Zeynep Bodur Okay: Ülkenin istihdama ihtiyacı var!
Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, "Hükümet, bu istikrarı sürdürmeyi başarabilirse, ben krizin üstesinden geleceğimizi düşünüyorum ama bir şekilde de bu ülkenin üretmeye ve istihdama ihtiyacı var" dedi
Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, "Hükümet, bu istikrarı
sürdürmeyi başarabilirse, ben krizin üstesinden geleceğimizi
düşünüyorum. Tabii, bir takım önlemler alabilirler, ama bir şekilde
de bu ülkenin üretmeye ve istihdama ihtiyacı var" dedi.
Okyay, Kale Resort Otelinde düzenlediği "Kale Grubunun Yeniden
Yapılanması" konulu basın toplantısında, Kale Grubunun bugün 3 bin 736
çalışanı, 1 milyar liraya yaklaşan cirosu ve 250yi aşkın bayisiyle çok büyük bir
aile, gerek yapı ürünleri, gerekse havacılık ve savunma sanayinde Türkiyenin ve
dünyanın en saygın, güvenilen gruplarından birisi olduğunu, yapı ve seramik
kimyasallarında jenerik hale gelmiş ve pazar lideri markalarıyla, teknik grupta
elde ettiği yüksek teknoloji seviyesiyle kendi endüstrilerinde liderlik ettiğini
söyledi.
Sadece Türkiyede değil yurt dışında da Türk sanayisini en iyi şekilde
temsil etme konusunda büyük çaba sarf ettiklerini, Avrupanın 3., dünyanın 13. en
büyük seramik karo üreticisi olmayı başardıklarını, yüzde 100 sermayeli bir Türk
şirketi olmalarına rağmen havacılık ve savunma konusunda uluslararası alanda
itibar kazanmış bir grup olmanın gururunu yaşadıklarını belirten Okyay,
"Avrupadan ABDye, gelişen Ortadoğudan Afrika pazarına kadar 400ü aşkın
ihracat noktamız bulunuyor ve 100 ülkede Kale markalı ürünlerimiz satılıyor.
Dünya büyük bir hızla değişiyor. Artık büyük olan küçüğü değil, hızlı olan yavaşı
yenecek" dedi.
Okyay, yapı grubunda yer alan Çanakkale Seramik, Kalebodur ve Kalekim
markalarının dışında tüm ürünleri Kale markası altında toplayıp, güç birliği
yapmaya karar verdiklerini ifade ederek, "Biz sadece ürün değil, yaşam alanları
tasarlıyoruz. Güçlü olduğumuz alanlara odaklanıyoruz. Bunlar yapı ürünleri, yapı
kimyasalları ve havacılık. Nihai tüketici veya profesyonel, tüm müşterilerimizin
birbirinden farklı mekanları kolayca oluşturabileceği birbiriyle uyumlu ürünler
tasarlıyor, ulaşılması, seçmesi kolay ve zevkli, hizmeti sıcak ve iyi mağazalarda
ürün ve çözümlerimizi sunuyoruz" diye konuştu.
Yakın coğrafyada marka bilinirliğini Kale Showroomlarla
desteklediklerini, Erbil, Bakü, Priştine, Dubaie açtıkları showroomlardan sonra,
2011de yeni mağaza konseptiyle Beyrut, Riyad, Atina ve Trablusta da mağazalar
açacaklarını, bunlardan bir kısmının açılışı için uluslararası konjonktürün
iyileşmesini beklediklerini dile getiren Okyay, şöyle konuştu:
"Kale Grubunun yeni iş hedefleri arasında bulunan uluslararası bir
şirket olmanın ilk adımı olarak değerlendirilebilecek İtalyada bir seramik
şirketini satın aldık. İlk yurt dışı yatırımımızı Kalekim şirketimizin Rusyadaki
tesisleriyle yapmıştık. Bu projeyle de inovasyon ve tasarım merkezi olan
İtalyada ikinci yurt dışı yatırımımızı gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Kale Grubu
olarak 2010 yılında satışlarımızı 800 milyon liradan 1 milyar liraya artırdık.
2010da Türkiye temelde iç talep kaynaklı olarak yüzde 8.9 büyüdü. İnşaat sektörü
ise yüzde 17 büyüdü. Konut ve ofis alt sektörleri de yüzde 19 büyüdü. Ancak biz
yüzde 23lük büyüme hızımızla içinde bulunduğumuz temel sektörlerden de yüksek
bir gelişme kaydettik. 2011de de büyüme, en önemli hedeflerimiz arasındadır. Bu
seneki hedefimiz hep birlikte geçen seneki başarımızı yakalamak ve yüzde 24lük
bir büyüme elde etmek. 2012 yılında yüzde 15lik bir büyüme ile 1 milyon 400 bin
liraya, 2013 yılında da yine büyüme hızımı sürdürerek 1 milyon 615 bin lira net
satış elde etmek hedefindeyiz."
"SANAYİCİ OLMAK KOLAY DEĞİL"
Zeynep Bodur Okyay, Kale Grubunun bu topraklarda doğan bir kuruluş
olduğunu, 54 yıllık sanayici olarak amaçlarının daha çok yatırım yapıp, daha çok
istihdam yaratıp, Türkiyenin güçlü geleceğine daha fazla katkı sunmak olduğunu
söyledi.
Kale Grubunun yüzde 100 sanayi yatırımlarıyla büyüyen bir kuruluş
olduğunu anlatan Okyay, "Sanayici olmak kolay değil. Uzun soluklu düşünmeyi ve
adım atmayı gerektiriyor. Sabır ve emek isteyen bir alan. Aslında grup olarak
zoru seçtiğimizi düşünüyorum. Ama bundan da son derece mutluyuz. Yarattığımız
istihdam bizi mutlu ediyor. Ürettiğimiz ürünler bizi mutlu ediyor. Onları alıp
kullanan müşteriler eğer memnunlarsa, bu bizi mutlu ediyor. Dolayısıyla aslında
sanayici olmanın sizi tatmin eden çok hoş tarafları var ama bir o kadar da zor"
dedi.
Okyay, uluslararası piyasaların çok hızlı değiştiğini, buna adapte
olmanın kolay olmadığını belirterek, "Bugün bir sanayi yatırımı yaptığınız zaman
onun geri dönüşü en iyi ihtimalle 4-5 yıl. Bütün bunları kestirebilmek de çok
kolay değil. İnişi çıkışı olan çok meşakkatli bir yol. Kale Grubu olarak yeni
stratejik yol haritamızla ve buna uygun yeni yapılanmamızla çok daha güçlü
olmayı, geleceğe daha iyi hazırlanmayı, yine bu topraklardan doğmuş bir grup
olarak uluslararası pazarlarda daha etkin olmayı düşünüyoruz. Her zaman amacımız
imkanlarımız nispetinde yatırıma kaynak ayırmak, daha çok istihdam yaratmak"
şeklinde konuştu.
SORULAR
Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, konuşmasını tamamladıktan sonra
gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Okyay, "Türkiye ekonomisinde son dönem yaşanan gelişmeler Kale Grubunun
hedeflerini ne yönde etkileyecek, grup olarak yaşanan bu gelişmeleri nasıl
değerlendiriyorsunuz" şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
"Sonuçta bu tür gelişmeler tüm iş adamlarını endişelendiriyor. Biz
hesaplarımızı 3 ya da 5 yıllık olarak yapıyoruz. Türkiyede enflasyon
geriledikten, daha bir istikrar sağlandıktan sonra çok şükür biraz daha önümüzü
görür olmuştuk. Bu şekliyle en az 3 yıllık planlar yapıyoruz. Tüm bu
gerçekleştirdiğimiz satın almalar, yurt dışı yatırımları, Türkiyede yaptığımız
yeni yatırımlar hep bu çerçevede planlanmış şeyler. Tabi bir kere düğmeye basınca
da bunları durdurmak kolay olmuyor. Çünkü ona göre verdiğiniz sözler, ona göre
yaptığınız anlaşmalar var. Dolayısıyla biz Kale Grubunun geleceğine katkıda
bulunacak olan yatırımları süzerek, bir çok yatırım arasından karar verip, seçip
yapıyoruz. Tabi uluslararası konjonktür bizi etkileyecektir. Bunları yaparken
finansal anlamda bir çalkantı olursa, bu anlamda bir takım uluslararası
piyasalardaki daralma Türkiyeye yansırsa bizi etkileyecektir. Yatırımlarımızın
bir kısmını öz kaynaklarımızla yapıyoruz, ama bir kısmını da uluslararası
piyasalarda borçlanarak gerçekleştiriyoruz. Bu anlamda maliyetleri ve projelerin
geri dönüşünü etkileyecektir. Bu da bizim için çok hoş bir sonuç getirmiyor.
İnşallah umduğumuz gibi olmaz, çünkü farklı mesajlar alınıyor. Hükümetimiz de
herhalde ABDdeki ve Avrupadaki gelişmelerden etkileniyor. Tabi bir yatırımımızı
da İtalyada yaptık. İtalyada bu anlamda zorlanan bir ülke. Sıkça ABden uyarı
alan bir ülke. Tabi onlar da Avrupanın kurucu 4 üyesinden bir tanesi. Oradaki
bir sıkıntı tüm AB için önemli bir problem demek. Dolayısıyla bunun üstesinden
geleceklerini düşünüyorum. Biz İtalyadaki yatırımı yaparken tüm Avrupadaki
daralmayı bilerek yaptık. Ama bir şekilde firmamızın geleceğine yatırım için
yaptık. Dolayısıyla çok kısa vadede bir beklentimiz yok. Burada olduğu gibi orada
da müşteri beklentileri çok yüksek. Keza Rusya çok önemli bir ülke. Hem emtia
piyasalarında çok söz sahibi olan bir ülke, hem de aslında çok güçlü bir
araştırma ve geliştirme kültürü olan bir ülke ve de büyüyen, yenilenen bir ülke.
Hala daha eski kabuğunu üzerinden daha atamamış bir ülke."
Kuzey Afrikadaki sıkıntılardan sonra, inşaat şirketlerinin Rusyaya geri
döndüklerini dile getiren Okyal, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla Rusyadaki yatırımımızı o çerçevede düşünüp, planlamıştık.
Buraya devam ediyoruz. Diğer iki yatırımımız Ortadoğu ile alakalı yatırımlar.
Kendi kabuğumuzda ve bu ülkede kalarak artık daha fazla büyüme imkanı olmadığını
düşünüyoruz. Dolasıyla burada zaten sektör liderliğini sürdürüyoruz. Bunu tabi ki
sağlamlaştırmak, esas, güçlü ve ana pazarımız Türkiye olmakla birlikte bunu diğer
pazarlara yaymak adına bir faaliyet içine girdik. İbrahim Bodur, sanayileşmek,
olmayan ürünlere üretmek, Türkiyeye bir üretim üssü kazandırmak adına bir takım
faaliyetleri başlattı ve bu grubun temelini attı. Ben ve arkadaşlarımın
görevinin, bu markaları uluslararası boyuta taşımak olduğunu düşünüyorum.
Türkiyede iç pazardaki tüketiciye yönelik bir takım verilen beyanatlar
neticesinde oluşabilecek sıkıntılar riski var, ama tek başına iktidar olan bir
parti var. Güçlü bir Hükümet olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla bunun üstesinden
gelmesi yönünde beklentimi yineliyorum. Sonuçta bu ülke bu şekilde ayakta kaldı
ve büyümeyi sürdürdü. Artık yüzde 8ler 9lar da büyümeyebilir belki, ama
büyümesini sürdürmek durumunda. Bana göre halen gelişmekte olan ülkeler arasında
ilk 3teki önemli bir ülke. Bu istikrarı sürdürmeyi başarabilirse Hükümet, ben
krizin üstesinden geleceğimizi düşünüyorum. Tabi bir takım önlemler alabilirler,
ama bir şekilde de bu ülkenin üretmeye ve istihdama ihtiyacı var."
"Kriz teğet geçer mi" yönündeki soruyu Okyay, "Bilemiyorum, yani ben
müneccim değilim. Hükümet de değilim. Ümit edelim ki teğet geçsin" diye
yanıtladı.
Zeynep Bodur Okyay, bir başka gazetecinin inşaat sektöründe bir daralma
bekleyip, beklemediği yönündeki sorusunu ise şöyle yanıtladı:
"Temennimiz olmaması. Türkiyede aile yapıları değişiyor. Şehirleşme ve
kentleşme ivmesini görüyorum. Bunların bir kısmı ihtiyaçtan kaynaklanan
yatırımlar. Özellikle Anadoluda olanlar... Türkiyenin konut açığı yıllardır
konuşulan bir konu. Çok arz fazlası olduğunu düşünmüyorum. İnşaat sektörüne
Türkiyede biraz toleranslı yaklaşılması gerektiğini düşünüyorum. Konut kredileri
konusunda bankaların da hükümetin de duyarlılık göstermesi gerektiğini
düşünüyorum açıkçası."
Kale Grubu Yapı Ürünleri Grup Başkanı Tarık Özçelik de aynı soru için
"Arz fazlasıyla ilgili olarak Türkiyede bir takım zikzaklar var. Ani
yükselişler, düşüşler bulunuyor. Daha stabil gitse daha mutlu olacağız. Ama son
bir iki yıldır 2005de olduğu gibi çok ciddi konut üretimi oldu. Türkiyede
sağlıklı ve modern konut ihtiyacı her zaman var. Faizler yükselirse doğal olarak
bir daralmaya gidecektir. Çünkü insanlar daha nitelikli konutlarda oturmak için
kendi öz kaynaklarıyla alma şansına sahip değil. Kredi kullanıyorlar" dedi.
Toplantıya, Kale Grubu Teknik Bölüm Başkanı Osman Okyay, Kalekim Genel
Müdürü Ferdi Erdoğan ile bazı birim temsilcileri katıldı.
AA