Türkiye güneş enerjisinde önemsiz hale gelebilir!
Sharp Solar Europe'un Başkan Yardımcısı: "Eğer daha iyi tarife garantisi almazsak, Türkiye güneş enerjisi pazarı önemsiz hale gelecektir"
Türkiye gibi muazzam ölçülerde güneş enerjisi potansiyeli olan başka bir Avrupa ülkesi yok gibi. Bu potansiyelden yararlanmak ve gelişen bir güneş enerjisi pazarı yaratmak için, Türkiye hükümeti yenilenebilir enerjilerden üretilen elektrik için tarife garantilerini güçlendirme konusunu görüşüyor. Bu yazın başlarında, Türkiye hükümeti fotovoltaikler için daha güçlü bir destek sunacağını açıklamasına rağmen henüz bu konu hakkında herhangi bir karara varılamadı.
Türkiye hükümeti, bu yılın Haziran ayında, güneş enerjisi için daha güçlü bir destek sağlayacağını açıklayınca, dünyadaki en güneşli ülkelerinden biride güneş enerjisinin uzun dönemli bir plan dâhilinde güçlendirilmesi konusunda gerçek beklentiler oluştu. Boğaziçi bölgesinde ortalama olarak günde sekiz saatten fazla güneş ışığı alınmakta, bu şekilde de, 800 bin metrekareden fazla bir alan içerisinde metrekare başına 1.300 kilovatlık bir güneş ışığı yoğunluğu sağlanmaktadır. Bugüne kadar, yenilenebilir enerjilerden üretilen elektrik için tarife garantileri, kilovat saat başına 5,5 Euro seviyesinde bir tavan oranına sahipti.
Sharp Energy Solution Europe Başkan Yardımcısı Peter Thiele, şu şekilde konuştu; "Güçlü ve güvenilir bir destek sistemi yeni ve büyüyen bir pazar için esastır. Türkiye hükümetine, Türkiye güneş enerjisi pazarını, yatırımcılar, ev sahipleri ve güneş enerjisi endüstrisi için çekici kılmak için tek yol olduğundan, kısa dönemde etkin ve çekici bir tarife garantisi için çağrıda bulunuyoruz. Bu şekilde, hükümet, güneş enerjisi pazarı geliştirme ve yenilenebilir enerjilerden enerji elde etmeye yönelik adımlar atma konusunda gerçekten ciddi olup olmadığını gösterecektir. Eğer daha iyi tarife garantileri almazsak, Türkiye büyük bir fırsat kaçıracak ve güneş enerjisi pazarı uzun dönemde önemsiz hale gelecektir"
Bütün yenilenebilir enerjiler için tarife garantisi hakkındaki tartışmalar, yaz tatili için verdiği aradan sonra en geç Ekim ayında, Türkiye meclisi tarafından yeniden açılacak. Peter Thiele "Sharp, uzun bir süreden beri, Türkiye pazarının gelişmesini izliyor. Bu pazarda, uzun yıllardır varız şimdi ise ortağımız FORM ile faaliyetteyiz,. Bu yıl, Sharp, güneş enerjisi endüstrisindeki 50. yılını kutluyor ve geçen bu yarım yüzyıllık süre içerisinde birçok piyasanın kurulmasını sağladı. Bu yüzden, tecrübelerimize istinaden, eğer güçlü bir Pazar istiyorsanız, sağlıklı bir pazar gelişimi için mutlaka, avantajlı koşullar ve iyi düzeyde tarife garantileri sağlamak zorundasınız. Amaç mutlaka, yatırımcılar için teşvikler ortaya koymak, yerel güneş enerjisinin sürdürülebilir gelişimini sağlamak ve böylece uzun dönemde güçlü bir güneş enerjisi pazarı kurmak olmalıdır" şeklinde görüşlerini belirtiyor.
Mevcut durumda, Türkiye, enerji ihtiyaçlarının yaklaşık yüzde 70'ini dışarıdan sağlıyor. Güneş enerjisi potansiyelinin kullanılması ve yenilenebilir enerjilerin genişletilmesi, Türkiye'nin yabancı enerji kaynaklarına olan bağlılığını azaltacak ve CO2 emisyonunu düşürecektir. Hane halkı başına elektrik tüketimi şu anda 2.500 kilovat saattir ve bu da Avrupa'daki ortalama tüketimin yaklaşık yüzde 60'ına karşılık gelmektedir. Danışma şirketi Focusconsult tarafından yapılan tahminlerde artan refah ve nüfus büyümesiyle birlikte, Türkiye'deki yıllık elektrik gereksiniminin her beş yılda yüzde 50'ye kadar artış göstereceği öngörülmektedir. Bu itibarla, Türkiye, elektrik tüketimindeki büyümede, Çin, Hindistan ve Brezilya'nın ardından dördüncü sırada yer almaktadır.
FORM Temiz Enerji Sistemleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Tunç Korun ise şunları söyledi "Türkiye'de elektriğe duyulan ihtiyaç yüksek seviyede ve artmaya devam ediyor. Uzmanlar tarafından öngörülen ve mevcut elektrik santralleri tarafından doldurulamayacak olan enerji teminindeki boşluklar, bizi, yenilenebilir enerjilerin gelişimini daha hızlandırmak konusunda yeniden düşünmeye zorlamalıdır. Bu yıl itibariyle yapılacak çekici tarife garantileri, güvenli ve çevre dostu enerjiye dönüş konusunda açık sinyaller içerirdi. Güneş enerjisi santralleri, gün ortalarındaki yükleme zamanlarında yani en çok ihtiyaç durulan zamanda en üst seviyede enerji temin etmektedir. Bu itibarla, güneş enerjisi, gelecekteki güvenilebilir enerji temininde temel ayaklardan biridir"
Korun sözlerine şöyle devam etti; "Tarife garantisi tespit edilirken, yüksek seviyede enerji talep eden şirketler dikkate alınmak zorundadır. Bireylerin dışında, büyük güneş enerjisi santrallerindeki yatırımcılar olarak, şirketlerin de ikna edilerek desteklerinin kazanılması gerekmektedir. Bu şirketler, güçlü ve dinamik bir güneş enerjisi piyasası geliştirilmesinde çok önemli bir rol oynayabilirler".
50 yıldır, Sharp, fotovoltaiklerin kullanımının arkasındaki itici bir güç olmuştur ve Avrupa güneş enerjisi pazarının gelişmesine önemli katkılarda bulunmuştur. Getirdiği yenilikler, maliyet verimliliği ve sürdürülebilirlikle, Sharp, gelecekte de küresel güneş enerjisi pazarına liderlik etmeye devam etmek istemektedir. 2010 yılında, şirket, Japonya, Sakai'de dünyanın ilk gigawatt fabrikasını faaliyete geçirecektir. Güneş enerjisine öncülük eden şirket, hâlihazırda, Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya'daki üretim tesislerinde güneş pilleri üretmekte olup bu şekilde dünya pazarlarındaki doğrudan varlığını arttırmaktadır. Bugüne kadar, Sharp, toplamda iki gigawatt'dan fazla toplam kapasite sahip güneş pilleri üretmiştir ve bundan dolayı dünyanın en büyük fotovoltaik üreticisidir.
Sharp, küresel çevre stratejisiyle, şirket kültürüne, çevre koruma bilincini yerleştirmiştir. Super-green diye adlandırılan bu strateji enerji tasarruflu ve enerji üreten ürünlerin ekolojik olarak gelişmiş fabrikalarda üretilmesinin yanı sıra geri dönüşüm konusunda da sorumluluk almayı taahhüt etmektedir. Şirketin, "Çevresel Anlamda Gelişmiş Bir Şirket" olma yolundaki önemli hedeflerinden biri de, çalışma prosedürlerinden ve ürünlerden ortaya çıkan doğrudan ve dolaylı CO2 emisyonlarının önemli ölçüde azaltmaktır. Sharp, dünya genelindeki bütün fabrikalar ve ürünler için çevre standartları tanımlamış olup bu standartları sürekli olarak gözden geçirmekte ve dinamik bir şekilde geliştirmektedir.