03 / 05 / 2024

Türk hamamı 50 yılda Alman SPA'sı olmuş!

Türk hamamı 50 yılda Alman SPA'sı olmuş!

Ertuğrul Özkök, Türklerin Almanyaya göçünün 50nci yılında derin Almanyanın kalbine seyahate çıktı. Yanında Almanyanın en ünlü fotoğrafçılarından Daniel Biscup vardı. Beş günlük seyahatin ilk durağı, Almanyanın ilk Türk hamamı oldu



Ertuğrul Özkök, Türklerin Almanyaya göçünün 50nci yılında derin Almanyanın kalbine seyahate çıktı. Yanında Almanyanın en ünlü fotoğrafçılarından Daniel Biscup vardı. Beş günlük seyahatin ilk durağı, Almanyanın ilk Türk hamamı oldu. İşte size, göçün 50nci yılında peştamallı bir entegrasyon hikâyesi. Bayram sefası ile karışık bir hamam sefası.AVRUPAnın en büyük gazetesi Bildin genel yayın yönetmeni Kai Diekmann aynen şunu söyledi:

50 yıl önce Türklerin geldiği Almanyayı dolaş ve bize yaz...
Ben de ona şunu söyledim:
Türklerin yaşadığı derin Almanyaya seyahatimi, bir Türk hamamından başlatacağım.
Harika dedi ve böylece onun deyişiyle, Türkiyenin en meşhur gazetecisinin Almanya seyahati başladı.
Yanımda Almanyanın en ünlü fotoğrafçılarından biri olan Daniel Biscup ve Bildin genç ve parlak editörlerinden Matthias Kluckert ile birlikte Türklerin yaşadığı Almanyanın kalbine seyahatimizi başlattık.

DERİN  ALMANYA SEYAHATİMİZNEDEN  HAMAMDA BAŞLADI

Neden Türk hamamından start aldık
Türkiye dışında hiçbir kelime, hamam kadar Türk değildir. Das hamam in Hamburg derseniz, o kelime Almanlaşır mı Hamburgdaki binanın kapısından girerken kafamda işte bu soru vardı.
Türk tarihinin yüzlerce yılına fazla değişmeden direnen Türk hamamı, acaba Almanyada yarım yüzyılda aynı güçle direnebilmiş midir
Türk hamamı deyince, kubbeli, kubbesinin üzerinde küçük lombozvari delikleri olan bir mimari akla gelir.
İlk şaşkınlığımı Seevartenstrasse 10 numarada tipik Hamburg binasına girerken yaşıyorum. Burası eskiden bir hastaneymiş. Eee nerede o bildiğimiz Türk hamamı
Onun sadece kapısı var. Yan tarafa tipik bir Türk hamamı kapısı konmuş.

HAMAMIN DUVARLARINDAKİ ATATÜRK RESİMLERİNİN  SIRRI

Kapıdan girerken ilk dikkatimi çeken şey, duvarlardaki Atatürk resimleri oluyor. Bunun nedenini biraz sonra hamamın sahibi gelince anlıyorum.
Kapıdan giren kişinin kafamdaki hamamcı tipiyle yakından uzaktan ilgisi yok.
Hamamın sahibi Coşkun Coştur adlı bir Türk. Üzerinde blazer bir ceket var. Gömleğinin içine fular takmış. Elinde piposu ile hamamcıdan çok, 1960lı yıllardan kalma Batılı bir Türk entelektüelini andırıyor.
1980 yılında 16 yaşındayken Karadeniz Bölgesinden gelmiş. Gençliğinde sol örgütlerde faaliyette bulunmuş. Almancayı çok hızlı öğrenmiş. Sınıfta Almancayı en iyi konuşan öğrenci seçilmiş.
Ama onun çok önem verdiği bir başka şapkası daha var. Hamburg Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı.
Sıkı bir Cumhuriyet gazetesi okuru.
Çalıştığı yerde sendikacı olmuş. İşte o sırada Focus dergisinde bir araştırma okumuş. Araştırmaya göre Almanyada wellness, sağlıklı yaşam imkânları hemen hiç yokmuş. İşte o sırada aklına hamam açma fikri gelmiş.

BİR  TÜRK HAMAMININ GERÇEK  MÜDAVİMİ KİMLERDİR

Türk hamamına sadece Türkler gider diye düşünürseniz çok yanılırsınız. Hamburgdaki Türk hamamının müşterilerinin yüzde 90ı Alman. Yüzde 70i kadın.
Peştamal denilen örtüleri alıp içeri giriyoruz. O anki hislerimiz şöyle. Ben, içeride göreceğimiz manzaradan emin olmadığım için tedirginim. Daniel ve Matthias ise merakla bakıyorlar.
İlk şoku, soyunma odasına giderken yaşıyorum. Çünkü bir önceki soyunma odasında, peştamalları üzerine geçiren kadınları görüyorum. İşte orada, yüzyıllardır değişmeyen Türk hamamının ne kadar Almanlaştığını görüyoruz. Burası kadın ve erkeklerin birlikte girdikleri bir hamam.
Gördüğüm ilk manzara şu. Tipik bir Türk hamamı, ama biraz buharı eksik. Ayrıca yerler kuru.
Hamamın ortasındaki göbek taşında 5 kadın uzanmış yatıyor. Bizimle birlikte 3 Alman kadını daha giriyor. Mesleklerini soruyorum. Biri bir kuruluşta asistanmış. Öteki bir medya kuruluşunda çalışıyormuş. Üçüncüsü ise bir benzin istasyonunun sahibiymiş.

AMAN  ALLAHIM! GÖBEK  TAŞINDA KADINLARLA BİRLİKTE  YATIYORUM

Biz Türk erkekleri utangaçızdır. Kadınlarla aynı hamama girmek, göbek taşını paylaşmak bizim için çok zor bir şeydir. Etrafıma bakınca görüyorum ki, benim için çok zor olan bu cohabitation, Alman kadınları için o kadar zor bir şey değil.
Elinde fotoğraf makinesi ile içeri dalan Daniel Hadi birlikte fotoğrafınızı çekelim deyince ben iyice panikliyorum.
Kadınlar rahatsız olmasın, izin vereceklerini sanmıyorum diyorum. Daniel hiç oralı değil, Aman Allahım, bir kadınla hamamda yarı çıplak fotoğraf çektirmek. Entegrasyona evet ama bu kadarı çok fazla değil mi...
Kesinlikle kabul etmezler diyorum.
Daniel çok normal bir şey yapıyormuş gibi gidip kadınlarla konuşuyor. Hayret hemen kabul ediyorlar. Fotoğraflara dikkatle bakarsanız benim embedded halimi çok iyi görürsünüz. Utancımdan yüzüm kıpkırmızı oluyor ama herkes hamamın sıcaklığından zannediyor.
ÜÇ  KADINLA GÖBEK  TAŞINDA İYİ Kİ  DOĞDUN SÖYLÜYORUZ

İnsanoğlu rahata çabuk alışır. Nitekim, içimdeki maymun duruma hâkim oluyor ve 3 dakika içinde sanki hayatım hep böyle karma hamamlarda geçmiş gibi rahat davranmaya başlıyorum. Göbek taşının üzerinde 40 yıllık arkadaşmışız gibi bir sohbet başlıyor. Üçü de çok sempatik insanlar. İçlerinden birinin yaş günüymüş. Birlikte Happy birthday şarkısını söylüyoruz.
Yan tarafa bakıyorum, 2 Türk tellak, masanın üzerinde yatan 2 kadına kese çekiyor.
Türk hamamında masaj bir sado-mazo ilişkisi gibidir. Masajı yapan sadist, yaptıran ise mazoşisttir. Masajı yapan ve tellak denen kişi, aslında derinizi yüzmeye azmetmiş bir adamdır. Sizi resmen döver. Ama burada o sadist Türk tellağı gitmiş, yerine sanki zarif bir Tai masajcısı gelmiş.
Oradan, terapik Sufi müziğinin çaldığı dinlenme odasına geçiyoruz. Osmanlı dönemi evlerinden esinlenmiş dekorda alaturka bir meditasyon başlıyor.

50  YILIN  DAMGASI:  TÜRK   HAMAMI ALMAN  SPASI  OLMUŞ
Türkiyede yüzyıllardır değişmeyen hamam, Almanyaya, bazı Türklerden çok daha fazla entegrasyon sağlamış. O anki duygularımı, Bild gazetesinde şöyle yazıyorum:
Sevgili Alman okurlarım, göçün 50nci yılında hepinize şu müjdeyi veriyorum. Finlilerin buhar banyosu, İsveçlilerin saunası varsa, sizin de artık Almanlaşmış bir Türk hamamınız var.
Göçün 50nci yılında Alman SPAsı doğmuştur...
Üç sempatik göbektaşı arkadaşımıza veda edip çıkıyoruz.
Derin Almanya seyahatimiz, hiç unutamayacağımız ıslak gözlemlerle başlıyor.
Merakla Daniele Kadınları fotoğraf çektirmeye nasıl ikna ettin diye soruyorum.
Şaşırarak, Niye çektirmesinler ki diye cevap veriyor.
Hay Allah diyorum. Ben hâlâ Türküm, o hâlâ Alman...
Şu dünyanın haline bak... İzmirde sapına kadar erkek bir liseden, Almanyada kadın erkek karışık bir hamam sefasına..
Demek ki biraz entegrasyon kürüne ihtiyacım var...

Ertuğrul Özkök/Hürriyet


Geri Dön