Mustafa Keser: Kazandığım para evin duvarını yapmaya yetmiyor!

Rol aldığı Finansbank reklamlarıyla adından söz ettiren ve bu reklamla bankanın kart satışlarını altı kat artırdığı söylenen Mustafa Keser; reklam macerasını ve sanat hayatını anlattı. Keser, 1.5 aylık torunu Melisa ile de ilk kez poz verdi... 

 Oynadığınız reklam filmleri çok konuşuldu. Teklif nasıl geldi? 

İşimizle gündeme gelmeye çalışıyoruz. Bu da bizim işimizin bir parçası. Teatral kabiliyetimiz olmasa sahnede de bugünlere kadar gelemezdik. Velhasıl, banka yöneticileri böyle bir reklam yapmayı düşündüğünde adayları belirlemiş. Erkek aday olarak benden başkasını bulamamışlar. Akıllarına benden başka bu işi yapabilecek kimse gelmemiş. 

BEN NEYSEM OYUM! 

 Neden sizce? 

Ben evin bir insanı gibiyim onlar için. Neysem oyum. Sahnede de böyleyim, reklamlarda da... Riyakar değilim. 47 yıllık müzik kariyerimde hep samimi olmaya çalıştım. Beni bugünlere taşıyan ve diğer sanatçılardan farklı kılan bu samimiyetim ve mütevazılığımdır. Aile yaşantısı da çok önemli. Ben 35 yıllık evliyim. Bizim meslekte kaç tane 35 yıllık evli, çoluk çocuğuyla beraber olan sanatçı var? 

 Reklam filmleriyle ilgili nasıl tepkiler alıyorsunuz? 

Herkes tebrik ediyor, reklamı çok gerçekçi, çok samimi bulduğunu söylüyor. Banka yetkilileri de bizim reklamlardan sonra müşterilerinin arttığını, üç ayda satılacak kartı üç günde sattıklarını söylüyorlar. Genel müdürün ifadesidir; bankaya "Sırf Mustafa Keser reklamınızda oynadığı için burada hesap açmak istiyorum" diye gelen müşteriler oluyormuş. 

 İnternette "Karizmayı çizdirmiş; ne öyle hoplamalar, zıplamalar" gibi yorumlar var. Ne dersiniz? 

Neden çizilsin ki? Ben orada oynarken sanatçılığıma, delikanlılığıma leke sürecek hareket mi yapmışım? Neden oynamayayım; oynamak bir sanattır. Ben orada affedersin, kıçımı başımı oynatarak yumuşak, efemine tavırlar sergilersem; o zaman 'Sana yakışmıyor' de. Ama güzel ama çirkin çıkıyorum, delikanlı gibi oynuyorum. "Bu hareket yakışmamış, küçültmüş babayı" dedirtecek bir hareketimiz yok. 

 Para için yaptı diyenler var... 

Ne için yapacağız; para için yapacağız tabii ki! Mesleğim benim bu sonuçta. Spor olsun diye bu işe başlamadık. Ekmek parası. Diğerleri de Kızılay için, hayrına mı yapıyorlar bunu? Herkes para için yapıyor. 

ÇOCUKLAR İÇİN ÇALIŞTIM 

 Mustafa Keser'i bir reklamda oynatmak pahalı mıdır? 

Diğer arkadaşların aldığı paralara nazaran ben çok az bir rakama "Tamam" dedim. Almam gerekenin en az yarısına bu işi yaptım. 

 Ne kadar aldınız hakikaten? 

Ben bu reklamlar için 230 bin lira aldım. Bunun 46 bin lirasını gelir vergisi olarak ödüyorum. 

 O parayla da çiftlik yaptırıyorsunuz... 

Ben bu yaşıma kadar kendim için hiçbir şey yapmadım. Hep çocuklar için çalıştım. İlk defa kendim için bir şey yapıyorum. Geçen sene üç dönüm arsa almıştım, çiftlik yapmaya kalkıştık. Reklamdan kazandığımla kaba inşaatı bitiririm dedim ama duvarın yarısına bile yetmedi. (Gülüyor) Gelecek tekliflere açığız ama Finasbankla bir yıllık sözleşmem var. 

YÜZÜMÜZ YUMUŞAKTIR 

 Pişmanlık var mı? 

Pişman değilim ama aldığım paranın en az iki katını daha onlardan alabilirmişim diye düşünüyorum. 

 Neden böylesine az bir rakama "Tamam" dediniz? 

Bu, en az 1 milyon dolarlık işti ama öyle denk geldi. Bizim yüzümüz yumuşaktır. Bu konuda profesyonel olamadım. Sanatım konusunda profesyonelim ama ticari konularda biraz zayıfım. 

 Reklamlarda şarkılarınıza da yer veriliyor, onlardan telif aldınız mı? 

Yok, hayır. 30-40 tane şarkı okudum. Kendi bestelerimi hiç para almadan verdim. Şu an üç-dört tane reklam filmi yayınlandı ama biz, sekiz tane falan çektik. Radyo için ayrı, internet için ayrı. Çekimler beş günümü aldı ama çok keyifli geçti. İnşallah olur da ikinci teklif gelirse ona göre konuşuruz. 

 Reklam filmlerinden sonra şarkılarınızın dinlenme oranları arttmış. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Ben onlara söyledim, "Benim şarkılarımı koyun, ben sizden para falan istemiyorum" dedim. Ben bundan emindim. Bu şarkılar ölmez. 

PLAKÇILARIN ÇOĞU SAHTEKAR

 47 yıllık kariyeriniz boyunca sadece altı albüm yapmışsınız. Neden bu kadar az? 

Çalıp okumaktan pazarlamasına kadar albümleri A'dan Z'ye kendimiz yapıyoruz. Sonra albüm satmıyor. Elde var sıfır. Plakçıların çoğu uzun yıllar hep beni istismar etti. Kazançları ceplerine attılar. Yaptığım altı albümden 6 lira kazanmadım desem yeridir. Sahtekarlık, düzenbazlık, şerefsizlik diz boyu. 10 tane satar, "Bir sattık" der. Plakçı camiasının çoğu terbiyesiz, namussuz. Böyle bir durumda insanın şevki kırılıyor. Ama benim, maddi bir kazanç gözetmeden bu insanlara bir şeyler yapmam lazım. Masrafım çıksın yeter mantığıyla güzel, kaliteli, arşivlik bir albüm yapmayı planlıyorum. Bunu benden başka yapacak kimse de kalmadı. Bu anlamda kendimde de bir sorumluluk hissediyorum açıkçası. Gelecek nesillere örnek olmak lazım.

KÜPELİ GENÇLER BE Nİ Dİ NLİYOR

 Pop müzik dinliyor musunuz? 

Ben müziğin her türlüsünü dinlerim. Müziğin iyisi, kötüsü olmaz. Müziğin kötü icraatçısı olur. Ben maalesef hiçbir popçuyu dinlemiyorum. Sesi güzel olan gençler var ama iyi şarkı söylemiyorlar. Çok kötü besteler var. Ben otursam o besteler gibi günde 10 tane yaparım. Eften püften, sıradan işler. Halbuki Türk müziği değer ve rağbet görüyor. Ben 17 senedir gazinomda ful çekiyorum. Benim gazino programıma gelenlerin çoğu 30 yaş altı. Dedesi yaşında adama yaş günü kutlamaya geliyor kulağında küpeli gençler. Demek ki biz bunlara bir şey veriyoruz. İyisini verirsen her zaman alıcı bulursun.

BİR 'DEDE' DESE ALLAH ALLAH!

 Yeni dede oldunuz, neler hissediyorsunuz? 

"Torun evlattan ileri olurmuş" derlerdi; henüz oraya gelemedik, daha çok yeni dede oldum ama çok sevdiğimiz muhakkak. Bir gün görmesek özlüyoruz. Biraz dillenirse, hele bir de 'dede' derse Allah Allah! O zaman tadından yenmeyecek gibi görünüyor.

Sabah

İlker Gezici