade
özgürlüğünü korumaya ilişkin anayasa, uluslararası sözleşme ve kurallar ile Fikir
ve Sanat Eserleri Yasası"nın ilgili maddelerine aykırı olduğu kaydedildi.
Dilekçede, 'Yasaya ve hukuka açıkça aykırı ve çağ dışı olan dava konusu
kararın iptalini ve bir sanat eserinin kaldırılması, yıkılması ile onarılmaz
sonuçlar doğacağı ve Türkiye üzerinde Taliban gölgesi yaratılacağı için öncelik
ve ivedilikle, savunma beklenmeksizin yürütmeyi durdurma kararı verilmesini,
incelemenin duruşmalı yapılmasını diliyor, durumu takdirlerinize sunuyoruz'
denildi.
AA