TBMM İçişleri Komisyonu 2-B arazilerinin satışını benimsedi!
TBMM İçişleri Komisyonu, orman özelliğini yitirmiş ve 2-B arazisi olarak bilinen Hazine arazilerinin satışını öngören kanun tasarısını benimsedi
TBMM İçişleri Komisyonu, tali komisyon olarak görüştüğü, orman özelliğini yitirmiş ve 2-B arazisi olarak bilinen Hazine arazilerinin satışını öngören kanun tasarısını benimsedi. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mahir Küçük, yabancılara satışın bu düzenlemede yer almadığını söyledi. Küçük, yapılan ağaçlandırmalarla orman alanlarının 3 kat artırıldığını belirterek, Türkiye’nin daha önce en çok ağaçlandırma yapan 10 ülke arasındayken, şimdi Çin ve Hindistan’dan sonra 3. ülke konumuna yükseldiğini bildirdi. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) temsilcisi Ahmet Demirtaş, tasarıya ilişkin eleştirilerini dile getirdi. Tasarıda, "Bir daha ormana dönüştürülmesi mümkün olmayan yer" denildiğini belirten Demirtaş, "Böyle bir hüküm olamaz. Bir yer ormana dönüştürülemeyecek bir yer olmamalı. Bu gerekçe 2-B ve 2-A’yı haklı göstermek için özellikle konulmuş bir cümle" dedi. Demirtaş, 2-B olan yerlerin, devletin yasadışı yerleşmeye imkan sağladığı ve buna göz yumduğu yerler olduğunu iddia ederek, şöyle konuştu: "Hukuka aykırı olan yerleri, hukuka uydurmaya kalkışmak yanlıştır. Tasarıda ’orman olarak muhafazasına gerek olmayan yerler’ deniliyor. Türkiye’de 21 milyon hektar orman arazisi var. Ormanların tümü, siyasi iradenin baskısıyla orman olarak muhafazasına gerek görülmeyebilir. Doğaya ormanlara zarar vermek istiyorsanız işte size 2-A. Bu maddeyi bugüne kadar kimse çalıştırmadı. Bu doğruydu ancak şimdi bu yasa ile çalıştırılır hale getiriliyor. Bu araziler, yerleşmeye ve her türlü yapılaşmaya açılacak" dedi. 10 milyon olan orman köylüsünün 7 milyona düşürüldüğünü iddia eden Demirtaş, "2-B arazileri tartışılıyor ama asıl amaç 2-A arazilerini ileride yerleşime açmak için talan etme anlayışıdır. Buraları köylü alamayacak, parası olan sermaye alacak" dedi. Demirtaş, bu kapsamda olduğu söylenen 410 bin hektarın, sadece 22 bin hektarında yapılaşma olduğunu belirterek, "22 bin hektar alan üzerindeki yapılaşma sorununu gidereceğiz" denilerek 410 bin hektarın tamamının bu kapsama dahil edildiğini savundu. "Orman kaynak değil, doğal varlıktır" TEMA Vakfı Genel Müdürü Serdar Sarıgül ise "Orman bir kaynak değil, doğal bir varlıktır" dedi. Tasarının sorunu çözmediğini, işgalciyi ödüllendirdiğini ve yeni işgallere neden olduğunu iddia eden Sarıgül, "Biz buna karşıyız. Sonraki nesillere bir şeyler bırakmak istiyorsak ormanlarımızı korumalıyız" dedi. Sarıgül, "Ormanı biz kendimiz yok ediyoruz. Oralara sanayi tesisleri kuruyoruz, ondan sonra ’orman yok oldu’ deyip oraları satıyoruz. Hepimiz bir gün öleceğiz, bunun vebalı var, gelin yapmayın, satmayın buraları. Bugün buraları satacağız, yarın neyimizi satacağız peki Sata sata nereye gideceğiz Ormanı satarak kaynak yaratmayın. Yapmayın bunu, bütün partilere söylüyoruz bunu. 1 milyon 200 bin imza var arkamızda, gerekirse 2 milyon imza da toplarız. Gerekirse gece gündüz burada yatarız. Ormanlarımızı satmayın" diye konuştu. "Tencerenin dibi delik, akıyor" TEMA Vakfı Hukuk Danışmanı Ömer Aykul da "2-A diye bir sorunumuz yoktu, ama şimdi var. Uyuyan dev bir uyandırıldı" dedi. 2-B arazilerinin bir sorun olduğunu kabul ettiğini, ancak buralar satılarak sorunun çözümlenemeyeceğini ifade eden Aykul, "Birileri şu anda bile bir yerleri işgal ediyor. Tencerenin dibi delik, akıyor; ormanlar işgal ediliyor. Önce hukuki sorunu çözelim" diye konuştu. Komisyon, müzakerelerin ardından, hak sahiplerine satılacak Hazineye ait tarım arazilerinin satış bedelindeki yüzde 70 rayiç bedelinin yüzde 50 olmasını; arazinin, belediye sınırları içinde kalması halinde arazi bedelinin 4 yıl ve 8 eşit taksitte, dışında kalması halinde ise 5 yıl ve 10 eşit taksitte ödenmesine ilişkin görüşün esas komisyona bildirilmesine karar verdi. A.A