Türkler Kazakistan'da 25 milyar dolarlık inşaat projesi yaptı!
Kazakistanın Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev, Kazakistan ve Türkiyenin Türk dünyasının adeta iki direği olduğunu söyleyerek, "Doğuda Kazakistan, Batıda Türkiyedir" dedi
Büyükelçi Tüymebayev, Aksaray Üniversitesinde (ASÜ) düzenlenen
"Kazakistan ve Türkiye İlişkileri Konferansı"na katıldı.
Kazakistan ve ASÜ tanıtım filmleriyle başlayan konferansın açılış
konuşmasını yapan ASÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Sağlam, 20 yıl önce bağımsızlığını
kazanan Kazakistanı tanıyan ilk ülkenin Türkiye olduğunu anımsatarak, Türkiye ve
Kazakistanın bugün Türk dünyasının iki büyük ülkesi olduğunu ifade etti.
Büyükelçi Tüymebayev, Türkiyedeki il ziyaretleri kapsamında Aksaraya
geldiğini anlatarak, Kazakistan Büyükelçisi olarak Türkiyede görev yapmanın ayrı
bir mutluluk ve gurur olduğunu söyledi.
Kazakistan ile Türkiyenin kardeş halk olduklarını vurgulayan Tüymebayev,
"Burada kendimi evimde gibi hissediyorum. Bunun bir başka sebebi Kazakistanın
ilk bağımsızlık yıllarından beri Türkiyede Büyükelçilik görevinde hem diplomat
olarak bulundum hem de İstanbul Başkonsolosu görevini yapmıştım. Bundan dolayı
Türkiyeye karşı ayrı bir sevgim var" dedi.
Bu yıl Kazakistan başta olmak üzere Türk dili konuşan devletlerin
bağımsızlıklarının ve Türkiyenin ülkesinin bağımsızlığını tanımasının 20nci
yılını kutlayacaklarını belirten Tüymebayev, "Bu konferans bu anlamda yapılacak
görkemli kutlama faaliyetlerinin bir parçası. Her ne kadar devlet büyüklerimiz
temas içindelerse de halklarımız birbirleri hakkında henüz tam bilgiye sahip
değiller" diye konuştu.
Tarihi ve kültürel derinliğe sahip olan Kazakistanın aynı zamanda Türk
halklarının ilk yerleşim alanı ve ata vatanı olduğuna işaret eden Tüymebayev,
şunları kaydetti:
"Türk dünyasına ve dünya mirasına mal olan Hazreti Mevlananın üstadı
olan Hoca Ahmet Yesevi, Al-Farabi, Muhammed Haydar Dulati, Balasagun gibi ulu
şahsiyetleri yetiştirmiştir. Kazaklar Türk soylarının Kıpçak soyundan
gelmektedir. Ülkemiz uyum içinde gelişmekte olan çok uluslu ve çok dinli bir
toplum için parlak bir örnek olmak suretiyle, etnik gruplar ve dinler arası
diyalog ve bir arada yaşama konusunda büyük başarılar elde ederek, adeta model
haline gelmiştir."
Kazakistanın önüne büyük hedefler koyduğunu söyleyen Tüymebayev,
"Günümüzde Kazakistanın uluslararası rezervleri 60 milyar dolar civarındadır.
Bağımsızlık yıllarımızda ülke ekonomisine 120 milyar dolardan fazla yabancı
yatırım çekildi. Bunun yanı sıra bizler dünyanın 126 ülkesine 200den fazla ürün
çeşidini ihraç etmekteyiz. Bizler dünyayı kasıp kavuran krizden dimdik çıkarak,
kalkınma yolunda sağlam adımlarla ilerledik. Önümüze büyük hedefler koyduk ve
onlara kısa bir sürede ulaştık" diye konuştu.
- TÜRKİYE-KAZAKİSTAN İLİŞKİLERİ-
Son yıllarda Kazakistanın uluslararası alanda Türkiyeye destek
verdiğini belirten Tüymebayev, sözlerine, "Ülkemiz 2010 yılında AGİT (Avrupa
Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatının) Başkanlığını başarılı bir şekilde üstlenip,
1-2 Aralık 2010 tarihlerinde Astanada gerçekleştirilen AGİT Zirvesi ile
taçlandırmıştır. Kazakistan bununla yetinmeyip geçtiğimiz günlerde dünyada
prestijli organizasyonlardan biri olan Asya Olimpiyatlarına ev sahipliği
yapmıştır. Ayrıca ülkemiz bu yıl İslam Konferansı Örgütünün başkanlığını
devralacaktır. Böylece kuşatıcı ve kapsayıcı dış politikamız sayesinde Kazakistan
bölge ve dünya barışına katkı vermeye devam edecektir" diye devam etti.
Kazakistan ve Türkiyenin Türk dünyası için önemini vurgulayan
Tüymebayev, şunları ifade etti:
"Kazakistan ve Türkiye, Türk dünyasının adeta iki direğidir. Doğuda
Kazakistan, Batıda Türkiyedir. 2010 yılının Eylül ayında Cumhurbaşkanımız Sayın
Nursultan Nazarbayevin inisiyatifi ile kurulan Türk Dili Konuşan Devletler
İşbirliği Konseyi (Türk Konseyi) ile devletlerarası ortak bir Türk kurumunun
birinci zirvesinin İstanbulda gerçekleşmiş olması ilişkilerimizi yeni bir boyuta
taşımıştır. Türk Konseyi çatısı altındaki Aksakallar Konseyinin birinci
toplantısı 7 Aralık 2010 tarihinde Astanada gerçekleştirilmişti. Bunların yanı
sıra Türk dünyasının bilim adamlarını ve aydınlarını bir araya getiren ve Türk
Konseyinin bir organı olan Türk Akademisi de geçtiğimiz yılda Astanada
kurulmuş olup, ilk toplantısını Kazakistan ve Türkiye Cumhurbaşkanlarının
katılımıyla 2010 yılının mayıs ayında Astanada gerçekleştirmişti."
Türkiye ve Kazakistan arasında Stratejik Ortaklık Antlaşmasının
imzalanmasının da tarihi bir olay olduğunu belirten Tüymebayev, "Tüm Türk
devletleri için karşılıklı yarar temelinde işbirliği için önemli bir örnek olarak
tanımlamak mümkündür. Başta siyasi, iktisadi, askeri-teknik, enformasyon,
içtimai, kültürel ve insani olmak üzere, Kazakistan-Türkiye ilişkilerinin bütün
vektörlerinde önemli ölçüde güçlendirecek bir belgedir" dedi.
Kazakistan ve Türkiye arasında ticaret hacminin 2010 yılında 3 milyar 170
milyon dolar olduğunu kaydeden Tüymebayev, "Bunun içinde Türkiyenin
Kazakistana ihracatı 746 milyon dolar ise ithalatı 2 milyar 424 milyon
dolardır" diye konuştu.
Bugün itibariyle iki ülke arasındaki dış ticaretin Kazakistanın lehine
olduğunu ifade eden Tüymebayev, şunları söyledi:
"Kazakistan, Türkiyeye stratejik öneme sahip enerji kaynakları olan
petrolü ve yer altı madenleri ihraç etmektedir. Kazakistanın desteği ile
Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı işlemekte olup, Samsun-Ceyhan petrol boru hattı da
hayatiyet kazanmıştır. Kazakistan ekonomisine toplam Türk yatırımlarının hacmi
yaklaşık 2 milyar dolar, Kazakistanın Türkiyeye yaklaşık 1 milyar dolardır.
Bununla beraber Türk müteahhitleri Kazakistanda 25 milyar doları aşkın inşaat
projesi gerçekleştirmişlerdir. Böylece bizim Türkiye ekonomisine dolaylı katkısı
25 milyar dolar civarında oldu" diye konuştu.
Tüymebayev, kadim dostluğa ve ebedi kardeşliğe dayanan Kazakistan-Türkiye
ilişkilerinin her daim taptaze kalacağını sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından Tüymebayev soruları yanıtladı.
Rektör Sağlam, Büyükelçi Tüymebayeve plaket ve teşekkür beratı
verildi.
Büyükelçi Tüymebayev ve Sağlam daha sonra ASÜ Sosyal Tesislerinde
Kazakistan sergisinin açılışını yaptı.
AA