Bursa'da dünden bugüne termal turizm gelişimi!

Bursa'nın sıcak suları özellikle Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde en üst düzeyde kullanıldığını ifade eden Bursa İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Bilal Çelik, Bursa'nın tarih boyunca kaplıca şehri olarak ağırlığını hep koruduğunu söyledi.

İlk Türk hamamının I. Murad Hüdavendigar Gazi tarafından 1359 yılında Kükürtlü'de açıldığını ifade eden Çelik, 1481 yılında ise Sultan II Beyazıt Han tarafından kaplıcalar daha modern yapıda inşa edildiğini söyledi. 1890 senesinde Bursa'da 100 fazla hamamın olduğunu tarihi kayıtlarda bulunduğunu belirten Çelik, "Ancak 1980 yıllardan sonra sanayimizin kentimizde hızla büyümesi kaplıca sektörünü daha gerilerde kalmasına sebep olurken ülkemizin farklı yörelerinde hızla gelişen termal turizm bölgeleri de Bursa'yı çok gerilere itmiştir. 

Bursa Valiliği İl Özel İdaresi Jeotermal A.Ş tarafından yapılan çalışmalar neticesinde bugün, eski ve yeni jeotermal su kaynaklarının sadece il merkezinde kullanılabilir miktarı saniyede 300 litre ve il genelinde 500 litreye ulaşırken aynı zamanda içinde hangi minerallerin hangi hastalıklara iyi geldiği de teknik olarak ilk defa bu çalışmalarla gün yüzüne çıkarılmıştır. Halihazırda ilimiz turizm potansiyelinin en iyi şekilde değerlendirilmesini sağlayacak ve 'Bursa marka kent' kimliğinin de bir parçası olan, binlerce yıllık geçmişiyle beraber yenilenebilir nitelikli jeotermal kaynakların gün yüzüne çıkarılması ve insanlığın hizmetine sunulması adına çok önemli bir çalışma sürdürülmektedir" dedi.

"750 MİLYON POTANSİYEL MÜŞTERİ"

Bugün Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada yılda yaklaşık 750 Milyon kişinin termal turizmden faydalandığını hatırlatan Çelik, "Bu sayı içerisinde Rusya, Doğu Avrupa, Türk Cumhuriyetleri ve Uzak Doğu bulunmaktadır. Türkiye ve Bursa olarak bu devasa pastada payımızı artırabilmek için yürütülen bütün çalışmalar sonunda 17 Bin termal turizm yatak kapasitesine ulaşılması ve şehrimizin sanayi kimliğinin yanı başına turizm kimliğinin de eklenmesi hedeflenmiştir. Ayrıca, kongre, kış, inanç, müze ve fuar ve diğer turizm sektörleri de eklenince Bursa'nın gerçekten hiçbir bölgeye nasip olmayan bir zenginliğin sahibi olduğu görülecektir" diye konuştu.

Sabah Gazetesi