14 / 10 / 2024

Cam Adam, onu kırmayacak bir kent hayal ediyor!

Cam Adam, onu kırmayacak bir kent hayal ediyor!

Mimar ve Mühendis Odaları Birliği 'nin Kocaeli 'de düzenlediği 'Kent  Sempozyumu'na konuşmacı olarak katıldığını anlatan Zekeriya Ünal, 'Avrupa Birliği 'ne uyum çerçevesinde, engellerimizi  kaldırmayan yerel yönetimlere 1 Temmuz 2012 'den itibaren dava aç




Halk arasında 'cam kemik' olarak bilinen 'Osteogenesis imperfecta' hastalığı nedeniyle 23 yaşında  olmasına rağmen 2 yaşındaki bir çocuğun fiziksel gelişimine sahip olan Adanalı  Zekeriya Ünal, kurduğu internet sitesi aracılığıyla yüzlerce engellinin  duygularına tercüman oluyor.

Tıpta çok ender rastlandığı belirtilen genetik hastalıktan dolayı bir  bebek kadar kırılgan kemiklere sahip olan, bu yüzden annesinin bir an olsun  yanından ayırmadığı Zekeriya Ünal, 'Engelli  Haftası' kutlamaları kapsamında belediye başkanlarının engellilere yönelik iyi  niyet mesajları yayınladıklarını, ancak engelli bireyler olarak belediye  başkanlarından mesaj değil, engellerinin kaldırılmasını beklediklerini söyledi.

'Yoksa engel siz misiniz' adıyla kurduğu internet sitesinde, kendisi gibi engelli olanlarla buluştuğunu anlatan Ünal, sevinçlerin paylaştıkça  çoğaldığını, sorunların ve üzüntülerin ise paylaştıkça azaldığını belirterek,  'Engelli kader arkadaşlarımla sanal ortamda projeler üretip, bu ülkede biz de  mutlu bireyler olarak yaşamak istiyoruz' diye konuştu. Hayata gerçekçi gözle baktığını, pozitif yanlarını da negatif yanlarını  da gördüğünü ifade eden Ünal, şunları söyledi:

'Yürüyemiyorum, koşup oynayamıyorum, hatta yatarken bir yanımdan diğer yanıma dönerken kemiklerim kırılacak korkusuyla annemden destek alıyorum. Buna  rağmen mutlu olmaya çalışıyorum. çünkü, benim gören gözlerim var, işiten kulağım  var, konuşan dilim var. Bunlara sahip olamayan engelliler de var. Ben bardağın  dolu tarafını da, boş tarafını da görebiliyorum. Benim dış görünüşümdeki  değişiklik bazılarına negatif gelebilir, ama ben böyle yaşamaya alıştım.  Utanmıyorum, çünkü bu utanılacak bir durum değil.'

Zekeriya Ünal, en büyük üzüntüsünün annesinden yardım almadan şehirde  dolaşamamak olduğunu dile getirerek, 'Annem benim koltuk değneğim olmamalı. çünkü, bu ülkede bizler de bireyiz ve hizmet bekliyoruz. Kaldırımlar, yollar,  toplu taşıma araçları sanki bu ülkede hiç engelli yokmuş gibi dizayn edilmiş.  Bazı yerlere rampa koymuşlar ama bu rampalar formalite yerine gelsin diye
yapılmış' dedi. Engeline rağmen çevresindekilere pozitif yaklaşımı ve güler yüzü ile  tanınan Zekeriya Ünal, Avrupa Birliği 'ne uyum çerçevesinde 1 Temmuz 2012 'ye kadar  toplu taşımada kullanılan tüm araçların yanı sıra kamu kurum ve kuruluşlarının  fiziksel mekanlarını, yolların, kaldırımların engellilerin rahatlıkla  dolaşabileceği duruma getirilmesinin zorunlu olduğunu anımsatarak, 'Ancak,  yaklaşık bir yıldan biraz fazla süre kalmış olmasına rağmen bugüne kadar ciddi  bir çalışma gözlemleyemiyoruz' dedi.

'KOCAELİ SEMPOZYUMU VE PROJE'

Mimar ve Mühendis Odaları Birliği 'nin Kocaeli 'de düzenlediği 'Kent  Sempozyumu'na konuşmacı olarak katıldığını anlatan Zekeriya Ünal, kentleşme ve  yaşam alanlarının konu edildiği sempozyumda, kentleri engelli gözüyle  değerlendirdiğini belirterek, 'Bana internet sitemi aracılığıyla ulaşan  sempozyum yöneticileri yaptığım konuşmadan çok etkilendiler. Salondakiler de  benim anlattıklarımı destekleyerek alkışladılar. Bu sempozyum engellilerin  sorunlarının farkına varılması açısından son derece önemliydi' dedi. Zekeriya Ünal, sempozyumdan döndükten sonra aklına bir proje geldiğini  ifade ederek, şöyle devam etti:

'Bu projemi şu anda yazıya döküyorum. Bunu tüm yerel yönetimlere sunacağım. Biz yolda yürürken ikinci basamaktan başlayan rampa görmek  istemiyoruz. Biz 'bunu nasıl yaptınız ' diye sorduğumuzda bize garip garip  bakıyorlar, sonra 'evet fark edemedik ' diyorlar. Ama o mimari düzenlemeyi  yapanların içinde bizler gibi engelliler olsa o zaman farkına varırlar diye  düşünüyoruz. Ben diyorum ki; madem bunu beceremiyorsunuz, o zaman bizim  yardımımıza ihtiyacınız var demektir.  Adana  'da veya diğer şehirlerde yeni açılan mekanlara belediyeden açma  ruhsatı verilirken, onay veren ekipte bir engelli olsun. Bu mekan, engelliler  için uygun mu bir de o engelli değerlendirsin. Asansör dar mı, geniş mi,  kaldırımlarda tekerlekli sandalye ile yürünebiliyor mu Araştırılsın. Ondan sonra  rapor verilsin. Aksi takdirde Avrupa Birliği 'ne uyum çerçevesinde, engellerimizi  kaldırmayan yerel yönetimlere 1 Temmuz 2012 'den itibaren dava açacağız.'


Geri Dön