21 bin 147 belediye iş yerinin kirası ertelendi!
Kovid-19 sürecinde belediyelerin başlattığı yardım kampanyasının İçişleri Bakanlığının genelgesi nedeniyle yapılamadığını savunan "29 Haziran itibarıyla belediyelerimiz, 6 milyon 211 bin 978 aileye ayni yardım yaptılar. 21 bin 147 belediye iş yerinin kirası ertelendi'' dedi.
TBMM Başkanlığına sunulan Avukatlık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile ilgili CHP grubundaki tüm milletvekillerine görev düştüğünü söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bu ucube, Türkiye'yi bölmeyi amaçlayan, Türkiye'yi kutuplaştıran bu teklife hep birlikte karşı çıkacağız." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, yargının özgür şekilde karar alamadığını, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde belediyelerin başlattığı yardım kampanyasının İçişleri Bakanlığının genelgesi nedeniyle yapılamadığından bahsetti.
"Bütün belediye başkanlarımız bütün baskılara rağmen ülkede tarih yazmaya devam ettiler ve edecekler" diye konuşan Kılıçdaroğlu, şu bilgileri paylaştı:
"29 Haziran itibarıyla belediyelerimiz, 6 milyon 211 bin 978 aileye ayni yardım yapmışlar. 290 bin 976 aileye nakdi yardım yapılmış. 254 bin 27 hanenin suyu açılmış, 21 bin 147 belediye iş yerinin kirası ertelenmiş. Bazı belediye başkanlarımız kira almama yönünde karar aldılar. 156 bin 940 kişiye evde bakım hizmeti yapılmış, yapılmaya devam ediliyor. 47 milyon 788 bin 539 yani yaklaşık 50 milyon dezenfektan, maske vesaire dağıtımı yapılmış. 9 bin 114 sağlık çalışanına konaklama imkanı sağlanmış. 2 milyon 406 bin 942 bina ve araç dezenfekte edilmiş."
Kılıçdaroğlu, gazeteci Barış Terkoğlu, Aydın Keser ve Ferhat Çelik'in serbest bırakıldığını ama Barış Pehlivan, Hülya Kılınç ve Murat Ağırel'in hala hapiste olduğundan bahsederek şu değerlendirmelerde bulundu:
"Herkesin bildiği bir olayı yazdılar diye, halkı aydınlattılar diye, kalemlerini satmadılar diye, birilerinin önünde eğilmediler, özgürce yazdılar, gerçek anlamda gazetecilik yaptılar diye hapse atılıyorlar. Sanıyorlar ki biz bunları hapse attık, dolayısıyla bunlar yarın gelecekler önümüzde eğilecekler, 'ben yaptım sen yapma beni affet' diyecekler. Bunlar onurlu gazetecilerdir, kimsenin önünde eğilmezler. Bunlar gerçek anlamda gazetecilik yapıyorlar."