2010 Avrupa Kültür Başkenti için 600 proje yapıldı!

■Neredeyse iki hafta kaldı 2010'un sonlanmasına. Yıl bittikten sonra 2010 Ajansı'ndan geriye neler kalacak. Mesela bu ajans binası ne olacak
Burasını Kültür ve Turizm Bakanlığı 2010 Avrupa Kültür Başenti projesi boyunca ajansa tahsis etmişti. Alt kat özel mülkiyet zaten, ajans için kiralandı. çıkacağız tabii, kanunda belirlendiği üzere ajans birinci faslını 31 Aralık'ta, ikinci faslım 31 Haziran 2011'de tamamlayacak.

■Sizin İstanbul'la ilişkiniz, ajansın durumu ve de eleştiriler üzerine konuşmak istiyorum...
Biz proje kapanırken, sizin de izniniz olursa ağırlıklı olarak, eleştirileri ve spekülasyonları değil yaptıklarımızı kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. Eleştirileri cevaplandıran ve savunma güdüsü ile hareket eden bir ajans olmak istemiyoruz. Biz ne yaptık, kaç proje yaptık, onu konuşmak istiyoruz.

■Peki o zaman kaç proje yapıldı, ne kadar bütçe ayrıldı
600'e yalan proje yaptık, 580'ini gerçekleştirdik. 150 kişilik kadroyla yıllık 300'ün üzerinde proje yaptık. Toplam bize tahsis edilen bütçe 470 milyon lira. 450 milyon liralık bir kaynakla projeyi tamamlayacağımızı düşünüyoruz.

'İstanbul'un reklamını yaptık'

■İstanbul, Kültür Başkentliğinden ne kazandı
'İstanbul'u şöyle değiştirdik, böyle değiştirdik' demek biraz iddialı, megolomanca bir şey olur. İstanbul'a dokunduk, tozunu aldık, bir şeylerin kıvılcımını yaktık, can suyunu kattık. Küçük dokunuşlarla olumlu katkı sağladık diye düşünüyoruz. Sanat Limanı'nı, Kadırga Sanat Merkezi'ni İstanbul'a kazandırdık. Süleymaniye Külliyesi'ndeki Darüşşi-fa gibi tarihi mekanları restore ettik. Avrupa'da bugüne kadar yapılmış en önemli tanıtım kampanyasını yaptık. Sadece medyada değil, havaalanlarında billboard'la istanbul'un reklamım yaptık.

■Ne kadar etkili oldu bu yatırım Sonuçlarını takip edebiliyor musunuz
Wall Street Journal, 'İstanbul'un görünürlüğüne kültür başkenti ciddi katkı sağladı' diyorsa 'Etkili olmadı' diyenleri belki Amerika'ya gönderip, oradan bakmalarını sağlayabiliriz. Avrupa'da kimi değerlendirmelere göre iki önemli marka var, biri Londra diğeri İstanbul. İstanbul, Avrupa'da en çok otel inşa edilen şehir, gecelemenin arttığı buna rağmen otel fiyatlannın da arttığı bir şehir. Bütün ınn bir arada olduğu başka yer yok.

Yuvarlak laflar edildi'

■Eleştilere girmeyelim diyorsunuz istifa ve görevden alınmalarla ajnstan ayrılan insanlar çok ciddi iddialarda bulunuyorsa buna kulak tıkayamayız...

Kim mesela

Eski yönetim kurulu başkanı Nuri :oğlu ve onunla beraber üç kişi etti. Yine eski bir yürütme kurulu Halim Bulutoğlu '2010 Ajansı nacak bir kaynak olorak görülüyor; Sivil Girişim Grubu, Bütçe ve İhale Komisyonu'nlarına alınmıyor' dedi...

Bu yuvarlak laflar rahat söylenir, bunun somut olarak içinin doldurulması . 'şžu iş 10 liralık işken, 30 liraya iye şirketine verildi' denmesi lazım, e o zaman derim ki, sizin vakfınızın iği Adalar Müzesi'ni yapmadık mı n niye konuşmuyoruz o zaman Biz bunlara girmiyoruz, şu projemizi etle bitirmeye çalışıyoruz. Bitirdik 31 Aralık'ta kepengi kapattıktan sonra fırsat bulursak onların hepsine cevabımızı vereceğiz.

Tophane'yi bırakın Kadırga'ya bakın

■2010 projesi, İstanbul'un her kesimine ne kadar ulaştı
Herkes Tophane'deki kaotik durumdan bahsetti ama biz Kadırga Sanat Merkezi diye bir yer açıktık, kimse bizim burada yakaladığımız uyumdan, mahalleliyle bütünleşmemizden bahsetmedi. Hem sanat ¬sal bir etkinlik mi sizce oradaki galerilerin yaptığı, yoksa ticari bir faaliyet mi

■O zaman, Ajans için de aynı şekilde ticari faaliyet yapıyor diyemez miyiz
Galeriler sanat hayatına katkıda bulunuyorlar ama kapitalist kurallar içinde işlerini icra ediyor. Sergi açanlar ciddi komisyonlar ödüyor, eserlerini orada bırakmak zorunda kalıyor. Biz Sanat Iimanı'nda ticaret yapmıyoruz, kaynak aktarıyoruz ve sanatçılara yer açıyoruz.
'çakma' festivalde fatura kime çıktı

■ Boğaziçi Festivali'nde Petersburg Balesi ve Rusya Devlet Senfoni Orkestrası yerine başka grupların gelmesi 'Skandal' olarak değerlendirildi. Soruşturma bitince sonucu paylaşacaktınız. Sonuç
Büyükşehir Belediyesinden bize gelen bir projeydi o. 4 milyon TL bütçe aynlmıştı. Doğru şekilde yerine getirilmeyen gösterinin bedelini de biz ödemedik. '

■ Fatura kimseye çıkmadı mı
Belediye kendi içerisinde nasıl bir fatura çıkardı onu bilemiyorum.

AKM'yi bize değil Bakanlığa sorun

■Atatürk Kültür Merkezi(AKM) ile ilgili şu an hangi noktadayız
AKM'yi bize dep, Kültür Bakanlığı'na soracaksınız.

■'AKM'yi oldurmak değil,öldürmek isteyenler var' demiştiniz. Ne demek istediniz
Ajans kanuna göre AKM'yle ilgili bizim tek bir görevimiz var. AKM'yi Bakanlık yapar, ajans da buna koordinasyon kurulunun öngördüğü miktarda kaynak aktarır. Buna rağmen biz durumdan vaziyet çıkardık. Bakanlık'la yaptığımız protokol çerçevesinde bu işi üzerimize aldık. Proje hazırladık, ihale yaptık, Anıtlar Kurulu'ndan geçirdik, Anıtlar Kurulu onaylı projeyle ihaleye çıktık, açık ihale yaptık. Ondan sonra Kültür Emekçileri Sendikası yürütmeyi durdurma karan aldı. Biz bu karardan sonra köşemize çekilip sonucu bekleyebilirdik, onu da yapmadık. 6 uzlaştırma toplantısı yaptık. Bu toplantılarda sendikanm gündeme getirdiği bütün konulan masaya yaürdık ve onlarla konsensüs sağladık. Bu uzlaşma sağladığımız konular içeren projeyi oluşturduk, yine Bakanlık'a onaylattık, artık bu projenin hayata geçmesi için tek gerekli şey konsensusumuza uygun olarak sendikanm yürütmeyi durdurma kararından feragat etmesiydi ve bunu yapmadılar. Ben de şu noktaya vardım, demek ki bu arkadaşlann niyeti baştan itibaren bu işin yapılmasını sağlamak değil, bu işin yapılmamasını sağlamak.

■ Sendika da bilirkişi raporlarına dayandırıyordu itirazlarını...
Ben mühendis olarak opera sanatçısı ile asansörün nerede yapılmasını tartışüm ve konsensüs uğruna ağzımı kapattım. Onlar şikayeti geri çekmeyince, mahke ¬me projeyi esastan reddetti. Dolayısıyla bu süreç ajans olarak, bizim açımızdan tamamlanmış oldu. İş asıl sahibine geri döndü. Bakanlık gereğini düşünecektir herhalde.

Elem Tuğçe Oktay/Hürriyet