Sanılıyor ki her açılan AVM'de tüm mağazalar kiralanır!

 

İşte Tevfik Güngör'ün Dünya gazetesinde 23 Nisan 2012 Pazartesi günü yayınlanan yazısı:   Alışveriş merkezi modası     İstanbul'da  18 alışveriş merkezi (AVM) iş yapmadığından kapanmış veya kapanmak üzere imiş. AVM modasını Akmerkez başlattı. Çok yatırımcı Akmerkez'i imrenerek "Biz de Akmerkez yapacağız" diyerek yola çıktı.  Fakat AVM sayısı patlayınca, örnek AVM olan Akmerkez bile müşteri kaybına uğradı. Şimdilerde gözde olan AVM "İstinye Park". Yatırımcılar biz de İstinye Park gibi AVM yapacağız diyerek yola çıkıyor. Sadece Akmerkez değil, daha sonra yapılan ve isimleri parlak,mekanları geniş, mağazaları ünlü çok AVM de şimdilerde müşteri kaybına uğruyor. Neden - Önce kapasiteye dikkat edilmiyor. Her şehrin kaldıracağı bir kapasite var. -Sonra yer seçimine dikkat edilmiyor. Her bölgenin özelliği var. -Nihayet trafiğe dikkat edilmiyor. Her yol üzerinde kurulan AVM'nin müşteri toplaması imkansız. Sanılıyor ki her açılan AVM de tüm mağazalar kiralanır, tüm mağazalar iş yapar. Bir zamanlar moda her apartmanın altında bir bakkal,bir manav ve bir kasap dükkanı açmak idi. Sonra market modası çıktı. Şimdilerde marketler bile AVM'lerin içine girdi. Dikkat çeken bazı AVM'lerin sinemaları fast -food  mağazaları, hamburgercileri, muhallebicileri ile iş yapar duruma düşmeleri. Şu da bir gerçek ki her yapılan AVM bir diğerinden müşteri çalıyor. İyi de acaba yeni açılan AVM'lerdeki dükkanları kimler kiralıyor. Bugüne kadar yabancı ve yerli önemli perakendeci gruplar her açılan AVM'de bulunma arayışını sürdürdü. Fakat bunun devam etmesi mümkün değil. İstanbul'da yeni yeni büyük AVM'ler devreye giriyor. Yeni yeni projelerde inşaat devam ediyor. Şimdilerde apartmanlar büyüdü, apartman altında kiralık dükkan değil AVM  yapılıyor. Aynı perakendeci gruplar her AVM'de işyeri kiralayabilir mi Her AVM parası olan tüketiciyi cezp edebilir mi  Parası olmayan ziyaretçi, sinema ve muhallebici müşterisi AVM'leri yaşatamaz. Parası olan müşteri ise AVM'nin birinden çıkıp öbürüne girme alışkanlığında olamaz. İşte bu nedenle İstanbul gibi AVM sayısının hızlı arttığı şehirlerde AVM'lerde tasfiye kaçınılmazdır. Her yeni yapılan AVM'nin de yaşaması mümkün değildir. Yenilik nedeniyle belki bir süre canlılık görülür ama, er geç  müşteri potansiyeli düşer. Burada çift yönlü bir kaynak israfı söz konusudur. Bir yanda yatırımcının yanlış kararı sonucu uğrayacağı zarar, öte yanda AVM'lerin de işyeri açmak için riske giren, harcama yapan perakendecilerin zararı büyük olacaktır. Her işte olduğu gibi AVM işinde de hem AVM yatırımcısının hem işyeri kiralayacak olanın çok iyi bir "yapılabilirlik" araştırması ile işe başlaması  gerekir. "Başka yerde oldu, burada neden olmasın " gibi bir kolaycılıkla yola çıkıldığında risklerin büyük olacağı görülüyor.   Tevfik Güngör / DÜNYA