yürütmeyi durdurma kararı çıktı
Şehir Plancıları Odası'nın, Kültür ve Turizm Bakanlığı aleyhine, 24 Nisan 2007 tarihinde onaylı "Park Otel Turizm Merkezi 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı"nın iptali ve yürütmesinin durdurulması amacıyla açmış olduğu davada, Danıştay tarafından yürütmeyi d
(ŞPO) tarafından , "Park Otel" alanında yapılan plan değişikliğinin öngördüğü "yönetim", "ticaret" ve "konut" kullanımlarının Turizmi Teşvik Kanunu'nun amaçlarına uygun olmaması, kişiye özel ayrıcalıklı imar hakları verilmesi, kamu yararının göz ardı edilmesi ve tarihi kent siluetine verdiği telafisi imkansız zararlar getireceği gündeme getirilmiş ve dava açılmıştı.
Şehir plancıları odasından yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Bakanlar Kurulu kararıyla "turizm merkezi" olarak belirlenen alana yönelik dava konusu nazım imar planı "turizm ve iş merkezi (TİM)" tarifini getirmektedir. Oysa 2634 Sayılı Turizmi Teşvik Kanunu uyarınca Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın "turizm merkezi"nde "iş merkezi" geliştirmesi mümkün değildir. Yürütmesi durdurulan imar planı Kanun'un tanımladığı yasal amaçların dışına çıkarak "yönetim" ve "konut" gibi işlev alanlarına ( kullanımlara) da yer vermektedir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, onayladığı planla, Kanun'un kapsamı dışında düzenlemeler getirmeyi amaçlamış, tarihi dokunun içinde parsel özelinde "ayrıcalıklı imar hakkı" yaratmak suretiyle imar planlarının yasal tanım ve kapsamına aykırı düzenlemeler yapmak istemiştir. İmar planıyla tanınan yeni kullanımların spekülatif boyutları da basında konu edilmiş durumdadır.
Dava konusu imar planındaki yeni koşulların, parsel ve yapı mülkiyeti el değiştirdikten sonra tanımlanması, şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararı bakımından aykırılık yaratmaktadır. Bu da, yürütmesi durdurulan imar planının kamu yararı tesis etmek yerine kişi yararını gözetmek amacıyla düzenlendiğinin açık bir göstergesidir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca onanlı plan açıklama raporlarında söz konusu yapı için "rahatsız edici enkaz" ibarelerine yer verildiği bilinmektedir. Belediye'nin yasal görevi bu tür "enkaz"ların çevreye verdiği zararların giderilmesidir. Kültür ve Turizm Bakanlığı ise, plan raporunda "rahatsız edici enkaz" olarak tanımlanan "Park Otel" binasını olduğu haliyle yasallaştırıcı bir imar planını onaylamıştır. Böylece, yapının, tarihi İstanbul siluetine telafisi imkansız biçimde zarar vermesi ve yakın çevresindeki tarihi ve kentsel dokunun canlandırılmasına engel oluşturması da kaçınılmaz hale gelmektedir.
Danıştay'ın verdiği yürütmeyi durdurma kararı, İstanbul'un tarihi siluetine indirilecek yeni bir darbenin engellenmesini ve kamunun zarar görmesini engelleyici bir karardır. Bu boyutuyla, gerek şehircilik ve planlama ilkeleri adına, gerekse İstanbul kenti ve kentte yaşayanlar adına son derece anlamlı ve tarihi bir karar verilmiştir"