Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dikey mimari değil, yatay mimari istiyoruz!
AK Parti Çevre Şehir ve Kültür Başkanlığı Eğitim ve İstişare Toplantısı'nda konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dikey mimari değil, yatay mimari istiyoruz. " dedi...
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dünya Şehircilik Günü kapsamında düzenlenen AK Parti Çevre Şehir ve Kültür Başkanlığı Eğitim ve İstişare Toplantısı'nda konuşma yaptı. Erdoğan, bu toplantılardaki istişarelerin, bilgilendirmelerin dalga dalga tüm il, ilçe, beldelere ve mahallelere kadar yayılacağına inandığını söyledi.
Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre, Erdoğan, "Sıfır Atık" ve "Şehrim 2023" projeleri gibi çalışmalar hakkında katılımcıların bilgilendirileceğini belirterek, Sıfır Atık Projesi ile ilgili vakıf kurarak, bu konuda güçlü bir sivil toplum kuruluşuna sahip olmayı hedeflediklerini bildirdi.
AK Parti'nin, Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştırmasını, gençlere 2053 ve 2071 vizyonlarını emanet edebilmesini ancak bu şekilde sağlayabileceklerine değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"AK Parti'liler koşacak ki Türkiye yürüsün, AK Parti'liler günün 24 saati, yılın 365 günü çalışacak ki Türkiye üretmeye, gelişmeye, kalkınmaya devam etsin. AK Parti'liler 81 milyonun her birinin gönlüne girecek ki milletimizin teveccühü hep yanımızda olabilsin. AK Parti'liler her konuda proje üretecek ki ülkemizde yatırımlar kesintisiz bir şekilde sürsün."
"Hepsinde ecdadımızın bıraktığı izlere rastlarsınız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendine vatan yaptığı coğrafyaları imar ve inşa eden, kültürünü ve medeniyetini sürekli ileriye taşıyan bir milletin mensubu olunduğunu belirtti.
Erdoğan, bazılarının "göçebe" kavramı üzerinden Türk milletini iğnelemeye kalktığına dikkat çekti. Erdoğan, "Halbuki biz sadece bir coğrafyadan, bir başkasına gitmekle kalmamış, aynı zamanda yerleştiğimiz her yeri abad etmiş bir milletiz. Bugün gidin Orta ve Güney Asya'ya, Kafkasya'ya, Balkanlar'a, Akdeniz ve Karadeniz havzalarına hepsinde de ecdadımızın bıraktığı izlere rastlarsınız." değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, Nazım Hikmet'in "Davet" isimli şiirinin "Dörtnala gelip Uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim." dizesini okuyarak, şunları söyledi:
"Evet, uzaklardan gelmiş olsak da Akdeniz'e kısrak başı gibi uzanmış ve ayak bastığımız her yere mührümüzü vurmuşuzdur, biz böyle bir milletiz. Üstelik ecdadımız sadece şehirleri inşa etmekle kalmamış, onlara kendi ruhunu da üfleyerek hepsini de bize ait hale getirmiştir. Mesela Fatih Sultan Mehmet Han İstanbul'u fethettiğinde bazıları bu şehrin kimliğinin, kültürel yapısının bozulacağını öne sürdü. Halbuki tam tersi oldu, biz İstanbul'u kendi kimliğimizle daha da geliştirdik, İstanbul da bizi aynı şekilde zenginleştirdi."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm şehirlerde taşla toprak arasında, eksiğiyle fazlasıyla insanın kültürünün, gönül dünyasının zenginliklerinin de görüldüğünü ifade ederek eskilerin "Bir şehri aziz kılan, o şehrin sakinleridir." sözüyle şehirle insan arasındaki bu ilişkiyi anlattığını söyledi.
"Dikey mimari yok, yatay mimari"
Erdoğan, "Yahya Kemal, bizim şehirlerimizi nasıl anlatıyor? Ecdat, bir yere yerleşeceği zaman önce mescidini yapar, onun yanına hamamını kondurur, yakınında da mezarlığını seçerdi. Solmadığı ve yekpare olduğu için tevhidin temsilcisi olarak gördüğü selvileri diker, sonra bunların etrafına evlerini inşa ederdi. Yani şehircilik anlayışı bu ve böylece toprak imana gelirdi' diyor. Şimdi böyle bir anlayış var mı?" diye konuştu.
Bu konuda çalışma arkadaşlarını uyardığını, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'dan ecdadın şehircilik anlayışına dikkat etmesini istediğini belirten Erdoğan, "Diyoruz ki dikey mimari yok, yatay mimari. Önce mescit, sonra sosyal donatı alanları, yani okul vesaire bunlar, onun ardından oralarda çevrecilik yeşillendirme ve bu arada da inşaların devamı. Bunu böyle yapacağız. Oraya vatandaş yerleştiği zaman bakacak ki 'Benim mescidim, okulum, sosyal donatı alanlarım her şey var ve her taraf maşallah çevrecilik noktasında bitmiş, buraya da yerleşilir' diyecek. AK Parti'nin çevrecilik, şehircilik anlayışı bu. Bunu göstermemiz lazım." ifadelerini kullandı.
"Binalar yükseldi, yollar büyüdü fakat gönüller çölleşti"
Binaların yükseldiğini, yolların büyüdüğünü, araçların modernleştiğini, altyapıların geliştiğini fakat gönüllerin çoraklaştığını, çölleştiğini ve karardığını vurgulayan Erdoğan, geçen 16 yılda insanların hayat kalitesini yükseltmek için pek çok hizmeti hayata geçirdiklerini anlattı.
Maalesef gönül çoraklaşmasının önüne geçmekte tam başarılı olamadıklarına işaret eden Erdoğan, "İnşallah önümüzdeki dönemde gücümüzü ve imkanlarımızı, gönüllerimizi zenginleştirmek, medeniyetimizi yükseltmek, kültürümüzü hızlandırmak için daha çok kullanacağız. İşte bu ekip, genciyle kadınıyla erkeğiyle daha çok çalışacak." ifadelerini kullandı.
Yeşilin, ağacın, ormanın ve suyun korunması hususunda, tarihi yatırımlara imza atıldığını dile getiren Erdoğan, "Bereketli ovalarımızı koruma altına alıyoruz. Bugüne kadar toprak büyüklüğü 69 milyon dekarı bulan 243 ovamızı bu kapsama dahil ettik. Orman varlığımızı bir buçuk milyon hektar artırarak 22,3 milyon hektara çıkardık." dedi.
Erdoğan, AK Parti iktidarları döneminde, 4 milyar fidanın toprakla buluşturulduğunu belirterek, fidan üretiminin yılda 350 milyona yükseltildiğini, böylece toprakların erozyonla sulara karışıp gitmesinin önüne geçildiğini vurguladı.
İnşa edilen 538 yeni baraj ve 247 yeni gölet ile azgın sulara gem vurulduğunu ifade eden Erdoğan, böylece su depolama kapasitesini 166 milyar metreküpe çıkartarak, en kurak yılda bile vatandaşların ve toprakların susuz kalmasını önlediklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mersin'den Kıbrıs'a yapılan su hattı projesinin, kendi alanında dünyada bir ilk olduğuna dikkati çekerek, "GAP'ı büyük ölçüde tamamlarken bunun kadar önemli gördüğümüz Konya'daki mavi tünel projesini de hizmeti sunduk." dedi.
AK Parti'nin icraat listesinin uzun olduğunu vurgulayan Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nin ilgili birimlerinin, seçim öncesi bunları yazılı ve görsel olarak salonda bulunan katılımcılara ulaştıracağını söyledi.
Her bir icraatın milletin zihnine ve gönlüne nakış nakış işlenmesi gerektiğinin altını çizen Erdoğan, "(Bunu zaten bilmiyorlar mı) demeyin. Her zaman söylüyorum, 'Hafıza-i beşer nisyan ile maluldur.' Yani insanoğlunun hafızası unutkandır, hep unutudur. Onun için hep anlatacağız. Velev ki 180 kere de olsa, anlatacağız. Özellikle gençlerimize ve kadınlarımıza bunları çok iyi anlatmalıyız. Milletimiz nereden nereye geldiğini iyi bilmeli ki hedeflerimizin ne mana ifade ettiğini daha iyi görebilsin." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinin hem genelde hem de yerelde yapılan hizmetleri vatandaşlara tekrar anlatabilmek için önemli bir fırsat olduğunu vurgulayarak, mevcut belediyelerin bulunduğu yerlerin millet bahçeleriyle daha ileri taşınabileceğine işaret etti.
Ailelerin çocuklarıyla millet bahçelerine gelmelerini isteyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yatsınlar, yuvarlansınlar orada çocuklarıyla birlikte. Onlar orada yattıkça, onlar orada çocuklarıyla birlikte koştukça, kimi hatırlayacak? Bizi hatırlayacak. Bunu yapalım. Arkadaşlarımıza da şunu söylüyoruz. Millet bahçelerini yaparken hem belediye başkanlarımız, çevre, şehir, bir kenarına bir millet kıraathanesi koyalım. Üniversitelerimizin olduğu yerlerde millet kıraathanelerimizi yaygınlaştıralım. Oralarda çayı, simidi, kek, hepsi olsun. Orada kitap okurken, orada dersini çalışırken, bir ara da kalksın gelsin oradan çayını alsın, kekiyle beraber. Hem okusun hem de bu şekilde çayını yudumlasın ve bize dua etsin. Ben 'millet kıraathanesi' dedim, onlar, 'kumarhane' anladılar. Derviş diyemeyeceğim bunlara. Zikir, fikir meselesi."
Mevcut belediyelerin bulunduğu yerleri daha ileriye taşımak, henüz AK Parti hizmetleriyle tanışmamış belediyeleri ise bu imkana kavuşturmak için seçime veya seçim gününe kadar sıkı bir çalışma yürütülmesi gerektiğinin altını çizen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bugüne kadar hep yanımızda olan milletimizin, şayet kendimizi doğru ve tam olarak anlatırsak bu seçimde de yine tercihini bizden yana kullanacağından ben şüphe duymuyorum. Ben milletime güveniyorum, milletime inanıyorum. Milletim bizi bu yolda hiçbir zaman yalnız bırakmadı, yine bırakmayacak. Ben buna inanıyorum."
Murat Kurum: Her ilimizde en az bir tane Millet Bahçesi yapacağız!