24 / 05 / 2024

Tiran'da bir cami dinler arası uyum merkezi olacak!

Tiran'da bir cami dinler arası uyum merkezi olacak!

Arnavutluk'un başkenti Tiran yoğun bir dönüşüm yaşıyor. Bu dönüşüm, var olan yapıların onarımını ve restorasyonunu, bir dizi özel ve kamusal yapının inşasını ve Scanderberg Meydanı'nın yeniden kavramsallaştırılmasını içeriyor



Bu önemli meydan, bir Cami, İslam Merkezi ve Dinler Arası Uyum Müzesi'ni içerecek yeni kültürel komplekse evsahipliği yapacak.

Arnavutluk, Ortodoks ve Katolik Hıristiyanlık mezhepleri ile İslam olmak üzere temelde iki dinin kesiştiği bir ülke. Yapımı yeni tamamlanan Hıristiyan mezheplerine ait iki yeni kilise ile birlikte her iki din de başkent Tiran'da yeni ibadethanelere sahip olacak. Kompleks, yalnızca kent ve çevresindeki Müslüman topluluğa ibadethane hizmeti vermekle kalmayacak, aynı zamanda bütün halkı İslami değerler konusunda eğiterek dini hoşgörü konusunda da yol gösterici olacak.

BIG'in projesi, aralarında, İspanyol mimar Andreas Perea Ortega, Fransa'dan Architecture Studio, Hollanda'dan SeARCH ve Londra'dan Zaha Hadid'in bulunduğu altı finalistin arasından seçilmiş. Tiran Belediye Başkanı Edi Rama projeyle ilgili: 'Kazanan proje, büyük ölçekli dini etkinliklere olanak vermenin yanısıra çekici bir kamusal alan yaratması; aynı' zamanda da Scanderberg Meydanı, farklı dinlerin kesişim noktası olan Tiran kenti ve onun sakinleri ile sağladığı uyumlu ilişki nedeniyle seçildi. Buna ek olarak proje, cami ve İslam Kültür Merkezi'ni çevreleyen ve İslam literatüründeki zengin bitki çeşitliliğini sunan bahçesiyle de dikkat çekiyor. Son olarak da tasarımcıların, ekonomik boyutta sergiledikleri duyarlılık da projeyi uygulanabilir hale getiriyor' diyor.

Tiran'ın kentsel biçiminde ve dolayısıyla meydanda belirleyici olan, aynı zamanda bütüncül bir kentsel kimlik taşıyan ızgara yol dokusu ve caminin Mekke'ye yönelik olması gerekliliği olmak üzere yapının biçimi, kesişen iki aks ve yapıya özgü gereklilikler tarafından belirlenmiş. BIG'in önerisi, bir taraftan sokak duvarı ve saçaklarda genel yol dokusunu izlerken, zemin katının yönelimini değiştirerek hem caminin hem de proje içindeki meydanın Mekke'ye yönelmesini sağlıyor. Bu dönüşüm, proje içerisinde ikisi caminin yan taraflarında, biri de içerisinde bir minare ile birlikte ön tarafta olmak üzere bir seri meydancığın ortaya çıkmasını sağlıyor. Bu yarı kapalı mekanlar, ibadethanenin kent ile ilişkisini kuruyor.

Cami mekanının dışa dönük olması, projenin programını ve bütün niteliklerini kamusal alana taşırken, dinin kapsayıcı ve davetkar özelliğini öne çıkarıyor, serin, gölgelik kentsel mekan herkes tarafından kullanılabiliyor.

BIG'in kurucu ortağı Bjarke Ingels projeyi şu sözlerle anlatıyor:

'Bu proje bizim için iki açıdan çok önemli: Birincisi, Tiran kentinin tekil projelerin bir araya gelmesi ile değil bütüncül bir nazım plan doğrulusunda gerçekleştirilen yenilemesine katkı sağlamak; ikincisi ve daha önemlisi ise bugün politik, kültürel ve kentsel alanda en çok öne çıkan mücadelelerimizden biri olan dinler arası hoşgörüyü geliştirmeye sağladığımız katkı. Yeni yapılacak cami, İslam Merkezi, Dinler Arası Uyum Müzesi ve yeni tamamlanan Ortodoks ve Katolik Kiliseleri ile birlikte Tiran'da, dinler arası dengeyi yeniden kurmuş olacak. Böylece kent bütün dünyaya örnek olacak bir dinler arası uyum başkenti haline gelecek.'

Camide 1.000 kişi ibadetini gerçekleştirebiliyor. Kamusal alan ve avlunun özgün düzenlemesi sayesinde de camiyi cumaları 5.000 kişi ve özel kutsal günlerde 10.000 kişi kullanabiliyor. Cephede yer alan üçgen pencerelerde, İslam mimarisindeki 'müşrefiye'den esinlenilmiş. Bu pencereler gölge ve mahremiyet sağlarken, dışarının görülmesine de olanak tanıyor. Kıvrımlı cepheden süzülen ışık günün her saatinde farklılaşıyor.
BIG'in sorumlu ortağı Thomas Christoffersen'in projeye ilişkin sözleri ise şöyle: 'Yapının Mekke'ye yönlendirilmesi nazım planın özünde yatan ikileme de çözüm getirmiş oldu. Üçgen biçimi nedeniyle cami bir biçimde köşeye asılacaktı; projede ise meydancığın sonuna yerleşen cami iki komşusu tarafından çevreleniyor. Hem caminin kendisinde hem de çevresindeki yan kubbeli mekanlarda ortaya çıkan mimari biçim, İslam mimarisindeki kavisli kubbeleri ve kemerleri anımsatıyor.'

Bunlara ek olarak projede, Kuran'da yer alan bütün bitkilerin metnin içinde yer aldıkları oranda bulunduğu 'Kuran bahçeleri' de yer alıyor.
Feel Good


Geri Dön