2 milyon riskli konutun yarısı güçlendirilerek kurtarılabilir!

Deprem Güçlendirme Derneği (DEGÜDER) Başkanı Sinan Türkkan, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'da meydana gelen son deprem sonrası akıllara riskli binaların geldiğini belirterek, kentte sağlam olmayan yapılarla ilgili açıklamalar yaptı.

Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre, mega kent İstanbul'da özellikle 2000'den önce yapılan binaların büyük kısmının ciddi anlamda risk taşıdığını belirten Türkkan, bu binaların yapımı sırasındaki denetim eksikliğinden, donatılarının yetersiz olmasından, binalarda elle karılmış beton ve deniz kumunun kullanılmasına değindi.

Sinan Türkkan, 2000 yılından önce yapılan her binanın riskli olmadığını belirterek, 1950'de veya başka bir tarihte yapılıp da çok sağlam olan binaların bulunduğunu söyledi.

Türkkan, "Doğru ve kontrollü yapılmamış, mühendislik hizmeti almamış, kalfaya veya ustaya bırakılmış binalar geldiğimiz noktada bizi sıkıntıda bırakıyor." şeklinde konuştu.

İstanbul'da toplam 4-4,5 milyon aralığında konut bulunduğunu, araştırmalara göre bu konutların 2 milyonunun risk taşıdığını dile getiren Türkkan, "Riskli binalar bazı ilçelerde yoğunlaşmakla birlikte şehrin hemen hemen her bölgesinde bulunuyor. Burada 2 milyon konutun yarısı, bir milyon adedi, güçlendirmeyle kolaylıkla kurtarılabilir. Aslında tüm binalar güçlendirmeyle kurtarılabilir ancak bazıları o kadar kötü ki güçlendirme maliyeti yıkıp yeniden yapmaktan daha yüksek çıkabilir. Bir milyon konut hem maliyet hem de zaman açısından güçlendirmeyle rahatça kurtarılabilir." dedi.

- "Riskli binalarla yüzleşilmeli"

Türkkan, mukimlerin binalarıyla yüzleşmesi gerektiğini dile getirerek, vatandaşların kendisine, "Bir deprem olsa ben bu binadan çıkabilir miyim?" sorusunu yöneltmesi gerektiğini söyledi.

Riskli yapılarda sıkça görülen düşük beton kalitesi ve donatı yetersizliği dışında suya karşı dayanıksızlığın da bulunduğunu söyleyen Türkkan, inanılmaz boyutta korozyon problemi görüldüğünü, demirlerin çürümüş ve paslanmış olduğunu belirtti.

Türkkan, yıllardır süregelen güçlendirme metodlarının bulunduğunu, bilimsel bu yöntemlerin on binlerce yapıda kullanıldığını söyledi ve "Binalarda en sık kullanılan güçlendirme yöntemi beton takviyesi ile çelik ve karbon fiber kullanılması. Güçlendirmede temele kadar iniliyor. Kriterlere uygun şekilde güçlendirilen binaların, deprem güvenliği açısından yeni yapılan binadan hiçbir farkı kalmaz. Burada depremden sonra insanların dışarı sağ salim çıkması önemlidir." dedi.

Güçlendirmenin yapılıp yapılmayacağına dair karar vermek için ilgili mühendislik hizmeti veren şirketlerden yararlanabileceğini belirten Türkkan, bu konuda vatandaşların acele etmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

- "Güçlendirmeyle maliyet yüzde 60 azaltılabilir"

Güçlendirmenin maliyetinin yıkıp yeniden yapmaktan çok daha düşük olduğunu söyleyen Türkkan sözlerine şu şekilde devam etti:

"İstanbul'da riskli olduğu belirtilen 2 milyon konutun bir milyonu, yıkıp yeniden yapma maliyetinin yüzde 40'ına veya daha düşük bir rakama güçlendirilebilir. Yani güçlendirmeyle maliyet yüzde 60 azaltılabilir. Güçlendirme maliyetleri yapıdan yapıya değişir. Sadece bodrum katının düzeltilmesiyle güçlendirilebilecek binalar da vardır ki bu daire başına sadece 10 bin lira maliyet demek. Betonu ve demiri kötü olan, en yoğun güçlendirme işleminin yapılacağı daireler ise 50-100 bin lira giderle kurtulabilir. Maliyetler daire büyüklüğüne veya binalardaki konut sayısına göre değişebilecektir."

- Güçlendirmede ihtiyaç mevzuat düzenlemesi ve KDV indirimi

Sinan Türkkan, kentsel dönüşümde sürecin farklı sebeplerle çok uzayabildiğini dile getirerek, güçlendirmede de mevzuat problemlerinin bulunduğunu belirtti.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bu konuyu masaya yatırması gerektiğini söyleyen Türkkan, "Belediyelerde ciddi sıkıntılarla karşılaşıyoruz. 5'te 4 çoğunluk isteniyor, onay isteniyor, tüm muvaffakatlar isteniyor. Bunlarla ilgili bir türlü çözüme ulaşamıyoruz. Burada, mutlaka mevzuat düzenlenmesi gerekiyor." diye konuştu.

Türkkan dönüşümde KDV'nin yüzde 18 olduğunu dile getirerek, "Güçlendirmenin hızlandırılması ve riskli yapıların bir an önce azaltılması için KDV'nin düşürülmesi ve düşük faizli krediler verilmesi gerekiyor. Bu sayede sağlanacak hareketlilikle onlarca sektör de canlanacaktır." şeklinde konuştu.
 

İstanbul'un riskli ve sağlam zeminleri: İlçe ilçe risk haritası!