Nuruosmaniye Külliyesi Osmanlı'nın ilk Barok mimari eseri!

"Osmanlı'nın nuru" olarak adlandırılan Nuruosmaniye Külliyesi,  Osmanlı formu ile Batı'nın Barok mimari ve süsleme detaylarının en iyi şekilde sentezlendiği ilk yapı olarak biliniyor.

Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre, çevresi küçük kubbelerle çevrilmiş "U" şeklindeki avlusuyla farklı bir hava yakalanan Nuruosmaniye Külliyesi mimar Simeon Kalfa ve Mustafa Ağa yönetiminde 1755 yılında tamamlandı. 

8 yapıdan oluşan külliyede osmanlı mimarisinde taş külahların ilk kez kullanıldı. Caminin minaresinin külahları kurşun kaplı iken 19. yüzyıl sonlarında taş külahlar yapıldı.  

Doç. Dr. Aras Neftçi, külliyenin özelliklerini anlattı. Neftçi, "Nuruosmaniye'nin diğer önemli özelliği 25 metre 80 santimlik açıklığı kapatarak, İstanbul'un üçüncü büyük kubbesine sahip olması. İstanbul'da Osmanlı'nın ikinci büyük kubbesidir. Benim ve birçok araştırmacının gözünde Süleymaniye'nin ikinci bir silkelenişidir. İstanbul'da Süleymaniye Osmanlı için ne ise Nuruosmaniye de bunun bir ikinci ispat-ı vücududur. Osmanlı ne olursa olsun yeniden mimari açıdan, medeniyet açısından bir dirilişe vesile oldu" şeklinde konuştu.

Nuruosmaniye'nin çok önemli bir mevkiye sahip olduğunu söyleyen Neftçi, "Kapalı Çarşı'nın hemen yanında. Mekan dar, sıkıntılı, istimlaklar zor ve buna bağlı olarak ilk defa ve tek örneği olan oval avlu uygulaması tatbiki olmuştur burada. Dar mekanda kare veya dik köşeli bir avlu yerine oval biçimlidir. Hem mekan tasarrufu hem de Barok mimarisinin özellikleri olan geometrik şekle sahiptir. Buranın diğer külliyelerden farkı, külliye dağılımının organiktir olmasıdır. Mekanın darlığından dolayı ve fonksiyona göre tam dik açılarına yapılmamıştır. Yani Süleymaniye, Selimiye veya Fatih Camisi gibi..." açıklamasında bulundu.