23 / 12 / 2024

Mimar ve mühendisler mesleki bağımsızlıktan yoksun bırakıldı!

Mimar ve mühendisler mesleki bağımsızlıktan yoksun bırakıldı!

Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu  Başkanı Cengiz Göltaş, 'şžirketlerin ücretli çalışanı, hatta imzacısı konumuna sokulan yapı denetçisi mühendis ve mimarların mesleki bağımsızlıktan yoksun  bırakıldığını' ileri sürdü



Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu  Başkanı Cengiz Göltaş, 'şžirketlerin ücretli çalışanı, hatta imzacısı konumuna sokulan yapı denetçisi mühendis ve mimarların mesleki bağımsızlıktan yoksun  bırakıldığını' ileri sürdü.

                Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) tarafından Milli Kütüphane Toplantı
 Salonu 'nda Yapı Denetimi Forumu Düzenlendi.
                Göltaş, forumun açılışında yaptığı konuşmada, '4708 Sayılı Yapı Denetimi
 Hakkında Kanun, 2001 yılında Meslek Odalarımız başta olmak üzere pek çok kurum ve
 kuruluşun uyarıları ve önerilerine rağmen insanların can ve mal güvenliğini kar
 güdüsüne teslim eden bir sistem olarak 19 ilde uygulamaya sokulmuştur. 1 Ocak
 2011 'den itibaren 81 ilin tümüne yayılmıştır' diye konuştu.

                Yapı denetimi işinin ticarileştirilmesi ve denetim görevini yapacak
 mühendislerin, bağlı oldukları meslek örgütleriyle ilişkisinin koparılması sonucu
 ticarileşmiş sistemin içine özgürce denetim olanağından yoksun olarak atıldığını
 savunan Göltaş, 'Bu nedenlerle sistem işlememiş ve yoğun eleştirilere neden
 olmuş, çeşitli yasa ve yönetmelik değişiklikleri yapılmış olmasına karşın
 sistemin temel mantığı değişmediği için sıkıntılar devam etmiştir' diye
 konuştu.

                Göltaş, şunları kaydetti:
                'En temel sorun, şirketlerin ücretli çalışanı, hatta imzacısı konumuna
 sokulan yapı denetçisi mühendis ve mimarların mesleki bağımsızlıktan yoksun
 bırakılarak denetim yapan değil yalnızca imzacılık yaptıran, hatta imzasını
 kullandırtan bir ortam yaratılmıştır. Bunun temel nedeni, yasada mühendislik,
 mimarlık hizmetlerinin mesleki yeterlilik, eğitim, belgelendirme ve denetleme
 boyutlarını içermemesidir'
                'Sistem içerisinde yaratılan imzacılık ortamı, yapı denetçisi mühendis
 ve mimarlarımızı da düşük ücretle çalışmaya mahkum etmekte, kamusal bir hizmet
 olan denetim işinde yaratılan rekabet ortamı denetimsizliği getirmektedir' diyen
 Göltaş şunları kaydetti:
                'İlgili yasaya göre yapı denetim kuruluşlarının yapı sahipleri
 tarafından belirlenmesi gerekirken, uygulamada yapı denetim kuruluşları
 müteahhitler ile yüz yüze gelmekte, bu durum haksız rekabete neden olmakta,
 bağımsız bir yapı denetim oluşmasının koşulları en başta yok olmaktadır'
                Göltaş, yapı üretim sürecinin yer seçiminden palanlamaya, yapı
 tasarımından üretimine, yapı üretiminden kullanım aşamasına kadar kamu
 otoritelerinin denetiminde işleyen bir süreç olması gerektiğini vurguladı.

                'YAPI DENETİM SÜRECİNİN BİLEşžENLERİ YAPI DENETİM YASASININ MAĞDURU  HALİNE GELMİşžLERDİR'
                EMO  Ankara  şžubesi Yönetim Kurulu sayman üyesi Ebru Akgün Yalçın, depremin
 üzerinden 12 yıl, yasanın (4708 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun)
 uygulanmasından bugüne kadar 10 yıl geçtiğini hatırlatarak, 'Ancak ne yasa
 hazırlayıcılar, ne idareler, ne de bu yasa ile denetim görevini yerine getirmeye
 çalışan mimar ve mühendisler ile yapı sahipleri yasanın uygulanmasından memnun
 değillerdir. Kısacası yapı denetim sürecinin bütün bileşenleri yapı denetim
 yasasının mağduru haline gelmişlerdir' diye konuştu.
                'Yapı denetimi ile ilgili özündeki aksaklıklar, özündeki yanlış halen
 devam ediyor' diyen Yalçın, 'Nasıl eğitim alanı özelleştirildiyse, belediyeler
 eliyle yapılan ve değişik süreçlerinde kamunun olduğu yapı denetim süreci de yapı
 denetim şirketlerine teslim edilmiştir' ifadelerini kullandı.

                YAPI MÜTEAHHİTLERİNİN KRİTERLERİNİ İLK BELİRLEYEN MEVZUAT
                çevre ve şžehircilik Bakanlığı Yapı Denetim Dairesi Başkanlığı şžube Müdür
 Vekili Erkan Ersoy, 'Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un en son geçen ay içerisinde
 kanun hükmünde kararname ile bazı maddelerinin değişerek bugünkü halini aldığını hatırlattı.

                Kanunun, sistem içerisinde inşaat sektörüne kattığı faydalarını görmekte
 yarar olduğunu belirten Ersoy, yapı müteahhitlerinin kriterlerini ilk belirleyen
 mevzuat durumunda olduğunu söyledi.
                'Gelinen noktada doğrudur birçok sorun vardır' diyen Ersoy, 'O nedenle
 bu zamana kadar 2 yönetmelik değişikliği, 22 genelge yayınlandı. Her türlü soruna
 cevap vermeye çalışmaktayız. Halen de değişiklik çalışmaları devam etmektedir.
 Bugünlerde de olabilir diye söylemler duydum...' diye konuştu.
                Ersoy, 2005 yılından bu yana 500 'e yakın geçici faaliyet durdurma cezası
 verdiklerini, 2 bine yakın denetçi hakkında da geçici faaliyet durdurma cezası
 verdiklerini belirterek 'Yeterlidir, değildir ama belli bir çalışma olduğunu  gösteriyor' dedi.

                Sistemin birlikte çalışarak güçlenebileceğini vurgulayan Ersoy, 'Bunun
 içerisinde meslek odalarını da ayırmayacağız. 43 bin mimar ve mühendisi barından
 bir sektör olduğu için gözardı etmek mümkün değil' dedi.
AA


Geri Dön