Necmi Asfuroğlu: Antakya'dan dünya markası çıkaracağız!

Antakyalı iş insanı Necmi Asfuroğlu, 16 yaşından beri ticari yaşamda. Demir, çimento gibi inşaat malzemeleriyle başlayan ticari yaşam, enerji, sağlık ve turizmle büyüyor. Arkeolojik kalıntılar ve 850 metrekarelik dev mozaik üzerinde inşa edilen otel için Asfuroğlu, "Antakya'dan dünya markası çıkacak" diyor. Yatırım bedeli 100 milyon doları aşan otel, Eylül 2014'te hizmete girecek. 

Hedefi büyük ama bir o kadar da iyimser ve pozitif bakışa sahip. Varlıklı bir aileden geliyor, ama 16 yaşından beri ticari yaşamda. Antakya'da liseyi bitirdikten sonra demirçimento ticaretiyle başlayan 44 yılım geride bıraktığı iş yaşamı için "Kendi girişimcilik hikayemi yazıyorum" diyor. Depaş Demir Çelik, faaliyet alanlarının amiral gemisi konumunda. 

Yıllık iş hacmi 120 milyon lira. Esas Holding'le sağlıkta, Kalyon İnşaat ile de enerjide ortaklığı var. Ântakyalı Necmi Asfuroğlu, bu yatırımları kadar, odağında mozaikleriyle dünyaca ünlü kentte halen inşaatı devam eden 'Müze Otel'le öne çıktı. Eylül 2014'te hizmete girmesi planlanan 'Müze Otel' için "Antakya, mozaikleriyle dünyaca ünlü. Mozaiklerle bütünleşen, dünyada marka olacak bir tesis kazandırmak istiyoruz" diyor. 

Asfuroğlu, ticaretle birlikte Antakya'ya istihdam katkısı sağlayacak bir yatırım yapma arayışına girdiğinde turizm öne çıkmış. Böylece kentteki yatak eksikliğini giderecek bir yatırımın ilk adımı atılmış ve planlar hazırlanmış. Ancak 2009'a kadar Depaş tarafından depo ve tır garajı olarak kullanılan binanın otele dönüştürülmesi Asfuroğlu'nun epey zamanını almış. 

Çünkü 3'üncii derece SİT bölgesi olan alan için özel bir çalışmanın gerekliliği ortaya çıktı. Antakya Arkeoloji Miizesi'nin görevlendirdiği arkeologlann kazı çalışmalan Mayıs 2010'da başladı ve sekiz ay boyunca sürdü. Bu süre zarfında 120 işçi, 35 arkeolog gözetiminde tonlarca toprağı kazma, kürekle kaldırdı. Harcanan zaman, para ve emeklerin karşılığı da geldi. Arkeolojik kalıntılann yanı sıra 850 metrekarelik mozaik bulundu. Dünyada hiçbir müzenin böyle bir eseri yoktu. 

HEYECANLANDIRAN PROJE 

Necmi Asfuroğlu, bu dönemde kritik kararla ilgili aşamayı şöyle anlatıyor: "Bu dönemde devlet, belediye ve siyasi iradeden çok büyük destek aldık. Ortaya çıkan arkeolojik eserlerden sonra bize 'uluslararası arenada bir yanşma düzenleyin ve proje çalışmaları yürüsün. Tatmin olursak devamına izin veririz' denildi. Biz de mimari arayışlanmıza başladık." Bu arayış nedeniyle İstanbul'a gelen Necmi Asfuroğlu, mimarlık bürolarıyla görüştü. Çalınan son kapı ünlü mimar Emre Arolat oldu. 

Talat Yeşiloğlu/ EKONOMİST