22 / 12 / 2024

Emlak sektöründe nasıl başarılı olunur?

Emlak sektöründe nasıl başarılı olunur?

Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas, sektörde başarılı olmanın yolunu anlattı. Altan Elman, "Bizim sektörün en büyük zorluğu, ‘kararları önceden almanız gerekiyor’. Şayet aldığınız kararlar doğru olursa, başarılı olursunuz. Tabi bunlar hep risk…" dedi.



İnşaat sektörünün en köklü şirketlerinden Sur Yapı’nın Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas, bu hafta Patron Katı’nın konuğu oldu. Elmas ile ekonominin gidişatından inşaat sektöründeki son gelişmelere, 15 Temmuz Darbe girişiminden Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne kadar her konuda sohbet ettik. Bu esnada en çok ilgimi çeken nokta Elmas’ın 15 Temmuz darbe girişimi hakkında söyledikleri ve Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne bakışı oldu. Parlamenter sistemin, daha çok 15 Temmuz’lar doğurabileceği uyarısı yapan Elmas, geç kalınmış olan Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne geçişin bir an önce gerçekleşmesi gerektiğini söyledi. 2017 yılının her anlamda 2016’dan daha iyi bir yıl olacağını da söyleyen Altan Elmas “Devletimiz 200 yıldır bu kadar güçlü olmamıştı, bu yürüyüşümüz artık kolay kolay durdurulamaz” dedi…


İnşaat sektörü baba mirası mı, yoksa sonradan mı karar verdiniz bu sektöre girmeye? 

Babamlar amcamlarla beraber aslında otomotivci. Taksim Talimhane’de oto yedek parça, oto elektrikçi olarak satış yapıyorlar. Ben de Taksim doğumluyum. Amcamın inşaat mühendisliği okuması vesilesiyle o zamanlar inşaat işine giriyorlar. Kat karşılığı bina yapıp satıyorlar. O zamanlar adımız Elmaslar İnşaat… Bu iş 1989 yılına kadar devam etti. Sonrasında tüm işleri fesh ettiler. Babamlar amcamlar emeklilik hayatı yapamaya başladılar. Ben o zamanlar İTÜ mimarlık fakültesinde okuyordum. Okurken de hiçbir zaman profesyonel çalışmayı düşünmedim, kafamda bir an önce okulu bitirip, inşaat şirketi kurmak vardı. Bu hayalimi gerçekleştirdim.  Şirketi kurduğumda diplomayı bile almamıştım. Babamdan 5 bin dolar borç aldım, onun ofisini kullandım. Dekorasyon ve proje işleri ile başladık. 1992 senesinde Dudullu’da ilk inşaatımız yaptım. Hiç unutmam, Türkoğlu Makine Sanayi vardı. Onların fabrikasını inşa ettik. Acemi olmamız nedeniyle, hesap kitabı tutturamadık ve o işten zarar ettik. Bu da tabi bizim için bir tecrübe oldu. Ben okuldan daha mezun olmadan iş kurdum. Bugünkü aklım olsa en az 4 sene şantiye tozunu yutmadan böyle bir işe girmezdim.  


Son yıllarda inşaat sektörünü kârlı olduğunu düşünerek bu işe giren yatırımcı sayısı çok. Nasıl görüyorsunuz? 

Konut sektörü çok gözde bir sektör olduğu için, diğer sektörlerden bu işe girenler çok oldu. Büyük çoğunluğu da hayal kırıklığına uğradı. Görüntüde karlı marjlı bir intiba var ama o öyle değil. Özel niş bir yer yakalarsınız onu da uygun fiyata almışsınız gözükse bile, işin aslı öyle değil. Bizim gibi köklü firmalar endüstriyel üretim yaparak bu sektörde büyüme sağladılar. Sürdürülebilir üretim, yani bir proje bitmeden diğerine başlamak gibi… Çünkü bir sistem oturtuyorsunuz ve o döngü dışına çıkmamanız gerekiyor. Sektöre dışarıdan gelen insanlar bir kere sektörü bilmiyorlar. Maliyet fikirleri, hep kulaktan dola bilgiler. 


Sektörde başarılı olmanın yolu nereden geçiyor? 

Bizim sektörün en büyük zorluğu, ‘kararları önceden almanız gerekiyor’. Şayet aldığınız kararlar doğru olursa, başarılı olursunuz. Tabi bunlar hep risk… Hangi projenin hangi lokasyonda ne kadar talep alacağını önceden tahmin etmeniz lazım. Bu proje konut mu, otel mi, rezidans mı, yoksa hepsinin karması mı olacak! Büyük dairemi yapacaksınız, yoksa küçük daireler mi talep görür… İnsanların beklentilerini tahmin emeniz lazım. Bir fabrikada durum daha farklı, örneğin piyasaya bir ürün sundunuz tutmadı. Değiştirme şansınız var. Ancak bizim sektörde böyle bir manevra kabiliyetiniz yok. 


Satışlar gayet iyi görünüyor… Bu çalkantılı süreçte bu nasıl oluyor? 

2016 yılının ilk 10 ayında Türkiye genelinde toplam 1 milyon 66 bin konut satışı gerçekleşti. Ülkemiz bu yıl sosyal ve ekonomik anlamda zor zamanlar geçirmiş olsa da gayrimenkul sektörünün yoluna kaldığı yerden devam ederek bir örnek teşkil ettiğine inanıyoruz. 2016 yılı sonuna kadar gayrimenkul sektöründeki satış rakamının ise 1 milyon 300–1 milyon 350 bin arasında olacağını tahmin ediyoruz. 2016 yılı sonunda her şeye rağmen yeni bir rekor konuşacağımıza inanıyoruz. Son açıklanan 3. çeyrek rakamları da büyüme rakamı tahminlerimizi destekliyor.


Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin ekonomiye yansıması nasıl olur sizce? 

Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne biz çok geç kaldık. En önemlisi, bu sayede Türkiye’nin parçalı siyasal yapısını derleyip toparlayacak bir yönetim şekline geçmiş olacağımız. Parlamenter sistem, içerden ve dışarıdan müdahaleye açık… Darbe geçmişimize baktığımızda, güçsüz siyasi iktidar ve birlik-beraberlik olmadığı anlarda ortaya çıktığını görüyoruz. Çünkü darbeciler, parlamenter sistemde cesaret buluyor. Bugün Türkiye’nin verdiği mücadele de, bunu yıkma mücadelesidir. Devlet yeniden kuruluyor. Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ni bir an önce olması gerekendir.


CUMHURBAŞKANIMIZ BU KADAR ÇALIŞIRKEN BİZLER OTURAMAYIZ

Türkiye ekonomik olarak çok gelişti, 30 milyon dolar kredi için IMF kapılarında beklediğimiz günler oldu bizim…

2002’nin sonundaki Irak tezkeresi için konuşulan rakam bir milyar dolardı. Yani Amerikalılar bize ‘Tezkereyi geçirin, size 1 milyar dolar bağış verelim’ dediler…Ne için? Tezkere için. Biz ne yaptık reddettik tezkereyi. O zaman bunu reddedince, ‘Eyvah bundan sonra Amerika’da telefonlar açılmaz’ diyen çok oldu. Artık Türkiye’nin yüzüne kimse bakmaz, Türkiye artık ölümlerden ölüm beğensin… Bir de dönüp Türkiye’ye şimdi bakın. Ne kadar güçlüyüz. Cumhurbaşkanımızın çalışkanlığı, biz işadamlarını daha fazla çalışmaya sevk ediyor. Onun azmini gördükçe biz koltuklarımızda oturamaz hale geldik. Onun enerjisi bize olumlu yansıyor. 


DEVLETİMİZ 200 YILDIR HİÇ BU KADAR GÜÇLÜ OLMADI

FETÖ yapılanmasının 15 Temmuz hain darbe girişimini nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Türkiye için bir kırılma noktasıydı. Sayın Cumhurbaşkanımız, başkomutan görevi ile yaptığı çağrı çok önemliydi. Bende dahil olmak üzere, hepimiz yollara döküldük. 70’den 70’imiz… Herkes oradaydı. Sadece gençler değil, ülkesine sahip çıkan 80 yaşında insanlar gördüm sokaklarda. Bu nasıl bir kenetlenme ve nasıl bir milli duygudur. Halen ülkemiz üzerinden kirli oyunlar planlar kuruluyor. Allahın izniyle devletimizin dce gücüyle her türlü oyuna cevabımız hazır. Bundan sonraki süreçte de daha güçleneceğiz. Geleceğe dönük olarak ne 2017 ne 2018 ne sonrası için asla en ufak bir endişeye kapılmaya gerek yok. Biz mutlaka bugünden daha iyi olacağız, hiç çaresi yok.  Allahın izniyle benim hiç endişem yok. Devlet olarak da 200 yıldır hiç bu kadar güçlü olmadık. Hem toplum yapısı olarak hem de devlet olarak da ekonomik olarak da öyle. Bu kadar da güçlü bir toplum yapımız hiç olmadı. 


Star


Geri Dön