29 / 04 / 2024

Avcılar Zincirlikuyu 4 yıl önce 38 dakikaydı şimdi 1 saat!

 Avcılar Zincirlikuyu 4 yıl önce 38 dakikaydı şimdi 1 saat!

Metrobüs, 4 yıl önce devreye girdiğinde her geçen gün daha da çekilmez hale gelen İstanbul trafiğine nefes aldırmış ve Avcılar-Zincirlikuyu arasındaki yaklaşık 30 km’lik mesafeyi 38 dakikaya indirmişti. 4 yıl geçti ve aynı mesafe 1 saate uzadı




Saatlerimiz 7.30’u gösterdiğinde foto muhabiri arkadaşım Ozan Köse ile birlikte Avcılar’a ulaştığımızda insan seliyle karşılaştık. Hani eylem olur da yürüyüş yapılır ya da resmi geçitlerdeki tören kıtaları akın akın yürür ya, işte yolcular da aynen böyle akın akın metrobüse yürüyordu. Ama ne kalabalık! Minibüs ya da otobüslerle farklı noktalardan Avcılar'a ulaşanlar, yolun karşısındaki otobüslere ulaşabilmek için önce üstgeçidi kullanıyorlar. İşte burada öylesine bir kalabalık oluşuyor ki geçit sallanıyor.


Adım atacak yer yok


Geçitten inenler otobüslere yöneliyor. Ana istasyonda otobüsler vızır vızır çalışıyor. Yaklaşık 30 saniyede 1 otobüs kalkıyor. Koltuklar dolduğunda otobüsler hareket ediyor çünkü ayakta gitmek istemeyen yolcular otobüse binmeyip bir sonraki otobüsü bekliyor. Saat 7.50'de Avcılar'dan bindiğimiz metrobüs hareket ettiğinde içeride gayet ferah bir atmosfer vardı. Ayaktaki yolcu sayısı çok azdı. Klimalar çalışıyor, koltuklarına yerleşenler çoktan uyuklamaya başlamıştı bile.

Ancak bu rahatlık uzun sürmedi. Küçükçekmece, Yenibosna, Şirinevler derken metrobüs her durakta binenlerle dolmaya başladı. Yaklaşık 20 dakika sonra Bahçelievler'e ulaştığımızda otobüsün içinde artık adım atacak yer kalmadı.


Oturanlar rahat ama ayaktakilerin yüzü asık. Çünkü kıpırdamak dahi mümkün değil. Ayaktakiler biri inse de yerine otursam dercesine bakıyor ama kimsenin inmeye niyeti yok. Saatlerimiz 8.50'yi gösterdiğinde Zincirlikuyu'ya ulaşabildik. 1 saat boyunca ayakta yolculuk etmek yorucuydu. Otobüsten inerken belimin ağrıdığını fark ettim.


İstikamet Söğütlüçeşme


Zincirlikuyu'da otobüsten indik. Şimdi istikametimiz Söğütlüçeşme. Otobüse binmeden önce Beltur'un büfesinde oturup mola verdik. Çay, kahve, gazete satışı yapılan büfenin çevresine oturacak birkaç masa ve sandalye vardı ama derme çatma ortamın kasvetli ve bakımsız olduğunu söylemek yanlış olmaz herhalde. 


Kısa bir soluklanmanın ardından Söğütlüçeşme'ye doğru yol aldık. Diğer bölümdeki kadar olmasa da otobüs yine de kalabalıktı. Neyse ki yolculuk göz açıp kapayıncaya kadar, yani 15 dakikada sona erdi.


Ara durağa boş otobüs


Metrobüs, çileli İstanbul trafiğinde önemli bir araç. Zira her ne kadar aradan geçen 4 yılda yolculuk süresi uzamış olsa da yine de ulaşımda hızlı bir çözüm sağlıyor. Zaten Avcılar-Zincirlikuyu hattında alternatif toplu taşıma aracı olmadığı için herkes metrobüse binmek zorunda.


Bu nedenle vatandaşın en önemli sıkıntısı otobüslerin kalabalık olması. Balık istifi gibi yolculuk yapmaktan kurtulabilmek için ara duraklara boş otobüs gönderilmesini istiyorlar.


Ter kokusu çekilmiyor


Bir yolcu, metrobüste yaşanan başka bir sıkıntıya dikkat çekiyor: 


Şükrübey'den otobüse binmeye çalışıyorum. O kadar kalabalık oluyor ki klima bile fayda etmiyor. Herkes kimin ne yediğini ne koktuğunu biliyor. Yemek kokuları ter kokularına karışıyor.


Tülay Şubatlı/Habertürk



Geri Dön