Yücel Okutur: Termal sular faydalı kullanılmalı!

Dalaman, Ortaca, Köyceğiz, Turistik Otelciler ve Turizm İşletmecileri Birliği (DOKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Yücel Okutur, bölgeyi en iyi tanıyan isimlerden biri ve büyük bir çevre gönüllüsü. 1978'de Dalyan ile tanışan ve burada yaşamaya karar veren Okutur, o günden buyana bölgede yatırım yapmaya ve çevre sorunlarına çözüm üretmeye çalışıyor. Kendisi aynı zamanda, Muğla'daki tek organik köy olan Çandır Köyü'nün mimarı. Türk-Yunan İş Forumu çerçevesinde geçtiğimiz günlerde Balçova Kaya Termal Otel'de yapılan toplantı sonrasında görüştüğümüz Okutur ile bölgenin ele alınması gereken sorunları ve nasıl gelişeceğini konuştuk. 

¦ Dalyan ve bölge ile tanışmanızdan ve yaptıklarınızdan bahseder misiniz? 

-Yetmişli yılların sonundan beri Dalyan'a gelip-gitmeye başladım. 

Bölgenin tarihi, doğası, denizi, konumu beni çok etkiledi. 1990'lı yıllarda devlet taralından koruma altına alınan ilk yer Dalyan'dır. Dalyan'ın kendi içinde pek çok sorunu vardı. 

Köyceğiz ve Dalyan'ın arıtması yoktu. Dalyan tamamen kendi halinde bir köy halindeydi. Biz Dalyan'da yaşamaya başladıktan sonra bölgede sivil toplum kuruluşlarının oluşmasına ve buradaki yaşayan insanlara çevrenin hassasiyetini, doğasının, tarihinin önemini anlattık ve buradaki yaşayan dostlarımızla birçok önemli konulan birlikte hareket ederek çözümledik.1990'lı yıllarda Köyceğiz ve Dalyan'da sızdırmasız arıtma tesisleri yapıldı ve böylelikle suya karışan fosseptik önlenmiş oldu. 

¦ Bölgede ilk ele alınması gerektiğini düşündüğünüz çevresel konular nelerdir? 

-Köyceğiz Gölü ve Dalyan Kanalı'nda 500'i'm üzerinde turist taşıyan tekneler var. Teknelerin egzoz atıkları ve yağlı sintine suları tamamen kaynak sulardan oluşan göl ve kanallarımız için tehlike arz ediyor. Su kirliliğinin önlenebilmesi için şarj edilebilen elektrik motorlu teknelerin yapımına karar verdik. Çalışmalarımızın neticesinde 6 çevre dostu elektrik motorlu teknemiz kanallarda çalışıyor. Bu teknelerin daha ekonomik maliyet çalışmaları ve projeleri devam ediyor. Bir litre yağlı, mazotlu atık suyun nötr olması için 5 milyon litre temiz suya ihtiyaç olduğu düşünülürse, su kirliliğine ne kadar önem vermemiz gerektiği ortaya çıkıyor. Muğla Üniversitesi rektörümüz ve hocalarımızla çok detaylı su analizleri, laboratuvar tetkikleri devam ediyor. Diğer çevresel konularımız, üç belediye başkanımızla uyumlu çalışmalarımız neticesinde çöp ayrışımlarının yapılması, organik çöplerin imhası, bitkisel yağ atıklarının toplanması, caddelerdeki tabela ve sundurma tiplemeleri, peyzaj ve parkların düzenlenmesi proje çalışmaları bitmek üzere. 

¦ Bahsettiğiniz 3T'yi biraz konuşalım. 

-Dalaman, Ortaca, Köyceğiz ve Dalyan'da ürün yetiştirmede, tarımsal çeşitlilikte ne ararsanız hepsini bulabiliyorsunuz. Tüm dağlarında ve ovalarında yüzlerce çeşit endemik bitkileri ile karışmış zeytin ağaçlan, nar ve narenciye ağaçları olan, tarlalarda sebze ve meyve yetiştirilen sınırsız doğal tarım arazileri var. Köyceğiz narenciyesi lezzetiyle Türkiye'nin en ünlüsüdür. Zeytinyağının kalitesi tartışılmaz, nar ve nar suları en aranılan meyve ve içecektir. Muğla, Avrupa'nın en ünlü çam balının yüzde yetmişini üretir. Fethiye-Marmaris arasındaki dünyada tek örneği olan Sığla (Günlük Ağacı) ormanları, sadece bu bölgededir. 

Muğla'nın ilk organik tarım köyünü, sertifikasyon kuruluşuyla protokol yaparak Temmuz'da ilan ettik. Bu köy, Muğla'nın ilk, Türkiye'nin 4. Organik köyüdür. Organik tarım, yapılan yerin marka değeridir ve ürünlerinin kesinlikle katma değerinin ve fiyatlarının en iyi değer bulduğu yerdir. Bölgemizde organik tarımın tanıtımı yapılmalı ve yayılması sağlamalı. 

¦ Dalyan, termal kaynaklarıyla da göze çarpan bir yer. 

-Su kaynakları yönünden Türkiye'nin en zengin bölgesidir. Köyceğiz gölü kıyısmda, tarihi beş bin yıla dayanan termal Sultaniye Kaplıcası kükürt ve mineral yönünden çok zengin ve şifalıdır. Sultaniye Kaplıcası, radon (erimiş gaz) radyoaktif , elementler içeren mineralli sıcak su ha, vuzlan, şifalı çamur banyosu ve içme kaynağından oluşan bir termal tedavi merkezidir. Akdeniz'de kurulmuş olan uygarlıkların krallarının kür yapt ığı bir merkezdir. Tarihi yazıttaki "Buraya ölüm giremez" ibaresi bunun en güzel örneğidir. Bu termal suda kür yapan insanlarda deri ve kemik oluşumunda, mide rahatsızlarında çok ciddi tedaviler gerçekleşir. Dalaman da termal su kaynağı yönünden çok zengin. Bu termal sular çok faydalı kullanılmalı. Bunun için tarihi doku bozulmadan, termal tesisler yapılmalı ve turizmin hizmetine sunulmalıdır. 

Tanıtımlar eksik 

¦ Buranın turizm olanakları neler? 

-Turizm çeşitliliği en fazla olan ilimiz Muğla'dır. Dalyan İztuzu plajı temizliği ve korunması bakımından Avrupa'dan ödüller alıyor. Kış turizmi bugüne kadar istenilen seviyeye ulaşamadı. Bu turizm için gerekli olan doğadaki şartlar, iklim, deniz, göl, kanallar, tarihi yürüyüş yolları, kültürel eserler ve gün ortalama sıcaklığı 15-17 derecelerde mükemmel değerlere sahiptir. 

Nedeni, tanıtım eksikliğidir. Futbol turizmi, golf turizmi, doğa sporları, su sporlan, amatör balıkçılık yapılabilmesi için stratejik plan, proje çalışmaları, Dalaman-Ortaca-Köyceğiz belediye başkanları, kaymakamlar ve DOKTOB birlikteliğiyle hızla devam ediyor. Çok yakında Dalaman-Hilton Otel golf sahası hizmete girecek. 

Milliyet Ege