Türkiye'de 14 milyon hektar arazi 7 yılda toplulaştırılacak!

                Küsek, yaptığı açıklamada, Türkiye genelinde 14 milyon
 hektar toplulaştırma ihtiyacı olan alanın bulunduğunu ifade ederek, 2012 yılı
 sonu itibariyle kabaca 4 milyon hektar alanda arazi toplulaştırması tamamlanmış
 olacağını söyledi.
                Geriye kalan 10 milyon hektarın 2 milyon hektarının gelecekte sulamaya
 açılacağını, 4 milyon hektarın geçmişte sulamaya açıldığını ve geriye kalan 4
 milyon hektarda da kuru tarım yapıldığını anlatan Küsek, 'Önümüzdeki yıllarda
 5,5 milyon hektar kuru tarım alanlarından, 4 milyon hektar sulamaya açılmış olan
 tarım alanlarından, 2 milyon alan da sulamaya açılacak tarım alanlarında
 toplulaştırmanın tamamlanması gerekiyor' diye konuştu.
                Yılda 1 milyon hektar alanda toplulaştırma yapmanın hedeflendiğini
 belirten Küsek, 10 yılda tamamlanması planlanan Türkiye 'deki arazi toplulaştırma
 çalışmalarını 7 yılda tamamlamaya çalışacaklarını kaydetti.

                '2012 'DE, 7 İLDE 2.1 MİLYON HEKTAR TOPLULAşžTIRILACAK'
                Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından GAP Bölgesinde bulunan Kilis,
 Gaziantep, Adıyaman, şžanlıurfa, Mardin, Diyarbakır ve Bingöl 'de sulama
 projelerinin uygulandığını belirten Küsek, 'Sulama projeleri uygulanan
 alanlarda, arazi toplulaştırma uygulaması yapıyoruz' dedi.

                Yaklaşık 1 milyon hektarlık alanda sulama projesinin uygulandığını, köyün
 sulanan ve sulanmayan kısımlarını tümüyle ele alan Tarım Reformu Genel
 Müdürlüğünce de 2,1 milyon hektarlık alanda arazi toplulaştırması yapıldığını
 anlatan Küsek, 2009 yılında ihale edilen 1 milyon 150 bin hektar alandaki
 çalışmaların bu yıl sonunda bitirilmesinin hedeflendiğini, geçen yıl ihale edilen
 geriye kalan kısmın ise 2012 yılı sonu itibariyle bitirileceğini kaydetti.
                Arazi toplulaştırmasının tamamlanmasının ardından DSİ 'nin sulama
 şebekelerini kurduğunu anlatan Küsek, arazi toplulaştırmasıyla devletin 2,4
 milyar lira tasarruf sağladığını bildirdi.
                Kamu kurumlarının ihtiyaç duydukları arazileri, kamulaştırdığını ifade
 eden Küsek, 'Artık kamu kurumları, yapacakları işlerde tek kişinin arazisinin
 bir bölümünü değil, yapılacak işten yararlanacak herkesin arazisinden yüzde 2
 oranında kamulaştırma yapıyor' diye konuştu.
                'Devletin görevi, vatandaşların elindeki üretim aracını almak yerine
 artırmak olmalı' diyen Küsek, toplulaştırma projesiyle nimet-külfet dengesinin
 sağlandığını söyledi.

                ARAZİNİN VERİMİNİ ARTTIRICI FAALİYETLER ÜCRETSİZ YAPILIYOR'
                Güneydoğu Anadolu Bölgesinde parsellerin şekillerinin düzensiz olduğuna
 dikkati çeken Küsek, şöyle konuştu:
                'Dağınık şekilde bulunan parsellere sulama kanallarını ulaştırmak hem
 maliyeti yükseltiyor hem de kanalların parsellere ulaşımında yok olan arazi
 sayısı artıyor. Toplulaştırma ile küçük ve büyük parselleri mümkün olduğu kadar
 yaklaştırıyoruz. Düzgün ve paralel şekilde parseller çiziyoruz. Yarı yarıya
 uzunlukta kanalla her parsele su ve yol götürülüyor. Tarla içi geliştirme
 hizmetlerinde de arazinin taşlarının toplanması, yüzey tahliye hendeklerinin
 açılması, kapalı drenaj sistemlerinin yapılması ve tuzluluk gibi kimyasal
 problemlerinin yıkanması ve atılması gibi arazinin verimini arttırıcı faaliyetler
 de ücretsiz olarak gerçekleştiriliyor.'

                Toplulaştırma projesinin, sulamayı ucuz yapmak, istimlak parası ödememek,
 her parseli sulama kanalına dayalı yapıp sulama oranını arttırmak, parsellerin
 yollarının yapılması ve tarlalardaki kaya ve taş gibi malzemeleri temizleyerek
 toprağın kapasitesini iyileştirmek gibi amaçlarda yapıldığını belirten Küsek,
 üretime dolaylı etkisi olan proje ile çiftçilerin parsellerinin oranlarını
 eşitleyerek, üretimde her parselin önemli hale getirilmesinin sağlandığını
 kaydetti.

                'TOPRAK, ÜRETİM ARACI OLARAK GÖRÜLMELİ'
                Parçalanmış arazilerin bir araya getirilmesinin Miras Kanunu ile
 engellendiğini ifade eden Küsek, şunları bildirdi:
                '5403 Sayılı Yasa ile hiçbir arazi 20 dönümün altına parçalanamıyor.
 Yani 17 dönüm arazisi olan 5 kardeş, kanunen araziyi 5 'e bölemiyor. Tarım Reformu
 Uygulama alanlarında ise belirlenen normun altındaki araziler bölünemiyor. Yani
 Türkiye 'de, toplulaştırma bittikten sonra iki farklı yasayla bölünme engellenmeye
 çalışılıyor. Ama mesela, 5 kardeş köyde yaşıyor, hiçbiri de iş bulamadı, babadan
 da 17 dönüm arazi var. Yasa bölme diyor, ama fiilen mecburen bölünecek. Yasa ile
 engellenen arazi paylaşımı fiilen yapılıyor.
                Bölünmenin önlenmesi için yasa olmalı fakat gerçek çözüm sosyal ve
 kültüreldir. Tarımdaki fazla nüfusun, sanayi ve hizmet sektöründe iş bulmasıyla
 ülke tarımındaki nüfus, istenilen düzeye düşürülecek. Böylece arazi bölünmesi
 engellenebilir. Kültürel olarak da kardeşler, tarım arazisini bölmek yerine ortak
 işletebilir. Öncelikle toprağın, üretim aracı olduğu herkese anlatılmalı.'
                AA