23 / 12 / 2024

Ucuz kira Halkbank'a doping oldu

Ucuz kira Halkbank'a doping oldu

Ucuz kira doping oldu, Halkbank 30 yeni şubeye 1250 kişi alacak



İstanbul'da kiralardaki düşüşten yararlanarak dördü bu hafta içinde olmak üzere toplam 30 şube açacak olan Halkbank, personel ihtiyacının giderilmesi için de uzman yardımcısı, servis ve banko görevlisi olarak 1.250 kişiyi işe alacak.
 
Halkbank, İstanbul'da diğer bankalarla karşılaştırıldığında düşük kalan şube sayısından kaynaklanan açığını düşen kiraların da etkisiyle yılsonuna kadar kapatacak. Bu kapsamda yeni eleman alman için kasım ayında sınav açacak olan Halkbank, 1.250 kişiyi işe alacağını açıkladı. Yılsonuna kadar İstanbul'da 30, İstanbul dışındakilerle birlikte toplam 45 yeni şube açacaklarını bildiren Halkbank Genel Müdürü Hüseyin Aydın, "Bu dönem kiraların daha ekonomik olduğu bir dönem. Yeni eleman alımı için de kasım ayında sınav açacağız" dedi. Halkbank'tan dün Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) yapılan açıklamada da personel ihtiyacının giderilmesini teminen uzman yardımcısı, servis görevlisi ve banko görevlisi unvanlarında 1.250 kişiye kadar eleman alınmasına karar verildiği bildirildi. Halkbank'ın haziran sonu itibariyle 12.521 personeli bulunuyor.
Krizin en başında "Bütün krizler geçicidir, ilelebet sürmez" diyerek yılın ikinci yarısını pozitif satın aldıklarını belirten Aydın, "Sektörle kıyaslandığında İstanbul'daki şube sayımız düşük kalıyordu. Dolayısıyla İstanbul'da yeni şube açmamız gerekiyordu. Biz de bu dönemi seçtik" dedi. Şube sayısının artırılmasıyla Halkbank'ın kurumsallaşması yolunda klasik söylemlerin dışına çıktıklarını vurgulayan Aydın, "İstanbul'a bu yılın sonuna kadar dördü bu hafta olmak üzere 30 yeni şube daha açacağız. Bu dönem kiraların daha ekonomik olduğu bir dönem. Biz de bulduk, kiraladık, tadilatını yapıyoruz. Yeni eleman alımı için de kasım ayında sınav yapacağız" dedi. Aydın, bu yıl sonuna kadar Türkiye çapında ise 45 şube açacaklarını kaydetti.
 
300 milyon TL'lik yapılandırma
Halkbank'ın kriz nedeniyle geri çağırdığı tek bir kredinin bile olmadığını belirten Aydın, "Biz firmalarla bu dönemi panik yapmadan iyi ilişkilerle geçirdik. Takipte yapılandırma yaptık" dedi. Aydın, icra ile satmak yerine firmalara "Gel kendi malını kendin sat, nasıl ödemek istiyorsan bunun bir bölümünü benim borcuma say bir bölümünü işletme sermayesi olarak kullan" diyerek 300 milyon TL'lik yapılandırma yaptıklarını ifade etti.
Haziran sonu itibariyle kredi büyümesinin sektörün üzerinde olduğunu belirten Aydın, "Eylül itibariyle de aynı seyri devam ettirdiğimizi söyleyebilirim" dedi. Aktif büyüklükte menkul kıymet ve kredilerin önemini hatırlatan Aydın, "2001 Krizi nedeniyle 2002, 2003 bilançomuzda çok ciddi ağırlığı bulunan menkul kıymetlerin aktife oranı bugün sektör normları ile aynı seviyeye geldi" dedi.
 
Kredilerde yüzde 20 büyüme
Halkbank'ın aktiflerinin hem değiştiğini, hem de büyüdüğünü vurgulayan Aydın, değişimin krediler lehine olduğunu vurguladı. Haziran sonu itibariyle Halkbank'ın aktifindeki kredilerin payının yüzde 51 olduğunu hatırlatan Aydın, "Bu ciddi bir gelişme. Bu süreçte de kredilendirme faaliyetlerine devam ettik" diye konuştu. 2009 yılı için kredilerdeki yüzde 20 büyüme hedefinin yakalanacağını kaydeden Aydın, "İlk yarıda yüzde 10'luk bölümünü realize ettik. Dolayısıyla hedefi revize değil, realize edeceğiz" dedi.

Kredi talebinde bir canlanmanın başladığını ve "en kötünün geride kaldığı" yönündeki söylemin Halkbank özelinde görülmeye başladığını bildiren Aydın, "Yılsonunda kredide kesinlikle yüzde 20'lik büyüme hedefinin altında kalmayacağız, hatta üzerine bile çıkabiliriz" diye konuştu.

Halkbank'ın sorunlu kredilerinin toplam kredilere oranın hep sektörün üzerinde olduğunu vurgulayan Aydın, şu bilgileri verdi: "Çünkü 2001'den kaynaklanan stok taşıyorduk. Ama şimdi dokuz aylık bilançolarda görülecek ki sorunlu kredi oranımız sektör ortalaması ile aynı noktaya geldi. Sorunlu kredide sektörün diğer oyuncularından daha iyi yönetim gösterdik. Ya da bizim firmalar daha iyi yönetildi ve bizim sorunlu kredilerde beklentilerin üzerinde bozulma ile karşılaşmadık."
Elif Batu Yener/Referans


Geri Dön