Ant Yapı projeleri tamamlanıyor!

EQ Dergisi'ndeki habere göre; Londra merkezli Ant YAPI UK’in Yönetici Ortağı Cengizhan Karaduman, Genel Müdürü James Emmett, İş Geliştirme ve Mühendislik Sorumluları Yiğit Tokman ve Ahmet Okay ile şirketin Birleşik Krallıktaki ilk iki yılı üzerine sohbet ettik.

Merhaba Cengiz Bey, Ant Yapı UK’in Londra’daki ilk iki yılını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Cengizhan Karaduman: Merhaba, bildiğiniz gibi Ant Yapı, ilk olarak Belgravia Gate projesi için davet edildi. Londra’nın en seçkin semtlerinden birinde son derece zorlayıcı ancak bir o kadar prestiji yüksek bu projede yüksek kaliteli daireleri tamamlamak üzereyiz.

Merhaba Mr. James, peki bu özel proje, şirketin daha önce inşa etmiş olduğu diğer konut projelerinden hangi açılardan daha farklı?
James Emmett: Bu projeyi bizim için eşsiz kılan üç ana etmen var: İlk olarak, İngiltere pazarında yeniyiz ve şirketi sıfırdan başlayarak kurduk. İkincisi, farklı şartlar ve sorumluluklar  temel fark ise yaptığımız işin kalitesi; projelerimizin tümü yeterli performans seviyesine erişiyorsa da Londra’daki bu seviye, çok yüksek kaliteli ve çok pahalı malzemelerle gerçekleştirilen çok istisnai bir durum.

Merhaba Yiğit Bey, bize Londra’daki diğer projeler hakkında bilgi verebilir inisiniz?
Yiğit Tokman: Merhaba, tabii ki. Londra’nın merkezinde 25 daireden oluşan ve içinde bir tıp (medikal) merkezini kapsayan yeni bir proje üzerindeki görüşmeleri tamamlayıp fiyatlandırdık. İşveren ile 2016 yılında tanıştık ve o zamandan beri firma ile tasarım ekibinin tam olarak ne istediğini anlamak ve verdiğimiz fiyatın onlara istedikleri kalite ile malzemeyi, hem de karşılayabilecekleri fiyatta sağlamasını temin etmek için büyük bir çaba ve uzun saatler harcadık.

Bu işveren firma Londra’daki yatırımları için yabancı bir şirketi nasıl kabul etti?
Yiğit Tokman: Müşterimizi kısa zamanda iyice tanıyarak Londra’da yapabileceğimiz işleri ve ayrıca Türkiye ve Rusya’daki itibar ve becerilerimizi anlatmayı başardık. Kadir Bey (Kadir Tokman) onları, neler yapabileceğimizi görmeleri için Moskova’ya davet etti. Sanırım bizim tüm işlerimizde etkileyici olan şey, diğerlerine sağlayabileceğimiz her şeyi kanıtlarıyla gösterme becerimiz.

Bize projeden bahseder misiniz?
Yiğit Tokman: Bu prestijli projenin ana müteahhitlik işlerini Ant Yapı UK olarak üstlenmiş durumdayız. Projeye yaklaşık üç ay önce ağustos ayında başlandı. Önümüzdeki iki buçuk yıl içinde teslim etmeyi planlıyoruz. Projemiz toplamda 11.000 metrekare olup, 25 daire ve bir tıp merkezinden oluşmakta. Londra’nin en değerli lokasyonlarından bir tanesi olan Cavendish Square ve Oxford Street’in hemen bir üst paralelinde yer alıyor. 1800’lü yılların sonunda inşa edilmiş bu eski yapı, geçmişte ofis binası olarak kullanılıyordu ve bu yapının yeni kullanımı açısından hesaba katılması gereken birçok faktör ve uygulanması gereken kurallar mevcuttu. Var olan yapıyı açığa çıkarmamız ve incelememiz, getirdiğimiz çözümlerden de emin olmamız gerekiyor. İşverenimiz binayı tamamen mesken konseptine çeviriyor. Rezidanslar 2 odalı, 3 odalı ve 4 odalı dairelerden oluşmakta. Projemiz aslında çok büyük çaplı bir renovasyon ve yeni inşa işlerden oluşuyor. Bo renovasyon işleri Westmimsîer belediyesi tarafından tarihi koruma altında bulunan binalarda bazı kriterler doğrultusunda yapılmakta. Ayrıca ileri mühendislik 'işler, gerektiren, mevcut bir binanın temelinin altına yeni bir bodrum katı oluşturuyoruz. Bunu yapabilmek için de Londra’da uygulanan underpin metodunu uyguluyoruz. Binanın cephesi tarihi olarak koruma altında ve orijinal yapıya uyacak şekilde dikkatle yenilenmesi gerekiyor. Buna mevcut pencereler de dahil. Öyle ki yeni yapılacak yerlere bile, yalnızca orijinal olana uyması için çift cam yerleştiremiyoruz. İşe çok güçlü bir şekilde başladık ve genel yaklaşımımızla işverenin ekibini etkiledik.  Tüm Ant Yapı ailesi bununla gurur duyabilir. 

Ahmet Bey, sizin üzerinde çalıştığınız projeden söz eder misiniz?
Ahmet Okay: Apex House etkileyici bir proje. Müşterilerimiz Grainger Plc, Birleşik Krallık’taki eneksi gayrimenkul şirketlerinden biri ve onların ülkedeki tecrübemizin az olmasına karşın bizi tercih etmiş olmaları bizim için büyük bir başarı. Bu yılın başında geliştirme yöneticilerini İstanbul’a davet ettik. Burada yalnızca inşaat alanındaki uzmanlığımızı değil, Anthill ve Antasya’da kendi gayrimenkullerimizle nasıl ilgilenip  nasıl yönettiğimizi de görme fırsatı buldular. Grainger gayrimenkulleri yap-kirala-devret  nazarı için inşa ediyor ve elinde tutuyor. Biz de onlara yalnızca inşa edebildiğimizi değil, ayrıca 'uzun vadede bu gayrimenkullere bakıp gözetmenin ne demek olduğunu bildiğimizi göstermiş olduk.

İnşa ettiğimiz, yani Aralık ayının ilk haftası öteriyle şantiyesine başladığımız proje, biri 23 tat 'İkincisi 7 kat yükseklikteki iki binada :: ulam 163 konuttan oluşuyor. Arsada ayrıca inşa edilecek 4 sıra ev ve her binanın zemin katında küçük birer dükkân bulunuyor. Grainger için 23 katlı bir bina, inşa ettikleri en yüksek yapı olacak, ama biliyoruz ki Ant Yapı için bu hiç de çok yüksek değil.

Mr. James, iş ortamı nasıl? Birleşik Rrallık’taki yeni projeleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
James Emmett: Önce en önemli hedefimizden bahsetmek isterim. Bizim için başından beri İngiltere ayağımız Ant Yapı grubunun güçlü bir parçası olması açısından çok önemliydi. Firmayı tanıtmanın çeşitli yolları üzerine konuştuk ve sonunda önemli olanın bizim kendi kimliğimiz olduğuna karar verdik. Dolayısıyla kendimizi basitçe 

Evet, bu yalın kurumsal markanın, gidebileceğiniz diğer tüm ülkelerde de geçerli olabileceğini öngörebiliriz. Peki Birleşik Krallık’ta gelecekte yapmayı düşündüğünüz projeler hangileri?
James Emmett: Şimdilik iki yeni projemiz var. Harcourt ve Apex House. Belgravia Gate’i de bitirmek üzereyiz. Çok fazla şeyi çok acele yapmaya çalışmamamız, önemli. Üstünde tartıştığımız projeler hakkında seçiciyiz de... Açılan tüm ihaleleri değil, yalnızca geliştirici ekip içindeki anahtar bir tarafla ilişki kurabildiğimiz kişilerle çalışacağımız ve geçmiş tecrübelerimizden bazı değerleri kalabileceklerimizi kabul ediyoruz. Şimdilik bir başka projeye başlama hazırlığı içinde değiliz, ama ekibimiz eldekileri teslim etmek ve muhtemel projelerin bizim için doğru fırsatlar olmasını sağlamak üzere yoğun bir biçimde çalışıyor. Birleşik Krallık’ta karşılaştığımız sürprizlerden biri ihale döneminin başından sonuna ne kadar uzun sürdüğü ve şantiyede, mesela Türkiye ya da Rusya'da olduğundan daha uzun sürede işe başlanabileceği oldu.

Son olarak Gengizhan Bey, burada olduğunuz iki yıl içinde Birleşik Krallık’taki en büyük başarınız hangisiydi?
Cengiz Karaduman: Her gün farklı bir meydan okumayla karşı karşıyayız. Belgravia Gate, birçok kişinin mümkün olmadığını düşündüğü bir zaman içinde inşa edildi. Türklerin yöntemleri ve teslim etme hızı insanları biraz şaşırttı sanki. Bu esnada küçük bir projeyi daha tamamladık ve ilk "iş bitirme" belgemizi aldık. Ayrıca Birleşik Krallık ticari kurumlan tarafından tanındık ve çok önemli olan Considerate Constructors (İtibarlı Yükleniciler) kuruluşu tarafından ilk liyakat belgemiz verildi. En gurur duyduğumuz an ise; herhalde Ant Yapı ailesine katılmak üzere ekibimizi kurduğumuz andı.