Özelleştirme İdaresi'ne gayrimenkul satma yetkisi!
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edilen maddeyle Özelleştirme İdaresi'ne kamu kurum ve kuruluşlarının elindeki hisse ve gayrimenkulleri dahil her türlü varlıklarını satma konusunda yetki verildi.
Komisyonda kabul edilen kanun tasarısına göre 100’den fazla kuruma varlıklarını ve ticari hisselerini Özelleştirme İdaresi’ne devretme ve bu şekilde özelleştirme yolu açılıyor.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda önceki gün kabul edilen tasarıyla, 100’den fazla kuruma varlıklarını ve ticari hisselerini özelleştirme idaresine devretme ve bu şekilde özelleştirme yolu açılıyor. Tasarıya göre aralarında Atatürk Orman Çiftliği, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumu’nun da olduğu kurumlar, varlıklarını özelleştirme idaresine devrederek, ihale yasasının kapsamı dışında özelleştirebilecek. CHP’li Aykut Erdoğdu, tasarıyı “Bu maddeyle bütün devlet satılabilir” diyerek eleştirdi.
35’İNCİ MADDE
Söz konusu düzenleme torba yasa tasarısının 35. maddesinde bulunuyor. Buna göre, özel bütçeli idarelere ait ticari amaçlı kuruluşlardaki hisseler ile varlıklardan bu idarelerce, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na bildirilenler, Özelleştirme Yasası kapsamında özelleştirilecek. Tasarıyla ilgili komisyona bilgi veren Özelleştirme İdaresi Başkanlığı Hukuk Müşaviri Mehmet Kilci, özelleştirme kanununda hangi kuruluşların özelleştirme kapsamına alınacağının belirtildiğini, ancak özel bütçeli kuruluşlara ait herhangi bir düzenleme getirilmediğini belirtti. Kilci, zaman zaman özel bütçeli kuruluşların varlıklarının kendilerine devredilmek istendiğini, ancak yasa nedeniyle bunun yapılamadığını ifade etti.
Kilci, özel bütçeli kuruluşun talebi durumunda, istenen varlığın özelleştirme kapsam ve programına dahil edileceğini belirtti. Kilci, kapsama giren kuruluşlardan bazılarını şöyle sıraladı:
“Atatürk Orman Çiftliği Genel Müdürlüğü, Atatürk Kültür Merkezi, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü, Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü, Spor Toto Teşkilat Başkanlığı, TRT, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü, Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu, GAP Başkanlığı, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü.”
Eleştiriler üzerine söz alan Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan da, “‘Değerininin altında gider mi’ diye sordunuz. Arkadaşlar ‘tam tersi’ diyor. ÖİB’in imar yapma yetkisi olduğu için öyle araziler var ki örneğin Spor Toto’yu örnek verdiler bana. Burada imarı olmayan bir araziyi, ÖİB’in imarla ilgili düzenlemeyi yapıp daha değerli hâle getirip o şekilde satacağını ifade ettiler” açıklamasında bulundu.
DEV BÜTÇELER LİSTEDE
Savunma Sanayii Müsteşarlığı, PTT, TRT, İller Bankası, TÜBİTAK, Milli Piyango, TPAO, DSİ, GAP Başkanlığı, DHMİ, YURTKUR, Karayolları Genel Müdürlüğü, Türkiye Bilimler Akademisi, Türkiye Adalet Akademisi, Spor Genel Müdürlüğü.
BU MADDE BÜTÜN DEVLETİ SATTIRIR
CHP’li Aykut Erdoğdu ise maddeye tepki gösterdi. Özelleştirme İdaresi’nin çok geniş bir yetki almaya çalıştığını belirten Aydoğdu, “Daha önceki hiçbir kanun koyucunun, hiçbir hükümetin döneminde alınmayan çok geniş bir alanı da özelleştirme kapsamına alacaksınız. Bütün devleti satın alma hakkını alıyorsunuz, böyle birşey anayasaya aykırı. Bütün devlet satılabilir bu maddeyle” dedi. CHP’li Musa Çam ise “Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün İş Bankasına kalan hisseleri var, vasiyeti var ve onlar Türk Dil Kurumuna ve Tarih Kurumuna... Onların bulundukları belki iştirakler var. Şimdi, o iştiraklerden kalan şeyleri bugün o iştirakleri yöneten insanlar ‘Biz bunları satıyoruz, istemiyoruz’ derlerse bunları da satacak mısınız?” diye sordu.
HAVUZA ATTIĞINIZ KAYBOLUYOR
MHP’li Erhan Usta da, kaygılarını “Şimdi, mirasyedilere ‘Hep satmaya kafan çalışıyor, biraz da yapmaya, almaya filan bak’ derler mesela. Bunun gibi birşey. Bir de bu havuza attığımız şey kayboluyor. Bakın, özellikle biraz daha 1990’lı yıllarda filan kuruluşları havuza aldık ve hakikaten kârlı kur uluşlar dahi özelleştirme kapsamına alındığı andan itibaren kuruluştaki hem çalışan hem o kuruluşa bakış açısından filan moral, motivasyon her şey sıfıra iniyor” sözleriyle anlattı.
Hürriyet
Haber Sözcü'de şu şekilde yer aldı...
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edilen yeni torba tasarıya konulan bir maddeyle Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na (ÖİB) kamu kurum ve kuruluşlarının elindeki hisse ve gayrimenkulleri dahil her türlü varlıklarını satma konusunda yetki verildi.Varlıkları satılacak kurumların arasında Atatürk Orman Çiftliği'nden Ankara'nın en değerli alanları arasında kalan Atatürk Kültür Merkezi'ne kadar çok sayıda kurum bulunuyor.
DEV EMLAKÇI OLACAK
ÖİB, yasayla kendisine verilen yeni yetkiyle birlikte Türkiye'nin adeta en büyük emlakçısına dönüşecek. Düzenlemeye göre özel bütçeli kamu idareleri, ticari amaçlı kuruluşlardaki hisseleri ile başta gayrimenkulleri olmak üzere her türlü varlıklarını satması için ÖİB'ye devredebilecekler. Satışı gerçekleştiren ÖİB, yaptığı masrafları düşecek, satış bedeli üzerinden tıpkı emlakçılar gibi yüzde 5 komisyonu alıp arta kalan geliri ilgili kuruma devredecek.
Normalde kamu kurumları kendi varlıklarını kendilerini satabiliyorlar. Ancak bu kurumların tamamı Kamu İhale Kanunu (KİK) ile Devlet İhale Kanunu'na (DİK) tabi satış yapabiliyor. ÖİB ise her iki ihale kanununa da tabi olmadığı gibi elinde “imar değişikliği yapma” yetkisi de bulunuyor. Dolayısıyla ÖİB, örneğin imarında 3 katlı kamu binası görünen Karayolları'na ait şehir içindeki değerli bir gayrimenkulün imarını 50-100 katlı ticari binaya dönüştürüp ihale yasalarına tabi olmadan satabilecek. Bu sayede büyük bir yeni rant imkanı ortaya çıkmış olacak.
HEDEF VAKIF MALLARI MI?
Kamu mallarıyla ayrı bir statüdeki vakıf mallarının satış yetkisinin ÖİB'ye verilmesi kafalarda ciddi soru işaretleri oluşturdu. Örneğin, ÖİB'nin mallarını satabileceği kurumlar listesinde Vakıflar Genel Müdürlüğü de bulunuyor. Bu kurumun portföyündeki milyarlarca liralık vakıf varlıklarının imarları değiştirilerek bazı kurumlara kolay yoldan satışı için mi düzenlemenin çıkarıldığı yönünde ciddi kaygılar ifade ediliyor.
Sözcü