Milli Emlak'ta isyan! Maliye Kontrolörleri rahatsız: Maliye Bakanlığı tarihe karışıyor! Başbakan Er

Son dönemde reorganizasyon çalışması başlatılan Maliye Bakanlığı, acele çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerin (KHK) de etkisiyle içinden çıkılmaz bir kargaşa yaşıyor. Bakanlıkta görevli pek çok bürokrat, yapılan uygulamalardan rahatsızlıklarını dile getirirken, "Maliye Bakanlığı tarihe karışıyor" ifadelerini kullanıyorlar.

Çıkarılan KHK'larla bakanlıkların pek çoğunda "Rehberlik ve Denetim Birimi Başkanlığı" oluşturuldu. Maliye Bakanlığı, gelir birimlerinde görev yapan müfettiş, hesap uzmanı, kontrolörler ve denetmenler, "Vergi müfettişi", Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nda görev yapan müfettiş ve kontrolörler "Müfettiş" unvanı adı altında birleştirildi.

İşte o açıklama:

"Maliye Bakanlığı'nda hazırlanmakta olan KHK çalışmalarında, Milli Emlak Kontrolörleri, kazanılmış haklarına, hukukun temel ilkelerine ve adalet duygusuna aykırı bir şekilde, mesleğe giriş ve yetişme, idaredeki konum ve özlük hakları yönünden çok farklı konumda bulundukları uzman kadrolarına atanarak tenzili rütbeye uğratılmaya çalışılmaktadır.

Yeni kurulan bakanlıklarda Rehberlik ve Denetim Birimlerine yer verilmesine rağmen Maliye Bakanlığı teşkilat çalışmalarında böyle bir birime yer verilmemesi, son dönemde çıkarılan KHKlarda yer alan Hükümetin genel siyasetine aykırıdır.

Maliye Bakanlığı gibi, Türkiye yüzölçümünün yarısından fazlasını idare etme yetkisine sahip olan bir Bakanlıkta, rehberlik ve denetim birimi öngörülmemesi Bakanlığımızın işleyişini önemli derecede zorlaştıracaktır. Ayrıca Maliye Bakanlığınca tesis edilecek yüksek bedelli satış, irtifak hakkı, kiraya verme gibi işlemler önemli ölçüde aksayacaktır.

Bundan dolayı Maliye Bakanlığı bünyesinde de bir Rehberlik ve Denetim Birimi Başkanlığı kurulması ve Milli Emlak Kontrolörlerinin bu başkanlıkta görevlendirilmelerinin en uygun çözüm olacağı değerlendirilmektedir."

KONTROLÖRLERİN VAZGEÇİLMEZ İŞLEVLERİNDEN NASIL VAZGEÇİLECEK

Maliye Bakanlığında merkezi denetim elemanı olan Milli Emlak Kontrolörleri, Maliye Bakanlığı Milli Emlak Kontrolörleri Kurulu Başkanlığı bünyesinde, Hazine taşınmazlarının etkin ve verimli bir şekilde yönetilmesi için 80 yılı aşkın süredir denetim ve rehberlik hizmeti sunmaktalar.

Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün Türkiyenin 81 ilinde ve 861 ilçesinde taşra teşkilatı bulunmakta olup, Milli Emlak Kontrolörleri Hazine taşınmazlarının hukuki işlemlerinin denetimi yanı sıra bu konudaki yetkinlikleri ile Hazine taşınmazlarının idaresinde önemli görevler üstlenmektedirler. Bu kapsamda Milli Emlak Kontrolörleri;

Hazine taşınmazları hakkındaki hukuki ihtilafların çözümünde, Bakanlığın işlemlerinin denetiminde, kamu taşınmazlarının yönetim ilkelerinin belirlenmesinde, kamu taşınmazlarının envanterinin hazırlanmasında önemli görevler ifa ediyorlar.

Kontrolörler, Hazine taşınmazlarının ekonomiye kazandırılması açısından etkin bir rol oynuyorlar. Örneğin sadece 2010 yılı içerinde yazılan gayrimenkul değerleme raporlarının toplam bedeli yaklaşık 2 Milyar TL.

2010 yılında yapılan 2/B çalışmaları kapsamında 779,1 milyon m² yüzölçümlü,150.048 adet taşınmazın kıymet takdir çalışmaları kontrolörler tarafından koordine edildi. Bu çalışmalarda 10,6 milyar TL tutarında kıymet takdiri yapıldı.

Kontrolörler, Maliye Bakanlığı'nca tesis edilecek yüksek bedelli satış, irtifak hakkı, kiraya verme gibi işlemlerde de değerleme yapıyorlar.

MİLLİ EMLAK KONTROLÖRLERİ HAKKINDA BİLGİ NOTU

Maliye Bakanlığında merkezi denetim elemanı olan Milli Emlak Kontrolörleri, Maliye Bakanlığı Milli Emlak Kontrolörleri Kurulu Başkanlığı bünyesinde, Hazine taşınmazlarının etkin ve verimli bir şekilde yönetilmesi için 80 yılı aşkın süredir denetim ve rehberlik hizmeti sunmaktadır.

Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğünün Türkiyenin 81 ilinde ve 861 ilçesinde taşra teşkilatı bulunmakta olup, Milli Emlak Kontrolörleri Hazine taşınmazlarının hukuki işlemlerinin denetimi yanı sıra bu konudaki yetkinlikleri ile Hazine taşınmazlarının idaresinde önemli görevler üstlenmektedirler. Bu kapsamda Milli Emlak Kontrolörleri;

- Hazine taşınmazları hakkındaki hukuki ihtilafların çözümünde, Bakanlığın işlemlerinin denetiminde, kamu taşınmazlarının yönetim ilkelerinin belirlenmesinde, kamu taşınmazlarının envanterinin hazırlanmasında önemli görevler ifa etmektedirler.

- Hazine taşınmazlarının ekonomiye kazandırılması açısından etkin bir rol oynamaktadırlar. Örneğin sadece 2010 yılı içerinde yazılan gayrimenkul değerleme raporlarının toplam bedeli yaklaşık 2 Milyar TLdir.

- 2010 yılında yapılan 2/B çalışmaları kapsamında 779,1 milyon m² yüzölçümlü 150.048 adet taşınmazın kıymet takdir çalışmalarını koordine etmiş olup bu çalışmalarda 10,6 milyar TL tutarında kıymet takdiri yapılmıştır.

- Maliye Bakanlığınca tesis edilecek yüksek bedelli satış, irtifak hakkı, kiraya verme gibi işlemlerde değerleme yapmaktadır.

Milli Emlak Kontrolörleri başta Hazine taşınmazları olmak üzere gayrimenkul mevzuatı konusunda Türkiyenin en önemli kurumlarından birisidir.

Son dönemde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle bakanlıkların pek çoğunda Rehberlik ve Denetim Birimi Başkanlığı kurulmuştur. Maliye Bakanlığı gelir birimlerinde görev yapan müfettiş, hesap uzmanı, kontrolör ve denetmenler vergi müfettişi; Gümrük ve Ticaret Bakanlığında görev yapan müfettiş ve kontrolörler müfettiş unvanı adı altında birleştirilmiştir.

Ancak, Maliye Bakanlığında hazırlanmakta olan KHK çalışmalarında, Milli Emlak Kontrolörleri, kazanılmış haklarına, hukukun temel ilkelerine ve adalet duygusuna aykırı bir şekilde, mesleğe giriş ve yetişme, idaredeki konum ve özlük hakları yönünden çok farklı konumda bulundukları uzman kadrolarına atanarak tenzili rütbeye uğratılmaya çalışılmaktadır.

Yeni kurulan bakanlıklarda Rehberlik ve Denetim Birimlerine yer verilmesine rağmen Maliye Bakanlığı teşkilat çalışmalarında böyle bir birime yer verilmemesi, son dönemde çıkarılan KHKlarda yer alan Hükümetin genel siyasetine aykırıdır.

Maliye Bakanlığı gibi, Türkiye yüzölçümünün yarısından fazlasını idare etme yetkisine sahip olan bir Bakanlıkta, rehberlik ve denetim birimi öngörülmemesi Bakanlığımızın işleyişini önemli derecede zorlaştıracaktır. Ayrıca Maliye Bakanlığınca tesis edilecek yüksek bedelli satış, irtifak hakkı, kiraya verme gibi işlemler önemli ölçüde aksayacaktır.

Bundan dolayı Maliye Bakanlığı bünyesinde de bir Rehberlik ve Denetim Birimi Başkanlığı kurulması ve Milli Emlak Kontrolörlerinin bu başkanlıkta görevlendirilmelerinin en uygun çözüm olacağı değerlendirilmektedir.

Bilgi ve takdirlerinize arz ederiz."

MALİYE BAKANLIĞI MİLLİ EMLAK KONTROLÖRLERİ DERNEĞİ

SAYIN BAŞBAKANIMIZA VE KAMUOYUNA DUYURULUR

Sayın Başbakanımızın Vergi Müfettişliği konusundaki emirlerini delmek ve bunu yaparken de gider birimlerindeki kontrolör ve denetmenler mesleklerinden edilmek isteniliyor.

6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle, Bakanlıklar yeniden yapılandırılmaktadır. 646 sayılı KHK ile Maliye Bakanlığı bünyesinde yer alan sekiz denetim biriminden dördü olan Maliye Müfettişliği, Hesap Uzmanlığı, Gelirler Kontrolörlüğü ve Vergi Denetmenliği  Vergi Müfettişi unvanıyla tek çatı altında birleştirilmiştir.

Yapılan düzenlemeyle vergi incelemeleri ile görevli birim Bakanlık içinde en üst düzeyde teşkilatlandırılmış, vergi incelemesiyle yetkili olanlar tek unvanda (Vergi Müfettişi) birleştirilerek etkin ve güçlü tek bir kurumsal kimlik oluşturulmuştur.

Bu bağlamda geriye kalan dört Denetim biriminin de benzer şekilde yapılanması beklenmekteydi. Gerek yapılanmanın kamu sistemi üzerine getireceği olumlu etki gerekse de hak ve adalet açısından beklentimiz bu yöndeydi. Ancak, Maliye Bakanlığı bünyesinde bir sır gibi saklanan yeniden yapılanma planları hakkında aldığımız duyumlar bizleri ziyadesiyle üzmüş, moral ve motivasyonumuzu bozmuştur. Sayın Başbakanımızın iradesiyle yaklaşık 4500 Denetim elemanının Vergi Müfettişi unvanı ile birleştirilmesine rağmen Maliye Bürokrasisi, bu birleşme içinde bulunan bir grubun geri dönmesini sağlamak amacıyla aynı koşullarla sınava giren ve aynı şekilde yetişen yaklaşık 600 Denetmen ve Kontrolörü tenzili rütbe yoluyla uzman statüsüne getirmek için hazırlık yapmaktadır.

YAPILMAK İSTENEN; Maliye Bakanlığında ilk etapta bir denetim boşluğu oluşturularak 646 sayılı KHK öncesine geri dönüşün altyapısının hazırlanmasıdır.

Özellikle bulundukları illerde Valiliğin soruşturmaları dahil birçok inceleme ve soruşturmayı yürüten, yıllardır teftiş ve denetim görevini başarıyla yerine getiren Milli Emlak ve Muhasebe Denetmenlerinin Defterdarlık Uzmanı yapılmaya çalışılması kabul edilemez.

Milli Emlak Uzmanı, Muhasebe Uzmanı ve Gelir Uzmanı olarak görev yapmakta iken Denetmenliğin daha nitelikli bir meslek olduğunu düşünerek sınavlara hazırlanıp, zorlu bir sınavı başararak Denetmen Yardımcısı olarak göreve başlayan ve üç yıllık yetiştirme dönemi sonunda yapılan yeterlilik sınavı sonucu Denetmen olarak atanan birçok meslektaşımızın olması bile denetmenleri tenzili rütbe yoluyla uzman statüsüne getirecek yapılanmanın ne kadar adaletsiz olduğunu göstermektedir. Maliye Denetçisi adı altında birleşmeyi beklerken, bu unvanın Sayın Başbakanımızın siyasi iradesi ve kararlı tutumuyla oluşan Vergide tek çatı uygulamasında revizyon planları yaparak, bu birleşmeden rahatsız olan ve halen birleşmeyi sindiremeyen bir zümre için ayrıldığı düşüncesini akla getirmektedir.

Kontrolör ve Denetmenleri, yıllardır soruşturmasını yürüttüğü, teftiş ettiği birim amirlerine bağlamak dönüşü olmayan olaylara da sebebiyet verebilecek, teşkilatta huzursuzluk hakim olacaktır.

Bu nedenle, teşkilatın yapısını güçlendirme amacından tamamen uzak, sadece mesleki ve zümresel hırsların sonucu hazırlandığı düşünülen ve Denetim elemanlarının tenzili rütbeye uğratıldığı, hukuki anlamda da pek çok sıkıntı yaşatacak bu KHK taslağı yeniden gözden geçirilmelidir. Bu bağlamda diğer Bakanlıklarda olduğu gibi, Maliye Bakanlığı bünyesinde de bir Rehberlik ve Denetim Birimi oluşturularak Denetim elemanlarının Maliye Denetçisi olarak görevlendirilmeleri, grup veya bölge düzeyinde örgütlenme sağlanması adil ve yapıcı olacağı gibi Bakanlığımız açısından da etkin ve verimli bir çalışma ortamı sağlayacaktır.

Sayın Başbakanımızın, mağduriyetimizi görerek bu konuda gerekli hassasiyeti ve kararlılığı göstereceğine olan inancımız devam etmektedir.

MİLLİ EMLAK DENETMENLERİ DERNEĞİ