Türkiye'ye gelen doğrudan yatırımlar yüzde 13,1 arttı!
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ermut, "Geçen yıl dünyada doğrudan yatırımlar yüzde 13 azalışla 1,3 trilyon dolar seviyesine gerilemişken, Türkiye'ye gelen doğrudan yatırımlar yüzde 13,1 artarak yaklaşık 13 milyar dolara çıktı." dedi.
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut, "Geçen yıl dünyada doğrudan yatırımlar yüzde 13 azalışla 1,3 trilyon dolar seviyesine gerilemişken, Türkiye'ye gelen doğrudan yatırımlar yüzde 13,1 artışla yaklaşık 13 milyar dolara çıktı." dedi.
Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği'nin (TTYD) Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi'nin desteği ile düzenlediği "Turizm Yatırımcıları Forumu (TIF 2020)" İstanbul'da başladı.
Ermut, toplantıda yaptığı konuşmada, yatırım ortamını iyileştirmek için hayata geçirilen reformlar sayesinde Türkiye'nin son 17 yılda 217 milyar dolar doğrudan uluslararası yatırım çektiğini ve bu güçlü performansın küresel yatırımcıların Türkiye ekonomisine olan güveninin güçlü bir ifadesi olduğunu söyledi.
"Dünyada doğrudan uluslararası yatırımlar azaldı Türkiye'de arttı"
Özellikle 2003 öncesinde Türkiye'nin çekmiş olduğu toplam doğrudan uluslararası yatırımın 15 milyar dolar olduğu da düşünüldüğünde bu gelişmenin çok önemli olduğunu vurgulayan Ermut, "Ancak Türkiye'nin potansiyeli dikkate alındığında almamız gereken mesafeler olduğunun ve çok çalışmamız gerektiğinin de farkındayız." diye konuştu.
Ermut, 2018 yılında dünyada doğrudan uluslararası yatırımların yaklaşık yüzde 13 azaldığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Dünyada global doğrudan yatırımların zirveye çıktığı 2007 yılında yaklaşık 2 trilyon doları aşmıştı doğrudan yatırımlar. Sonrasında 2008'deki global krizle birlikte bu yaklaşık 1,2 trilyon dolar seviyelerine kadar inmişken 2016'ya kadar yine bir yükseliş trendine girmişti. Fakat son yıllarda dünyada artan global belirsizlik, artan korumacılık, Çin ile ABD arasındaki ticaret savaşları, Brexit belirsizlikleri derken geçen yıl yine yaklaşık 1,3 trilyon dolar seviyesine kadar dünyada uluslararası doğrudan yatırımlar düştü. Bu 2008 global krizi sonrası rakamlara yakın bir rakam. Fakat geçen yıl dünyada doğrudan yatırımlar yüzde 13 azalışla 1,3 trilyon dolar seviyesine gerilemişken Türkiye'ye gelen doğrudan yatırımlar yine yüzde 13,1 artarak yaklaşık 13 milyar dolara çıktı. Negatif küresel gidişattan bir nevi pozitif şekilde ülkemizi ayrıştırmış oldu."
"Uzun vadede 30 milyar dolar seviyelerini aşmamız lazım"
Türkiye'nin bu başarısının yatırımcıların pozitif anlamda dikkatini çekmesi açısından olumlu olduğunu belirten Ermut, buna rağmen yıllık 13-14 milyar dolar gibi son 16-17 yıllık ortalama olan seviyeleri yeterli bulmadıklarını bildirdi.
Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre; Türkiye'nin dünyadaki doğrudan uluslararası yatırım pastasında yeteri kadar pay alamadığına değinen Ermut, şöyle devam etti:
"Çünkü dünyadaki doğrudan yatırımlardan son 17 yılda aldığımız paya baktığımızda ortalama yüzde 0,9, yüzde 1 pay almış oluyoruz ki bizim temel özelliklerimiz olan coğrafi konumumuzu, genç nüfusumuzu ve ekonomi dinamiklerimizi dikkate aldığımızda bu payın kısa vadede kolayca yüzde 1,5'lere, uzun vadede yüzde 2'lere kadar çıkabileceğini düşünüyoruz. Dünyada son 15-16 yılda uluslararası doğrudan yatırımların yıllık 1,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini hesaplarsak bizim en az 22,5- 23 milyar dolar seviyelerini, uzun vadede de 30 milyar dolar seviyelerini aşıyor olmamız lazım."
"Turizm yatırımları da bizim öncelikli sektörlerimiz arasına girmeye başladı"
Arda Ermut, Türkiye'nin yatırım alanındaki ihtiyaçlarını belirleyerek özellikle stratejik sektörlerde tanıtım stratejileri geliştirdiklerini ve bu ihtiyaçlar belirlenirken özellikle Türkiye'nin öncelikli konuları olan cari açık, işsizlik ve yüksek teknoloji ürünlerinde ithal bağımlılığı gibi Türkiye'nin çok hızlı şekilde mesafe alması gereken alanlara yoğunlaştıklarını aktardı.
Ermut, "Ülkemizin yüksek teknoloji, ihracat ve Ar-Ge merkezi konumuna gelişmesi ve bölgesinde ticaret ve finans merkezi olmasını sağlamak için enerji, havacılık, savunma, sağlık, makine, kimya, turizm ve bilgi iletişim teknolojilere gibi sektörlere öncelik veriyoruz. Ve bu sektörlerde küresel ölçekte öne çıkan ülkeleri tespit ederek ülkemize yatırım çekmek amacıyla faaliyetler yürütüyoruz. Turizm yatırımlarının katma değer yaratma anlamında da zaten yavaş yavaş önemi anlaşılmaya başlandı. Bu noktada da dönüşüm başladığı için artık turizm yatırımları da bizim öncelikli sektörlerimiz arasına girmeye başladı. Bizim açımızdan zaten bu toplantının öneminin altını çizen bir nokta da bu." diye konuştu.
Yapılan çalışmalarla uluslararası doğrudan yatırım konusundaki çeşitliliğin artırılmaya çalışıldığını anlatan Ermut, bunun sonuçlarını da görmeye başladıklarını ve geçen yıl itibariyle Türkiye'nin gayrimenkul yatırımlarında yaklaşık 6,5 milyar dolarla rekor seviyede bir uluslararası yatırım çektiğini sözlerine ekledi.
"Yeni yatırım kanunu devrim niteliğinde katkılar sağlayacak"
Arda Ermut, temmuzda yürürlüğe giren 11'inci Kalkınma Planı'nın ekonomiye önemli gelişmeler katacak bir vizyon ortaya koyduğunu belirterek, uluslararası doğrudan yatırımla ilgili 2023 hedefinin 24 milyar dolar olduğunu söyledi.
Bu hedefe ulaşma noktasında ellerinden geleni yapacaklarını dile getiren Ermut, özel yatırımlara ilişkin kamu düzenlemeleri konusunda bir kanun ortaya koyacaklarını, halihazırda taslak aşamasına geldiğini, yakın zamanda özel sektörle istişare yaparak son hali vereceklerini anlattı.
Ermut, "Bu kanun, devrim niteliğinde bazı katkılar sağlayacak. Özellikle belirli bir düzeyin üzerindeki yatırımlarda çok hızlı önlemlerin alınabileceği, ilgili bakanlıkların çok güzel koordinasyon içerisinde çalışacağı ve sekretaryasını bizim yürüteceğimiz bir mekanizma oluşturacağız. Bu özellikle yatırımların korunması ve bürokratik süreçlerdeki öngörülebilirlik anlamında çok önemli gelişmelere yol açacak." ifadelerini kullandı.
Kendilerinin sektörel yol haritaları hazırlama görevlerinin de bulunduğunu anımsatan Ermut, bu yol haritalarını özel sektör iş birliğiyle hazırlamak istediklerini bildirdi.
"Turizm sektörüne öncelik ve destek vermeyi sürdüreceğiz"
Ermut, Türkiye'nin 2018'de turist sayısının 39,4 milyon olduğunu anımsatarak, "Kasım verilerine baktığımızda bu rakamın yüzde 15 aşılacağını görüyoruz. Dolayısıyla 2018'deki 29,5 milyar dolarlık gelire 2018 eylül itibarıyla ulaştığımızı görüyoruz." dedi.
Türkiye'nin başta İstanbul olmak üzere Kapadokya, İzmir, Gaziantep, Hatay, Şanlıurfa gibi sayısız turizm şehrine sahip olduğunu dile getiren Ermut, turizmi çeşitlendirmek ve tüm Türkiye'ye yaymak adına çok çalıştıklarını, Anadolu'nun farklı yerlerinde turizm alanında artık yükselen yıldızların bulunduğunu söyledi.
Ermut, turistlerin daha önce dikkatini çekemeyen bazı kentlerin artık daha çok potansiyelini gerçekleştirme imkanına sahip olduğunu ifade etti.
Türk turizminin gücüne ve potansiyele değinen Ermut, "Biz de ofis olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da turizm sektörüne öncelik vermeye, verdiğimiz öncelik doğrultusunda çalışmalarımızı artırmaya devam edeceğiz." diye konuştu.
Ermut, Türkiye'nin turizm potansiyelini gerçekleştirme noktasında THY'nin kritik önemine değinerek, Türkiye'nin bayrak taşıyıcısı hava yolu şirketinin 125 ülkeye, 313 şehre, 316 havaalanına uçtuğunu söyledi.
Öte yandan, yarın da devam edecek forum kapsamında düzenlenecek panellerde sektörün geleceği ve dönüşümü ele alınacak.