26 / 12 / 2024

Rezerv alan tartışması tam gaz: Riskli yapı ilan edilen binalardaki vatandaşlar zarara uğruyor!

Rezerv alan tartışması tam gaz: Riskli yapı ilan edilen binalardaki vatandaşlar zarara uğruyor!

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, rezerv alan ve riskli yapı ilanı ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu ve vatandaşların mağduriyetlerine değindi. İşte ayrıntılar...



Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Hatay’da yapılan yıkımlardaki olası hak kayıpları ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Nermin Yıldırım Kara, söz konusu açıklamasında rezerv alan yasasının mülkiyet haklarına dokunmak anlamına gelmeyeceğini iddia eden iktidarın bir defa daha kendisiyle çelişkiye düştüğünü belirtti. 

"Bir binayı zorla riskli yapı ilan etmenin ve bu yolla vatandaşları maddi olarak zarara uğratmanın, kabul edilebilirliği yok" diyen Kara, Hatay’daki inşaat çalışmalarının da gerekli şeffaflıktan uzak şekilde sürdürüldüğünü dile getirdi. 

Rezerv alan tartışması tam gaz: Riskli yapı ilan edilen binalardaki vatandaşlar zarara uğruyor!

Gazete Duvar'dan Nergis Kalkan'ın haberine göre; CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, açıklamasında kendilerinin rezerv alanların, mülkiyet haklarını gasp etmek ve vatandaşları şehrin çeperlerine yollamak için bir bahane olabileceğinden kuşku duyduklarını dile getirdi ve Antakya’dan gelen şikayetlerin haksız olmadıklarını gösterdiklerinin altını çizdi. 

"Antakya’da, Cumhuriyet Caddesi üzerinde yer alan; 2 blok ve 18 daireden oluşan bir apartman, depremden sonra, az hasarlı olarak kaydedildi. Ancak resmi bir duyuru yapılmaksızın, bina hakkında yıkım işlemi gerçekleştirildi. Bu, sadece Hatay’da değil, ülkemizde sürekli karşımıza çıkan bir hukuk sorununun görünen yüzüdür" ifadelerini kullanan Nermin Yıldırım Kara, yasalardaki boşlukların vatandaşların haklarını kısıtlayıcı şekilde yorumlandığını ve kullanıldığını söyledi. 

Antakya'daki yıkımı işaret eden Kaya, "Burada, özellikle 6306 sayılı Afet Kanunu'nun kötüye kullanıldığı görülüyor. Tam ismiyle Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun kapsamında rezerv alan içerisinde kalan yapılar için öncelikle SPK tarafından lisans verilmiş firmalarca gayrimenkul değerlemesine ilişkin raporların alınması gerekli Bu şekilde yapının değeri belirleniyor ve rezerv alanda inşa edilecek olan yeni yapıdan bu bedelin mahsup işlemi gerçekleştiriliyor. Fakat bir yapı, riskli yapı haline gelirse Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca yıkım yapılabilir" açıklamasında bulundu.

Rezerv alan tartışması tam gaz: Riskli yapı ilan edilen binalardaki vatandaşlar zarara uğruyor!

Bu durumda da kat irtifakının sonlanacağının, değer belirlenemeden yapının rezerv alana dahil olacağının altını çizen Nermin Yıldırım Kara, "Yani 6306 sayılı kanunun altıncı maddesi birinci fıkrası gereğince üzerindeki bina yıkılarak arsa durumuna gelen gayrimenkullerde, daha önce kurulmuş olan kat irtifak ya da kat mülkiyeti, bakanlığın talebi üzerine tapu müdürlüğüne re’sen terkin edilebilir. Bu şekilde yıkım işlemine tabi tutulan binalarda kat irtifakı kaldırılarak vatandaşların gayrimenkullerinin arsa payına dönüştürülmesi işlemi yapılabilir" bilgilerini verdi. 

Kaya, yine aynı kanunun beşinci maddesinde riskli yapıların tespit ve yıkımı sürecinin malikler ile anlaşarak yapılmasının esas olduğunun belirtildiğine vurgu yaptı. 

Fakat az hasarlı olduğu kaydedilmiş olan örnekteki yapıdan kolluk marifetiyle devamlı olarak karot örneklerinin alındığını, bu şekilde yapının statüsünün riskli olarak değiştirilmesi için tüm imkanların zorlandığını belirten Kaya, "Sonuç olarak idarenin talebi üzerine bu şekilde tespit yapılacağı 9 Kasım 2023 tarih ve 7471 sayılı düzenlemeyle kendisine tanınan bir yetkidir. Fakat kolluk ile sürekli karot almak, internet üzerinden yapılan tebligatların vatandaşlara ulaşmaması kat irtifaklarının re’sen kaldırılması, arsa payı sahibine dönüştürülmesi ve mahsuplaşma sırasında ödenecek tutarların azaltılması mülkiyet hakkının zarar görmesine sebep olacak hususlar" diye konuştu. 

Kaya, konuya ilişkin açıklamasını "Kaldı ki sorunun muhatabı olan vatandaşların, baro temsilcileri kanalıyla sulh hukuk mahkemelerine, binanın rezerv alanlarda kaldığı ve yıkılması olasılığına karşı değer tespiti yapılması talepleri bulunur. Bu ve benzeri durumda olan yapı sahiplerinin, yıkım ihtimaliyle karşı karşıya kaldığı ve mağduriyet yaşayacakları da bir gerçektir. Rezerv alan yasasının mülkiyet haklarına dokunmak anlamına gelmeyeceğine dikkat çeken iktidar, bir defa daha kendisiyle çelişkiye düştü. Bir binayı zorla riskli yapı ilan etmek ve bu yolla vayandaşları maddi olarak zarara uğratmak, hiçbir şekilde kabul edilemez" diyerek tamamladı. 

Yabancılara konut satışı neden düştü? 

Arnavutköy ile İstanbul Havalimanı arasındaki 14 kilometrelik metro hattı bu ay açılıyor! 

Otomobil satışları rekor kırarken, bundan sonra yeni bir araç alamayacaklar açıklandı!


Geri Dön