Çuhadaroğlu, Konut Konferansı'na sponsor oldu!

Son yıllarda özellikle büyük şehirlerde konut üretimini artan nüfus, kentsel dönüşüm yasası, yabancılara konut satışı vb. gibi etkileyen, itici güçler nelerdir?

Öncelikle Türk toplumu 80'li yıllar sonrasında belirli bir ivme ile yaşam standardını yükseltmiştir, buna karşın söz konusu dönemden önceki mevcut konut stoğu maalesef çağdaş gereksinimlere yanıt verir durumda değildir. Bahse konu yapıların pek çoğunun yap-sat müteahhitleri tarafından üretilmiş ve kalfa yapısı tabir edilen düzeyde olması, insanların özlemini duyduğu deprem güvenliği, yalıtımı ve üstüne üstlük sosyal alanları olan çağdaş konut komplekslerine hızla yönelmesini sağlamıştır. Anlayacağınız, konutlar salt barınma ihtiyacı olarak değerlendirmekten çıkıp deprem, yangın gibi emniyet ihtiyaçlarını karşılamasının yanı sıra bireylerin sosyal ve sportif faaliyetlerini de gerçekleştirebilecekleri siteler haline dönüştürülmektedir. Hattâ son projelerde alışveriş merkezleri ve eğlence alanları, bu projelere ilave edilmek suretiyle adeta bir çekim merkezi haline getirilmesi sağlanmıştır.

Çuhadaroğlu olarak özellikle konuta sağladığınız ürün ve sistemleriniz açısından konuşursak, Türkiye genelinde dağılımınız nedir?

Özellikle son 10 yılda daha özellikli, daha yüksek binaların yaygınlaşmasına paralel miktarlar neredeyse ikiye katlandı ve bu artış de­vam edecektir. Çünkü, alüminyum korozyon dayanımı yüksek, hafif, ömrü uzun, dış etkenlere ve iklim koşullarına karşı dayanıklı, ba­kım maliyeti olmayan, yüzey renklendirmesi yapılabilen ve kesme, delme işleme gibi çok kolay işlemlerin yapılabildiği genç bir metal. 

Son yıllarda özellikle yüksek yoğunluklu Konutlarda ne türden (sistem detayı, yapım hızı, estetik duruş vb. açısından) cephe sistemleri tercih ediliyor; bu sistemlerin yanıt verdiği gereksinimler ya da beklentiler neler? Bu beklentiler mimarlar ve proje geliştiricilerden mi geliyor?

Dikey yapılaşma nedeniyle geleneksel apartman tipolojisinden ayrışan yeni konut komplekslerinde yapım hızı ve hava, su sızdırmazlığı ile statik mukavemet gereksinimlerini optimize edecek çözümler öne çıkmaktadır. Büyük yüzeylerin cam ve alüminyum ile hızla kaplanmasını sağlayan giydirme cephelere entegre, yüksek per­formanslı sürme doğramalar ve açılır kanatlarla bu talepler karşılanabilmektedir. Bunun dışında çağdaş mimari eğilimler dış mekânla bütünle­şen, en çok doğal ışığı iç mekâna alacak cephe çözümleri talep etmektedir. Bu durum geniş açıklıklar, büyük ve ağır hareketli kanatlar, çeşitli açılım tiplerini gündeme getirmekte, yüksek hava ve su sızdırmazlığı ile statik mukavemet gerektiren çözümler öne çıkmaktadır. Konvansiyonel çözümlere göre yapının ölü yüklerinin azaltılması, birçok malzeme ve alt yüklenici yerine cephenin tek kalemde çözümlenmesi, daha az alan kaplaması ve çok alternatifli este­tik çözümler sunması nedeniyle çağdaş konutlarda giydirme cepheye entegre sürme ya da açılır kanat doğrama sistemlerinin kullanılması mimar ve proje geliştiricilerinin ortak paydada buluştukları bir seçim olarak öne çıkmaktadır.

Çuhadaroğlu olarak üzerinde çalıştığınız yüksek yoğunluklu ya da özellikli bir konutta hangi sistemleri geliştiriyorsunuz? Ürün gamınızda neler var?

Büro projelerinde açılır kanatların dışarıdan cephenin öteki bölümlerinden farklı algılanmadığı gizli kanat uygulamaları ters vasistas olarak tanımladığımız biçimde açılmaktadır. Çuhadaroğlu, konutlarda açılır kanatların çift eksen ya da içe açılır kanat olarak açılması ihtiyacına paralel bu açılım tiplerinde gizli kanat uygulamalarını geliştirmiştir. Ayrıca Çuhadaroğlu, farklı kanat büyüklüğü ve buna bağlı kanat ağırlığı, yapı yüksekliği ya da konumuna bağlı sızdırmazlık ihtiyaçlarını karşılayacak, yüksek yalıtım değerleri sağlayan poliamid ısı bariyerinin standart olarak kullanıldığı sürme doğramalar ve doğrama sistemlerini kapsayan geniş bir çözüm portföyüne sahiptir.

Konut Konferansı'na sponsor olmanızın nedeni nedir, bu konferansı hangi açıdan önemsiyorsunuz?

Alüminyum inşaat sektöründeki kullanım alanlarının yaygınlaşmasına paralel kullanım alanlarında her geçen gün artmaktadır. Özellikle son 10 yıl içinde Türkiye'de gerçekleştirilen projelerde Ar-Ge çalışmalarına paralel alüminyum kapı pencere kullanımları her geçen yıl artmaktadır. Kentsel dönüşüm çerçevesinde oluşturulan projelerin şartnamelerinde yoğun olarak alüminyuma yer verildiğini görmekteyiz. Özellikle İstanbul'da arsa arzının sıkıntısına paralel yükselen binalarda rüzgâr, su ve hava sızdırmazlık değerlerini sağlayacak kapı, pencere ve cephe doğramalarından performansı yüksek ürünler tercih edilmektedir. Kısaca yapılarda kullanılan alüminyum kapı pencere ve cephelerin, mimarların tasarımları doğrultusunda salt estetik bek­lentileri karşılaması değil, aynı zamanda teknik ve mühendislik beklentilerini de karşılaması da önem arz etmektedir. Günümüzde bu özellikleri karşılayan en uygun ürün alüminyum olacağı ön görüsü ile alüminyum talebi her geçen gün artacaktır. Alüminyum uzun ömürlü ve geri dö­nüşüm olanağı olan çevre dostu bir malzemedir. Ülkemizde gelişmiş ülkelerin kişi başına düşen alüminyum tüketiminin 1/4'ü mertebesinde bir tüketim söz konusudur. Bu bağlamda, ülkemizde konut projelerinde alüminyum tüketiminin artması için proje geliştiricileri ve mimarlarda oluşan farkındalık düzeyinin korunması ve artırılması amacıyla sponsor olunmuştur.

Konut Konferansı 2013