23 / 11 / 2024
fuzul

Melek Yatırımcılık kavramı inşaat sektörüne nasıl avantaj sağlayabilir?

Melek Yatırımcılık kavramı inşaat sektörüne nasıl avantaj sağlayabilir?

Yeni Türkiye’ nin yükselen ekonomi trendleriyle beraber, bir çok yeni ekonomik araç ve finansman yöntemleri doğmaktadır. Bunlardan birisi de Melek Yatırımcılık (Angel Investor) kavramı.




Melek Yatırımcılık nedir? İnşaat ve gayrimenkul sektörüne ne gibi katkıları olabilir? Tüm bunları Türkiye’deki sadece 250 melek yatırımcıdan biri olan Kadir Kurtuluş’a sorduk. Melek Yatırımcılık kavramının önümüzdeki dönemde çok hızlı bir şekilde büyüyeceğini ve inşaat sektörüne de ciddi avantaj sağlayabileceğini söyleyen Kurtuluş önce Melek Yatırımcı kavramını açıkladı :


Melek Yatırımcılık (Angel Investment) Nedir?


‘’Melek yatırımcılık henüz başlangıç aşamasında olan bir iş fırsatına, ileriki süreçlerde kurulacak işletmenin büyümesi ve gelişmesi için sermaye ve bilgi birikimi sağlamaktır. Melek yatırımcılar ise gelecek vaat eden ancak sermaye, tecrübe ve network sıkıntısı çeken bu başlangıç aşamasındaki girişimlere bireysel olarak hem finansman hem de bilgi birikimi ve tecrübelerini aktaran kişilerdir. Burda en önemli ayrıntı melek yatırımcılığın sadece bir finansman sağlayıcı olmadığı aynı zamanda girişimcinin ihtiyacını duyduğu mentorluğun da sağlanmasıdır.’’


‘’Melek yatırımcılık özellikle Amerika’da çok popüler bir kavram olmakla beraber tamamen hisse al-sat gibi kolay ve erişilebilir bir yatırım aracına dönüşmüştür. Amerika’da 2014 tarihi itibariyle 298.000 Melek Yatırımcı vardır. Bu rakam nufüs farkı da gözetilerek Türkiye rakamı ile karşılaştırıldığında Türkiye’nin bu alanda daha ne kadar çok yatırımcıya ihtiyacı olduğu açıkça ortadadır. Melek yatırımcılık tüm sağ duyulu iş adamlarının zekasını, başarısını, iş bağlantılarını ve kazancını paylaşıp paylaşımdan gelen artı kazancın ve bir eser yaratmanın hazzını yaşamasını sağlayacak etik de bir yöntemdir.


Türkiye’ de Gayrimenkul sektörü neden Melek Yatırımlar almasın?


Konuyu biraz da girişimcilik tarafından ele alacak olursak, Türkiyede son dönemde ticaret alanındaki teşviklerle özellikle bazı sektörler şahlandı. Fakat Türkiye’deki girişimcilik projeleri genelde belirli birkaç sektör üzerinden yürüyor. Örneğin; bilişim ve internet, girişimcilerin en çok ilgilendiği alanların başında geliyor. Bu alanda ortaya çıkan girişim projeleri ise daha çok yeni bir internet sitesi ya da online satış portalı gibi fikirlerden ileri gelmektedir. Esasında bunun iki nedeni var, 1. Girişimci kolay ve hızlı yoldan para kazanmak istiyor. 2. Devlet destekleri genellikle bilişim, teknoloji vs. gibi alanlarda yoğunlaşmış durumda. Bugün bakıyoruz bir çok yatırımcı ağlarında dinlediğimiz girişimcilik projeleri genelde yurt dışı online uygulamaların Türkiye’ye entegre edilmiş versiyonları oluyor. İşte bunu değiştirmeli ve kendi ihtiyacımıza göre yol almalıyız. Ayrıca bildiğimiz işi daha iyi yapmayı neden sıradanlık saydığımıza anlam veremiyorum. Bugün Zara, Walmart gibi bir çok büyük marka dünyada  daha önce yapılmış işleri daha önceki emsallerinden farklı yöntemlerle tekrarladı ve çok da başarılı oldu, yani başarılı bir iş faaliyeti için o iş fikrinin illa ki uç noktada yaratıcı bir fikir ya da uygulamadan doğması gerekmiyor. Buna Simit Sarayı zincirini de örnek verilebiliriz, hep bildiğimiz bir işi doğru bir organizasyonla farklı bir biçimde yaparak bugün New York’ta dahi bir işletme açtılar. Demek istediğim, her zaman yeni keşfedilmemiş bir şeyi yapmak değil, bildiğimiz alanlarda daha iyi işler çıkarmak da büyük marifet. Emlak danışmanlığı, gayrimenkul finansman yönetimi, taşeronluk yönetimi ve kontrolörlüğü, toplu satış ve kiralama acentalığı, bina ve site kiralama satış ve yönetim şirketleri, gayrimenkul durum tespiti, gayrimenkul geliştiriciği gibi saymakla bitmeyecek sayıda ve bir o kadar da karlılıkta iş ve işletme girişimcilerini bekliyor. Ama bunu bilgi teknolojileriyle birleştirecek, kurumsal mantıkla ve sürdürülebilirlik odaklı kar marjlarıyla çalışan organizasyonlara ihtiyaç var. Dolayısıyla bu ihtiyaca yönelik çalışmaların hızla yapılması gerekmektedir.

 

Melek Yatırımcı Kadir Kurtuluş “İnşaat Sektöründe operasyon, organizasyon ve danışmanlık şirketleri, melek yatırımların desteğiyle şahlanacak” dedi.


Melek Yatırımcılar en güçlü olduğumuz inşaat gibi sektörleri de desteklemelidir. Sayın Davutoğlu’nun da dediği gibi inşaat yükselen sektörlerden biri ancak bu sektörde buranın kaymağını yiyecek kesim yok, İnşaat danışmanları doğru bilgiye ve yetkinliğe haiz olmadan sektörü domine etmeye çalışıyorlar ve bu da bir noktada kargaşa ve tıkanıklığa yol açıyor. İşte bu noktada danışmanlık şirketlerine önemli roller düşmektedir. Başbakan Davutoğlu 2015 İnşaat Zirvesinde yaptığı konuşmada, inşaat sektöründeki danışmanlık şirketlerinin yokluğuna ve gelişmemişliğine vurgu yapmıştır. Aynen de kendisinin öngördüğü gibi danışmanlık şirketleri yeniden yapılandırılarak geliştirilmelidir. İşte tam bu noktada girişimciler inşaat şirketlerinin yeniden yapılanmasını sağlayacak girişimcilik projeleri geliştirmeli ve melek yatırımcılar da bunlara maddi ve manevi destek olmalıdır.


Ayrıca inşaat sektörüne bakış açısı değişmeli, müteahhitlik kavramı daha önceki yazılarımda belirttiğim gibi yeniden ele alınarak müteahhitlik işleri çeşitli yapıdaki organizasyonlara bölünmeli; satış, iş geliştirme, arsa geliştirme gibi alanların her biri ayrı ayrı şirketler gibi tek başına uzmanlıkla yürütülmelidir. Yeni müteahhit kavramına göre müteahhitlerin artık operasyonel iş gücünü azaltıp organizasyonel yapısının daha gelişkin olması gerektiğinden bahsetmiştik. İşte bu yeni yapıyı kurabilecek girişimci bir müteahhitlik firması, tıpkı danışmanlık şirketlerinde olduğu gibi melek yatırımcılık ile desteklenmeli ve bunlar melek yatırımcılar aracılığıyla eğitilip kurumsal kimlik kazandırılmalı ve sektöre çok daha iyi hizmet vermesine yardımcı olunmalıdır.


Kısaca toparlamak gerekirse demek istediğim; Melek yatırımcılar, inşaat sektöründe yeni yatırım araçları ve yöntemleri geliştirecek, ya da aracı şirketlerin, danışman şirketlerin daha kurumsal bir şekilde yenilikçi bir vizyonla daha iyi hizmet vermesini sağlayacak girişimci şirketlere yönelmeli, devlet de bu gibi sektörlerde yatırım yapan melek yatırımcıları bu alana teşvik etmek için vergisel bazı avantajlar sunmalıdır.  Bilişim sektöründe olduğu gibi inşaata ilişkin az önce bahsettiğimiz işlerde de bu avantajlar sağlanmalıdır.‘’

Kadir Kurtuluş


Geri Dön