26 / 11 / 2024

Nermin çiviciler: Gayrimenkul Kiraları Kanunu kalktı!

Nermin çiviciler: Gayrimenkul Kiraları Kanunu kalktı!

Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun, geçen hafta yürürlükten kalktı. Ama, basına yansıdığı biçimiyle, Yeni Kira Kanunu söz konusu değil. Yenilenen 1926 tarihli Borçlar Kanunu




Borçlar Kanunu, günlük hayatımızda diğer kişilerle kurduğumuz borç ilişkilerini düzenleyen temel yasamız. Tıpkı, alım satım, bağışlama, ödünç verme, vs. de olduğu gibi, kira sözleşmeleri de bu kanunun konusu. Kanunun bütününde sözleşme serbestisi ilkesi geçerli. Yani kişiler,   buyurucu hukuk kurallarına ve ahlak ve adaba aykırı olmamak şartıyla herhangi bir sözleşmeyi yapıp yapmamak, dilediği kimseyle yapmak, şartlarını dilediği gibi kararlaştırmakta özgür.  

Oysa; taşınmaz kiraları konusundaki hükümlerin bu ilkeye aykırı olduğu da herkesçe bilinmekte. Anayasa güvencesi altındaki sözleşme özgürlüğünün, kamu menfaati yararına kısıtlanması ile ilgili bu uygulamanın kökleri, 1940 yılında çıkarılan Milli Koruma Kanununa dayanmakta. Kanuna taşınmaz kiraları ile ilgili hüküm konulmasının gerekçesi, 1944 tarihli bir Yargıtay kararında; gerek ev gerek iş yeri buhranına ve bunun neticesi olabilecek pahalılığa mani olmak şeklinde açıklanmakta. Milli Koruma Kanunu ile getirilen düzenlemeye göre; kiracı tarafından istenmediği ve kiralayanın ihtiyacı söz konusu olmadığı sürece, kira sözleşmesi devam edecek ve kira miktarı 1939 yılı bedelini aşamayacaktı.

Gayrimenkul Kiraları Hakkında 6570 sayılı Kanun Dönemi

1954 yılında bu uygulamaya son verildikten bir yıl sonra, 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun kabul edildi. Yasa ile ,œ kiracı sözleşme bitiminden onbeş gün önce haber vermediği sürece, sözleşmenin aynı koşullarla bir yıl için uzayacağı kabul edildi. Sözleşme kurulurken, tarafların kira bedelini serbestçe belirlemesine olanak tanıdı. İhtiyaç yahut esaslı tamir ve yenileme halleri dışında kiralayana tahliye isteme hakkı vermeyen hükümler, aynen korundu. Öyle ki; mülk sahipleri için, kirasını muntazam ödeyen, kanuni artışları yapan, kiracıyı hatta vefatından sonra dahi tahliye etmek imkanı kalmadı.

Geçtiğimiz hafta kabul edilen yeni Türk Borçlar Yasası ile, yarım asırlık Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun tarihe karıştı. Bundan böyle taşınmaz kiralama sözleşmeleri de Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabi olacak.

Türk Borçlar Yasası ile Getirilen Yeni Düzenleme

Yeni yasa, büyük ölçüde eski kısıtlamaların benimsemekte. Türk Borçlar Kanunu"nun, genel liberal yapısına uygun düşmeyen, kiracı tarafından bildirimde bulunulmadıkça sözleşmenin her yıl uzayacağı yolundaki eski hüküm aynen korunmuş. Artışlarda kira bedeli yine serbestçe kararlaştırılamıyor. Kiralayanın tahliye talep edebilmesi, şartlara bağlı.

Benim görebildiğim en büyük değişiklik; kira sözleşmesinin on yıldan sonra uzaması halinde, kiralayanın üç ay önce bildirimde bulunmak koşuluyla, herhangi bir sebep göstermeden, sözleşmeye son verebiliyor olması. Sözleşme özgürlüğüne getirilen sınırlamayı hafifleten bu değişiklik, bence memnuniyet verici.

şžehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçevesinde tüm ülke vatandaşlarının konut ihtiyacının karşılanması gereği, Anayasamızda yer aldığı gibi; bu yolda atılacak her adım, kamu yararı gerekçesi ile de olsa temel hak ve özgürlüklerimize getirilen sınırlamaları ortadan kaldıracak, bizi bir diğer anayasal hakkımız olan sözleşme hürriyetine yaklaştıracaktır.

Haftaya kadar sağlıcakla kalınız.

Av. Nermin çiviciler/Milliyet Emlak


Geri Dön