Mersin marka şehir olacak!

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Mersin'in kalkınmasının amiral gemileri olan ticaret, tarım, sanayi, lojistik ve turizm alanlarında henüz potansiyelin çok gerisinde olduğunu ifade ediyor. Kocamaz, "Mersin'i zihinlere ve gönüllere hitap eden bir marka şehir haline dönüştürebilmek için kamu kurumlarımız, sivil toplum örgütlerimiz, esnafımız ve işadamlarımızla güç birliği yapmalıyız" diyor. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, şehrin tarihi ve turistik birçok unsuru bünyesinde barındırmasına rağmen, bugüne kadar kendini iyi tanıtamadığını belirtiyor.  İnsanların Mersin'i gelip gördükleri zaman şaşırdıklarını ifade eden Kocamaz, bundan sonra belediye olarak şehrin tanıtımına yönelik lıer türlü etkinliğin içinde yer alacaklarını ve Mersin'i bir marka şehir haline getirmek istediklerini söylüyor. Mersin'in sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında ancak 3'üncü bölgeler arasında yer alabildiğini belirten Burhanettin Kocamaz, şehirde gerçekleştirilecek faaliyetler ve çalışmalarıyla ilgili olarak sorularımızı şöyle yanıtladı; 

Mersin'in turizm, ekonomi ve sanayisine ilişkin genel bir değerlendirmede bulunur musunuz? 

Mersin, Türkiye'nin tüm renklerini, tüm farklılıklarını ve bunlarla birlikte elbette tüm sorunlarını bünyesinde barındıran bir şehir. Bugüne kadar Mersin, bu özelliklerini avantaj haline çevirecek, zenginlik haline dönüştürecek iradeden maalesef mahrum kalmıştır. İlin sınırlarının tamamını içine alan, dolayısıyla ilde yaşayan insanların hepsini kucaklama imkanı veren yeni Büyükşehir yapısı, Mersin'i özlediği, aradığı, beklediği idari ve siyasi iradeye kavuşturacak. Türkiye'de ekonomiye yön veren ilk 10 şehri sayın deseler, bunlardan biri hiç şüphesiz Mersin olur. Ama Mersin, Kalkınma Bakanlığı'nın "İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırmasında, 6 bölge içinde ancak 3'üncü sırada yer alabildi. Mersin'in ekonomik potansiyel algısı ile bu şehrin sosyo-ekonomik düzeyi anısında maalesef bir orantısızlık söz konusu. Komşularımız olan Antalya l'inci bölgede, Konya ve  Adana  2'nci bölgede yer alırken, Mersin'in 3'üncii bölgede ancak kendine yer bulabilmesi, hepimizin üzerinde düşünmesi gereken bir husus. Bu konuda geçmişin muhasebesini yapmak önemli ama yeterli değil; şehri ve hemşehrilerimizi ortak bir gelecek tasavvuru, ortak hedefler, ortak hayaller etrafında da birleştirmek zorundayız. 

Mersin'in kalkınmasının, büyümesinin amiral gemileri olan ticaret, tarım, sanayi, lojistik ve turizm alanlarında şehir, henüz potansiyelinin çok gerisinde. Aynı şekilde, geleneksel değerlerimiz üzerinde yükselteceğimiz, bununla birlikte modern imkanların tamamını insanımızın hizmetine sunacağımız yeni bir şehirleşme anlayışını da Mersin'de inşa etmek mecburiyetindeyiz. Mersin'i zihinlere ve gönüllere hitap eden bir şehir haline getirmek için, marka şehir haline dönüştürebilmek için, kamu kurumlarıyla, sivil toplum örgütleriyle, esnafıyla, işadamıyla, epmcisiyle tüm Mersinliler olarak güç birliği, el birliği kafa birliği yapmalıyız. Bu, sadece filanca bakanlığa, sadece belediyeye, sadece herhangi bir partiye bırakılamayacak kadar önemli bir ülküdür. Çünkü Mersin hepimizindir. Mersin'in geleceği bizim geleceğimizdir. 

Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin yeni dönem çalışmalarından kısaca söz eder misiniz? 

Mersin'in en büyük problemlerinden birisi şehir içi ulaşım problem. Bu sorunu çözmek için kent merkezinde Monoray sistemini hayata geçinnek istiyoruz. Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Amacımız; Mersin trafiğini en güvenilir, en çabuk ve en az maliyetle hangi projeyle çözeriz onu araştırmak. Bu bağlamda seçeneklerimiz arasında yer alan Monoray sistemi ile ilgili daha önce bir firma, bize basının da iştirak ettiği bir toplantıda sunum yaptı. 

Sistemi yerinde incelemek için kısa bir süre önce, Monoray sisteminin yaygın olarak kullanıldığı Almanya, Çin ve Japonya'da incelemelerde bulunduk ve yetkililerden bilgi aldık. Bu bilgiler ışığında çalışmalarımızı yoğunlaştırdık ve inşallah 2015 yılı içinde bu sistemi hayata geçirmek için gerekli olan ilk adımı atacağız. Bunun yanı sıra kentin altyapı eksiklikleri ile ilgili çalışmaları da yine 2015 yılıyla başlatacağız ve aşırı yağışlarda şehir merkezinde sık bir şekilde göllenmelerin ve su baskınlarının önlemini alacağız. 

Bu arada, Büyükşehir Belediyesi'ne bağlanan ilçe ve belediyeler, maalesef birçok hizmete hasret kalmasına rağmen, yeterli bütçeleri olmadığı için bugüne kadar gerekli çalışmalar yapılmamış. Biz bu bölgelerle ilgili tespitlerimizi yaptık ve belli bir program kapsamına aldık. Ancak Büyükşehir Belediye bütçesine yeni bağlanan bu ilçe, belde ve köylerde yapılacak çalışmalarla ilgili bütçe konmadığı için. 

geniş kapsamlı çalışmalara başlayamadık. 2015 mali yılı bütçesine bu yerlerde yapılacak çalışmalarla ilgili parayı koyduk ve inşallah 2015 yılı Ocak ayından itibaren bu yerleşim alanlannda büyük maliyetli projelerimizi hayata geçireceğiz.  Bu projelerin başında yol açma ve asfaltlama, itfaiye, hal, mezarlık, otogar, ulaşım, kanalizasyon, imar, içme ve sulama suyu gibi projeler ilk başta gelmektedir. Şu anda aciliyet gerektiren bazı ufak tefek hizmetleri yapıyoruz ancak asıl hizmetler 2015 yılı ile birlikte başlayacak. 

Mersin'de şehirciliğe yönelik gelecek planlarınız ve hedeflerinizden bahseder misiniz? 

Mersin, nüfus olarak en hızlı büyüyen ve buna bağlı olarak da yerleşim alanı anlamında çabuk genişleyen illerin başında geliyor. Özellikle 90'lı yılların başında yaşanan aşırı göç, bir gecede ortaya çıkan derme çatma yapıları, yani çarpık kentleşmeyi beraberinde getirmiş. Türkiye'nin birçok kentinde yaşanan bu olumsuzluğu, Mersin en üst seviyede yaşamıştır ve halen de günümüzde bu olumsuzluğun etkileri devam ediyor. Öyle ki, varoş olarak tabir edilen mahallelerin çoğunda halen hayvanları ile bir arada yaşayan ve kanalizasyon sistemine bağlanmamış evler mevcut. Yerel yönetim olarak, geri kalmış bölgelerin kentsel dönüşüm kapsamında revize edilmesini onaylıyor ve destekliyoruz. Ancak devlet eliyle yapılacak olan bu yenileme çalışmalarında, bölge halkının rızasını almayı ve mümkünse yerinde kentsel dönüşüm programlarının uygulanmasını öneriyoruz. Bu koşullar sağlandığı takdirde, Mersin'de gecekondu olarak tabir edilen ve maalesef modern kentleşmenin çok gerisinde kalan yerler kurtarılmış olacaktır.  Kentsel dönüşüm projelerimizin yanında, Mersin için gerekli olan başta ulaşım ve altyapı olmak üzere büyük maliyetli projelerimizi de bu dönem içerisinde hayata geçirerek, Mersin'i insanların yaşamaktan zevk aldığı, dışarıdan gelenlerin de imrenerek baktığı bir şehir haline getirmeyi hedefliyoruz. 

Kentte son yıllarda gelişme gösteren bölgeler hangileri? Bu gelişimin nedenlerini sıralar mısınız? 

Mersin merkezde özellikle Yenişehir ve Mezitli ilçeleri, gelişme gösteren bölgeler arasında ilk sırada yer almakta. 

Bu bölgeler sonradan imara açıldığı için, Akdeniz ve Toroslar ilçelerinde yaşanan çarpık kentleşme, bu ilçelerimizde fazla bulunmamakta. Özellikle Yenişehir ve Mezitli'de son 10 yıl içerisinde inşa edilen çağdaş binalar, Mersin'in kentsel anlamda aydınlık yüzünü temsil ediyor. Mersinlilerin çoğu, altyapısı tamamlanmış ve yolları açılmış bu bölgelerdeki evleri tercih ediyor. Daha önceleri Mersin nüfusunun büyük çoğunluğu Toroslar ve Akdeniz ilçelerinde yoğunlaşmıştı. Müstakil evlerin ve gecekondu olarak tabir edilen meskenlerin çoğunlukta olduğu bu ilçelerimiz, kentsel dönüşümün en çok ihtiyaç duyulduğu yerlerin başında Bu yıl Ramazan ayında Mersin merkez ve 13 ilçesinde kurduğumuz iftar çadırlarında, I ay boyunca 100 binin üzerinde vatandaşımıza iftar yemeği verdik. Ayrıca belediyemize bağlı, konservatuvar, tiyatro, halk oyunları ve kent orkestrasında ücretsiz eğitimlerimiz devam ediyor. Kültüre ve sanata eğilimli gençlerimiz, belediyenin bu imkanından sonuna kadar yararlanabilmektedir. Mersin Büyükşehir Belediyesi gelmektedir. Toroslar ve Akdeniz ilçelerinde bu yoğunluk yaşanırken, narenciye bahçesi ve tarım arazilerinin hakim olduğu Yenişehir ve Mezitli'de son yıllarda bu yerler imara açıldı ve bu ilçelerimizde yeni ve modem konutlar yer almaya başladı. Toroslar ve Akdeniz başta olmak üzere diğer ilçelerimizde de, modern kentleşmenin ana unsurlarından birisi olan çarpık kentleşmeyi önleyen kentsel dönüşüm tasarılarını hayata geçilmeyi planlıyoruz. 

Mersin'in en önemli sorunları neler? Bunların çözümü yolunda ne gibi adımlar atmayı planlıyorsunuz? 

Mersin'in belediyecilik anlamında çözülmesi gereken pek çok sorunu var. Biz bu sorunların ne olduğunu çok iyi biliyoruz ve zaten bunun çözümü için bu göreve talip olduk. Bu sorunlar bir şekilde zaten çözülür. Ancak Mersin'in öyle bir sorunu var ki, bu sorun bir yerel yönetim olarak bizim çözebileceğimiz boyutta değil. Mersin'in şu anda en büyük sorunu işsizlik. Türkiye genelinde yüzde 10-12 bandında seyreden işsizlik, maalesef kentimizde yüzde 20-25 seviyesinde bulunuyor. 4 kişiden birinin işsizlikle boğuştuğu Mersin, işsizliğin yoğun olarak yaşandığı illerin başında geliyor. 

İşsizlik problemi yerel yönetimlerin çözebileceği bir problem değil. Evet, belediyeler hizmet alımı yolu ile belli sayıda işçiyi bünyesine alır ve istihdam olanağı sağlar ancak, bu sayı sınırlıdır ve kentin işsizlik problemini yüzde 1 oranında çözer. Mersin'in işsizlik sorununu asıl çözecek olan ise merkezi hükümetlerdir. Hükümet'in Mersin'de gerçekleşecek ve istihdamı önleyecek yatırımlara öncelik verilmesi, kentte yaşanan işsizlik oranını en az yarı yarıya azaltacaktır. Bu yatırımların yapılmasında belediye olarak altyapı gibi konularda üzerimize düşeni yapmaya hazırız. 

Mersin'in tanıtımına ilişkin çok ciddi çalışmalar yapıyorsunuz. Bunlardan bahseder misiniz? 

Mersin tarihi ve turistik birçok unsuru bünyesinde barındırmasına rağmen, reklamını ve tanıtımını maalesef tam anlamıyla yapamamış bir şehir. Ne yazık ki bugün halen birçok insan, Mersin'i güneydoğuda, gelişmemiş bir şehir olarak biliyor. Aynı insanlar kentimize gelip, bu güzellikleri gözleriyle gördükleri zaman fikirleri değişiyor. Demek ki kentimizi tanıtım konusunda bir eksiklik var ki, bu insanlar kafalarında farklı bir Mersin tasarlıyor. 

Capital Ek