Sektörel

Yüksek kur ve faizden ilk darbeyi konut ve otomotiv aldı!

Ekonomide ‘yüksek faiz-pahalı döviz’ dönemi otomotiv ve konutta etkisini çabuk gösterdi. Yeni ekonomik iklimin etkileri, KOBİ’ler başta reel sektör, bankacılık ve hane halklarına zincirleme biçimde yayılacak


Üretim, satış, istihdam ve ciro itibariyle sanayide stratejik bir öneme sahip, ihracattaki liderliğini sürdüren otomotiv, yeni kur ve faiz düzeyinden en hızlı etkilenen sektörlerin başında geldi. Otomobil ve hafif ticari araç pazarı ocakta yüzde 8 daraldı. Yükselen kur ve ÖTV artışının fiyatları yukarı itmesi ve artan faizlerin taşıt kredisi kullanımını pahalandırmasının talepte yol açtığı düşüş, izleyen dönemde hızlanabilir.

 

Konutta risk var mı?


Demir ve çelik gibi girdi maliyetlerinin yükselmesi, inşaat-konut sektöründe fiyat üzerinde yukarı yönlü baskı yaparak, alıcıları zorluyor. Mevcut koşullarda konut fiyatlarında yaklaşık yüzde 15-20 artışın zorunlu hale geldiğini ifade eden sektör yetkilileri, satışları baskılamaması için artışları daha düşük tutma eğiliminde. Ancak faizdeki yükseliş de konut stoklarının eritilmesini zorlaştıracak. Faiz artışının yıllık satışlarda yüzde 25-30 düşüşe yol açması bekleniyor.

 

Sanayi sektörleri nasıl etkilenecek?


Kurdaki yükselişin olumsuz etkilerini ilk aşamada, imalata dayalı ve ithal girdi bağımlılığı yüksek sektörler hissetti. Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında her 100 dolarlık ihracata karşılık ortalama 61 dolarlık girdi ithalatı gerçekleşiyor. Sanayide ithal girdi bağımlılığını gösteren bu oran bazı sektörlerde yüzde 80’e ulaşıyor. Bağımlılığı yüksek sektörlerin başında; elektronik, demir çelik, elektrikli makineler, demir dışı metaller, orman ürünleri, mesleki bilimsel optik cihazlar, lastik, kağıt, deri, gıda ve otomotiv geliyor.

 

KOBİ’ler ne yapacak?


Yeni kur-faiz platosundan en çok da KOBİ’ler etkilenecek. Yükselen faizler yüzünden bankalara borçlarını çevirmekte zorlanacak. Bankalar, KOBİ’lere kredi açmada daha seçici davranacak, kullanımlarda ‘ek teminat’ talepleri artabilir. Bu süreçte KOBİ’lerin mümkün olduğunca kendi yağıyla kavrulması gerekiyor.

 

İflaslar artar mı?


Yeni süreç, piyasada işlerin kötüleşmesine yol açarken; özellikle ithal ürün getirenler açısından durum giderek zorlaşacak. Yükselen kur nedeniyle finansman maliyetleri yükselecek, döviz borçlu firmalar başta reel sektörün bankacılığa olan borçlarını çevirmesi zorlaşacak. İnşaat, tekstil, perakende başta olmak üzere çok sayıda sektörde sorun yaşanabilir.


Banka kârları erir mi?


Kurdaki yükseliş bankaların toplam sermayelerinin net değerini aşağılara indirecek, net öz sermaye büyüme hızını düşürecek. Artan faizler karşısında bankaların kâr marjı hızla daralacak. Kredi geri dönüşlerinde sorunlar yaşanabilir. Artan ülke risk primi de sektörün yeni sendikasyon ve seküritizasyon maliyetlerine eklenecek.

 

Hane halkları nasıl etkilenecek?


Sektörlerdeki maliyet artışlarının enerjiden gıdaya, konuttan dayanıklı tüketime tüm ürünlerde zamları gündeme getirmesi kaçınılmaz. Akaryakıtta başlayan enerji zamları, elektriğe, doğalgaza uzanabilir. Faiz artırımının Hazine’ye getireceği yüklerin de vergiler yoluyla yurttaşların sırtına yüklenmesi tanıdık bir uygulama. Sonuçta tüketici artacak vergi ve zamlardan olumsuz etkilenecek.


Naki Bakır/Dünya