Büyük Bitcoin madenciliği göçü hız kesmiyor!

Çin'deki madenciler faaliyetlerini başka ülkelere götürüyor. Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre; Çin'in "hash oranı" mart itibarıyla aylık ortalama yüzde 46 seviyelerine geriledi. Bu oran 2020 Eylül'de yüzde 75 seviyesinde kaydedilmişti. 

Büyük madencilik göçü sürüyor

Kripto para borsalarında "büyük madencilik göçü" şeklinde ifade edilen süreç devam ederken ABD ve Kanada gibi ülkeler popülerleşti. Bu durum Bitcoin'in "hash oranını" da etkiledi; ABD, yaklaşık yüzde 17'lik oranla Bitcoin madencilerinin en yoğun olduğu ikinci ülke oldu.

ABD'de Teksas kripto para madencilerinin odağında

ABD'de Teksas eyaleti zengin enerji kaynakları, düşük enerji fiyatları ve eyalet yetkililerinin kripto paraya ilişkin olumlu yaklaşımıyla madenciler için ideal bir destinasyon olarak ön planda yer alıyor.

Çin'deki madenciler ABD'deki madencilik hizmeti sunan firmalarla iletişimlerini yoğun hale getirirken, Çinli madencilik şirketi BIT'in Teksas'ta veri merkezi kurmak amacıyla 25 milyon dolarlık yatırım planladığı ifade ediliyor. 

Madencilerin göçünün anlık olmayacağı, kripto paraların Çin'deki yetkilileri rahatsız eden kontrol edilemez doğası ve çevresel etkileriyle ilgili soruların kripto para madenciliğinin yoğunlaşmasıyla ABD'de de gündeme gelebileceği belirtiliyor.

"Çin'in Bitcoin madenciliğinin değerini görmediğini düşünüyorum"

Kripto para madenciliği alanında hizmet sağlayan Compass Mining Kurucu Ortağı Thomas Heller, Çin'in Bitcoin'i bir "tehdit" olarak gördüğünü belirtti.

Bitcoin madenciliği alanında Çin'de de 3 sene çalıştığına vurgu yapan Heller, Bitcoin ve Tether gibi kripto paralarla uğraşmanın önceden oldukça kolay olduğunu dile getirdi. 

Heller, "Daha önce birçok Bitcoin madencilik şirketi, madencilik çiftliği inşa etmek için Çin'de altyapıya büyük miktarlarda yatırım yaptı. Şu anda hükümetin Bitcoin madenciliğinin devam etmesine izin vermenin değerini görmediğini düşünüyorum" diye konuştu.

Çinli madencilerin farklı yerlere göç ettiğine dikkat çeken Heller, bazı durumlarda madencilere yardımda bulunduklarını ve ABD ve Kanada gibi Kuzey Amerika ülkelerinin en çok tercih edilen yerler olduğunu ifade etti.
Heller, "Buradaki zorluk, makinelerine ev sahipliği yapılması için sınırlı bir altyapının hazır olması. Teksas, Georgia, Güney Karolina gibi yerlerdeki birçok maden çiftliği genişliyor. Ancak mevcut alana kıyasla çok fazla makine var. Diğer seçenekleri göz önünde bulunduruyorlar. Kanada bir diğer popüler yer" açıklamasını yaptı. 

"Kripto para madenciliği giderek küreselleşiyor"

Önemli sayıda madencinin Kazakistan ve Rusya'yı da tercih ettiğini vurgulayan Heller, eski makinelere sahip madencilerin bu ülkelere gittiğine dikkat çekti. 

Heller, kripto para madenciliğinin giderek globalleştiğine dikkat çekerek, şunları kaydetti:

"Kuzey Amerika gibi kilit bir bölgeye sahip olsak bile, Rusya ve Kazakistan bir diğer kilit bölge olarak öne çıkıyor. Güneydoğu Asya, Güney Amerika, Afrika, Orta Doğu'da da daha fazla çiftlik görmeye başlıyoruz. Bunların hepsi iyi şeyler. Madencilik operasyonları ne kadar çok yayılırsa tek bir hükümetin onları kapatması o kadar zor olur." 

Teksas'ın kripto para madenciliğinde "oyun değiştirici" olabileceğiyle ilgili yorumlara katıldığına vurgu yapan Heller, Teksas'ın popüler bir seçenek olduğuna, eyaletteki enerji fiyatlarının nispeten rekabetçi olduğuna vurgu yaptı. Heller, "Kesinlikle Texas, Bitcoin madenciliği için bir yuva" dedi.

Bitcoin'in hash oranındaki değişimi de dile getiren Heller, Çin'de yoğun miktarda Bitcoin madenciliği yapıldığı dönemde 150-160 180,6 TH/s olan Bitcoin'in hash oranının şimdi 90-95 TH/s seviyesinde olduğuna, madencilik makinelerinin neredeyse yüzde 50'sinin geçen ay itibarıyla çevrim dışı olduğuna vurgu yaptı.

Madenciler için en önemli şey elektrik maliyeti

Kripto para madencilik şirketlerinden Luxor Tech İş Geliştirme Başkan Yardımcısı Alex Brammer da Çin hükümetinin Bitcoin gibi kripto para birimlerini devlet tarafından kontrol edilen merkez bankası dijital para birimine doğrudan rakip şeklinde gördüğüne, bir merkezi bulunmayan, devletler tarafından kontrol altına alınamayan Bitcoin gibi kripto para birimleriyle sermaye kontrollerinin yapılamayacağını dile getirdi.
Brammer, "Bitcoin, sadece yerel alanda değil aynı zamanda uluslararası alanda da kontrol yeteneklerine meydan okuyor" şeklinde konuştu.

Kripto para madenciliğinin şebekelerde bir yük olduğuna vurgu yapan Brammer, Çin hükümetinin daha çevre dostu olmak istediklerini ileri sürdüklerini fakat çevresel etkiler konusunda endişeli olduklarını belirten çok fazla kanıt olmadığına dikkat çekti. 

Brammer, Bitcoin'in madencilerinin gittikleri ülkelerinin ekipmanlarına bağlı olarak değiştiğine dikkat çekerek, "Bitcoin madencileri için en önemli şey elektrik maliyetleri ve bu nedenle ucuz elektrik bulabilecekleri herhangi bir ülke bir dereceye kadar onlar için çekici olacaktır. Buna ek olarak siyasi istikrar ve regülasyonların madencilik dostu olması da önemli" dedi. 

Kuzey Amerika'ya hash oranından aslan payı

Bitcion madencilerinin dünyaya yayılmasını "hash oranının dağılması" şeklinde belirten Brammer, Çin haricinde bütün dünyaya yayıldığını dile getirdi. Brammer, hash oranında düşüş olduğuna dikkat çekerek, kapasitenin çoğunun Çin'de çevrimdışı olduğunu ifade etti. 

Brammer, "Bence Kuzey Amerika hash oranından aslan payına sahip olmaya devam ediyor ama Rusya, Kuzey Avrupa, İzlanda, Güney Amerika'da Venezuela, El Salvador, Paraguay ve Uruguay gibi yerlere doğru da gidiyor. Madenci ağının dağılımında inanılmaz bir artış var. Bitcoin ağı için iyi mi? Bence kesinlikle evet" açıklamasını yaptı. 

Brammer, düzenleyici ve siyasi risk açısından değerlendirildiğinde, daha çok yayılan madencilik ağının devletlerin uygulamalarına karşı daha az savunmasız olduğunun altını çizdi.

Kripto para yatırımcıları dikkat! İşte en büyük risk!