25 / 11 / 2024

Tayyip Erdoğan: Türkiye geleceğini inşa ediyor!

Tayyip Erdoğan: Türkiye geleceğini inşa ediyor!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan: Birçok ilimizde açılışlara katıldık, bölge insanına hizmet getirecek, rahatlık getirecek, şehirlerimizin imarına katkı sağlayacak birçok yatırımı, birçok tesisi hizmete açtık




 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ulusa seslenerek, "Lütfen şunu hiç unutmayalım; popülizme prim verirsek, geçmişte olduğu gibi olmayanı harcamaya kalkarsak, ülkemizi yine karanlıklara sürükleriz" dedi.

Erdoğan, televizyonlarda yayınlanan 2010 yılının son Ulusa Sesleniş konuşmasında,ülkeye çeşitli alanlarda hizmet eden geniş çalışan kesimler  rahatlatmak adına yapılabileceğin azamisini gerçekleştirmek için gayret ettiklerini bildirdi.

Bu çerçevede 2011 yılında kamu görevlilerinin maaşlarında Ocak ayında yüzde 4 ve Temmuz ayında yüzde 4 oranında artış sağlanacağını bildiren Başbakan
Erdoğan, ayrıca kamu personelinden ek ödemesi olmayanların aylıklarının iyileştirilmesi ve ücret adaletinin sağlanması amacıyla ilave 80 lira artış sağlanacağını söyledi. Çalışmayan eş için ödenmekte olan aile yardımı ödeneğine de Ocak ve Temmuz aylarında ilave 20’şer TL’lik bir artış yapılacağını anlatan Erdoğan, "Devlet memurlarına ödenmekte olan aile yardımı ödeneğinden sözleşmeli personelimiz de yararlandırılmaya başlanacak" dedi.

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Yapılacak artışlar sonucunda; 2010 yılı Aralık ayında aile yardımı ödeneği dahil en düşük devlet memurunun bin 300 TL olan net maaşı, 2011 yılı Ocak ayında bin 454 TL’ye, Temmuz ayında ise bin 532 TL’ye yükselecek. Böylece 2011 yılında en düşük devlet memuru aylığında yüzde 17,9 oranında artış yapmış olacağız.

2010 yılı Aralık ayında bin 577 TL olan aile yardımı dahil ortalama memur maaşı 2011 yılı Ocak ayında bin 717 TL’ye, Temmuz ayında ise bin 793 TL’ye yükselmiş olacak.

Böylece 2011 yılında ortalama devlet memuru aylığında yüzde 13,7 oranında artış yapmış olacağız. İşçi, esnaf ve tarım sigortalısı emeklilerine ödenen aylık ve gelirler de 2011 yılı Ocak ayında 60 TL’den az olmamak üzere yüzde 4 ve Temmuz ayında yine yüzde 4 oranında artırılacak. Yapacağımız artışlarla en düşük emekli maaşını yıllık bazda yüzde 21,7 oranında artırmış olacağız. Her zaman olduğu gibi bu dönemde de çalışanlarımızı ve emeklilerimizi enflasyona ezdirmemek noktasında hassasiyet gösteriyoruz."

-"ZAMLAR ENFLASYONUN ÜSTÜNDE"-
Yapılan zamların, kesinlikle enflasyonun üstünde olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, "Dünyada, özellikle Avrupa’da şu anda memurun, işçinin, aklınıza ne gelirse emeklinin hepsinin ücretleri düşürülürken biz bunu artırmanın gayretiyle yolumuza devam ediyoruz. 2003 Ocak- 2010 Kasım dönemleri arasında TÜFE’deki artış yüzde 107,3 seviyesinde gerçekleşmiştir" diye konuştu. Aile yardımı ödeneği dahil en düşük memur maaşının, 2002 Aralık ayında 392 TL iken, 2010 Aralık ayında bin 300 TL’ye çıktığını, artış oranının yüzde 207 olduğunu bildiren Erdoğan, 2002 Aralık ayında net 184 TL olan asgari ücretin, bu ay itibarıyla 599 TL’ye yükseltildiğini, artış oranının yüzde 194,3 olduğunu söyledi.

En düşük SSK emekli aylığının 2002 Aralık ayında 257 TL iken, 2010 Aralık ayında 720 TL’ye çıktığını, artış oranının yüzde 180 olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"En düşük BAĞ-KUR esnaf emekli aylığı 2002 Aralık ayında 149 TL iken, 2010 Aralık ayında 578 TL’ye çıktı, artış yüzde 288,7 oldu. En düşük BAĞ-KUR çiftçi emekli aylığı 2002 Aralık ayında 66 TL iken, 2010 Aralık ayında 410 TL’ye çıktı, artış yüzde 523 oldu. En düşük memur emekli aylığı 2002 Aralık ayında 377 TL iken, 2010 Aralık ayında 898 TL’ye çıktı, artış yüzde 138,6  65 yaş aylığı 2002 Aralık ayında 24 TL iken, 2010 Aralık ayında 101 TL’ye  çıktı, artış yüzde 311,7 oldu. Muhtar aylığı biz geldik, 2002 Aralık ayında 97 TLidi, 2010 Aralık ayında 354 TL’ye çıktı, artış yüzde 263,9 oldu. Bu tablo gerek çalışanlarımızın, gerek emekli ve dar gelirli vatandaşlarımızın gelirlerinde 2002 yılından bu yana azımsanmaması gereken artışlar olduğunu ortaya koyuyor. Peki, biz bunları yeterli buluyor muyuz Asla. Gönül istiyor ki bundan çok çok daha fazlasını insanlarımıza verebilelim. Ancak, sevgili kardeşlerim, Türkiye’nin imkanları şimdilik bu kadarına elveriyor. Lütfen şunu hiç unutmayalım; popülizme prim verirsek, geçmişte olduğu gibi olmayanı harcamaya
kalkarsak, ülkemizi yine karanlıklara sürükleriz. Olan yine dar gelirli vatandaşlarımıza olur; öyle hesapsız kitapsız, popülist maceralar peşinde en fazla garip gurebayı ezersiniz, işçiyi, memuru, çiftçiyi, küçük esnafı, emekliyi enflasyon canavarına yem edersiniz.

Aziz milletimiz, geçmişte yaşadığı acı tecrübeleri unutmadığı için, bu mukayeseleri en iyi şekilde yapmaktadır. Milletimiz şunu çok iyi bilmektedir; bu değirmenin suyu nereden geliyor sorusunu sorar."

"Yolumuz kısalmıştır, önümüz aydınlıktır, nimeti de külfeti de hakça paylaşarak hedeflerimize doğru yürüyeceğiz" diyen Erdoğan, "Bu milli dirayetimiz sayesinde, hiç de uzak olmayan bir gelecekte, milletçe çok daha güçlü, aydınlık ve müreffeh bir ülkede yaşıyor olmanın gurur ve mutluluğunu da yine birlikte yaşayacağız" şeklinde konuştu.

-YURT GEZİLERİ-
Türkiye’nin, bütün dünyanın dikkatle ve takdirle izlediği bir atılımı gerçekleştirdiğini anlatan Başbakan Erdoğan, "Ancak sadece rakamlara bakmadıklarını, bu ülkenin batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine şehirlerinde, ilçelerinde, köylerinde neler oluyor asıl ona bakıyoruz" dedi. Bu bakımdan, Aralık ayının kendilerini ziyadesiyle mutlu eden güzel gelişmelere sahne olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu: "Birçok ilimizde açılışlara katıldık, bölge insanına hizmet getirecek, rahatlık getirecek, şehirlerimizin imarına katkı sağlayacak birçok yatırımı, birçok tesisi hizmete açtık. 4 Aralıkta Sivas’ta havaalanı yeni terminal binası ile birlikte Cumhuriyet Üniversitesi Nanoteknoloji Merkezinin, Kredi Yurtlar Kurumuna ait bin kişilik kız öğrenci yurdunun ve çeşitli okul, pansiyon ve spor salonunun açılışını gerçekleştirdik. 11 Aralıkta Mardin’de, eğitimden sağlığa, emniyetten ulaştırmaya, belediye hizmetlerinden KÖYDES projelerine kadar birçok yatırımın yer aldığı 78 ayrı tesisi toplu bir törenle hizmete açtık. Vatandaşım kar boran fırtına demiyor ve bu tür açılışlarda bizimle beraber o havayı ısıtıyor.

Hemen ardından Siirt’te, aralarında özel sektör yatırımlarının da bulunduğu 32 tesisi yine toplu bir törenle hizmete açtık. 17 Aralıkta Konya’daydım, altyapı tesislerinden okullara, hastaneden turistik tesislere kadar birçok yatırımı Konyalı vatandaşlarımıza resmen kazandırdık. Konya’da aynı zamanda Ankara-Konya arasını 10,5 saatten 1 saat 15 dakikaya indirecek olan hızlı tren hattının test sürüşünü de gerçekleştirme bahtiyarlığını yaşadık. Bir gün sonra bu defa Muş’ta bir toplu açılış gerçekleştirdik ve hizmete hazır hale getirilen yeni okulları, derslikleri, sağlık ocaklarını, yolları, sulama tesislerini hizmete açtık.

Bizi asıl sevindiren açılışını yaptığımız bu tesislerin arasında özel sektöre ait 35 farklı yatırımın da bulunması oldu. 19 Aralıkta bu defa Bitlis’teydik ve orada da Adilcevaz’da  TOKİ  tarafından yaptırılan 400 konutu törenle sahiplerine teslim ettik. Muş ve Bitlis7e geçerken tabii bu arada 1900 metre uzunluğundaki o dağları delerek yapılmış olan tünelden geçmek bize ayrı bir mutluluk, ayrı bir gurur verdi ve bütün bunların ülkemize kazandırılması bizleri farklı bir şekilde sevindirdi.

Bunların arasında da özellikle çok önemli eğitim ve sağlık tesisleri, toplum ve kültür merkezleri, çevre ve tarım yatırımları ki Ahlat’ta kültür merkezinin de açılışını yaptık. Tüm bunların yanında restorasyon çalışmaları var.

İşte Türkiye’nin nasıl bir değişim geçirmekte olduğunu, nasıl bir atılım gerçekleştirdiğini gösteren asıl fotoğraf budur. Burada da yine, özel sektörün hayırseverlerinin de özellikle üniversitelerimize yapmış olduğu katkılardan dolayı kendilerini de gerçekten gururla anıyorum. Kendilerine yine bol bereketli kazançlar diliyorum.

Türkiye bölge bölge, şehir şehir ilerliyor, belde belde, köy köy geleceğini inşa ediyor."

-DIŞ İLİŞKİLER-
Her ay olduğu gibi bu ayın da yine dış ilişkiler bakımından oldukça hareketli geçtiğini bildiren Başbakan Erdoğan, özellikle 23 Aralıkta gerçekleştirilen 11. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Zirvesi nedeniyle bir çok lider ve devlet adamını Türkiye’de misafir ettiklerini anımsattı.

Bu zirveye, dönem başkanlığını üstlenen Türkiye ile birlikte, üye ülkeler Pakistan, İran, Azerbaycan, Afganistan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Tacikistan ve Özbekistan’ın temsilcilerinin katıldığına işaret eden Erdoğan, üye ülkelerin yanı sıra KKTC, Irak, Katar, Ürdün, Lübnan ve Suriye de misafir ülkeler sıfatıyla zirveye iştirak ettiklerini hatırlattı.

Zirve sonunda, teşkilatın geleceğe dönük vizyonuna zengin katkılar sağlayacak, işbirliği temelinde yürütülecek ortak çalışmalara istikamet kazandıracak bir de bildiri yayımlandığını ifade eden Erdoğan, bu zirve sırasında ayrıca Türkiye’de bulunan İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, Irak Cumhurbaşkanı Talabani ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ve Afganistan Cumhurbaşkanı Karzai ile de bir araya gelerek çeşitli meseleler hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.

Bu görüşmeler sırasında, ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi başta olmak üzere çeşitli bölge ve dünya meselelerini detaylarıyla ele aldıklarını belirten Erdoğan, yine Kazakistan Başbakanı Kerim Massimov ile de görüştüğünü bildirdi. Uzunca bir görüşme gerçekleştirdiğini belirten Erdoğan, "Kazakistan-Türkiye arasındaki ikili ilişkiler açısından çok önemsiyorum" dedi.

Yine bu ay içinde, Türkiye ile Suriye ve Pakistan arasındaki ilişkileri azami seviyede geliştirmek amacıyla oluşturulan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi çalışmalarına da yine ev sahipliği yaptıklarını anımsatan Erdoğan, bu çalışmalar vesilesiyle Suriye Başbakanı Otri ve Pakistan Başbakanı Gilani ile de bir araya geldiklerini ve ortak hedeflerin bir kere daha değerlendirme imkanı bulduklarını kaydetti.

Başbakan Erdoğan, yine Aralık ayı içinde Türkiye’yi ziyaret eden Filistin Devlet Başkanı Abbas, Kuveyt Ulusal Meclis Başkanı Horafi ve Polonya Başbakanı Tusk ile önemli görüşmeler gerçekleştirdiğini söyledi. Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı:

"2010 yılının bu son programında Türkiye’nin gidişatına ilişkin çeşitli bilgileri sizlerle paylaştım. Samimiyetle inanıyorum ki her yeni yıl Türkiye;ye daha aydınlık, daha mutlu, daha müreffeh günler getirecektir. Bu vesileyle yeni yılınızı kutluyor, 2011 yılının ülkemize, milletimize ve bütün insanlığa hayırlar, bereketler ve barış getirmesini temenni ediyorum."
A.A


Geri Dön