Enerji krizi Almanya'yı kıskacı altına aldı! 'Duş almak yerine bez kullanın'

ENERJİ KRİZİ BÜYÜYOR

Büyük ölçüde Rus gazına bağımlı olan Almanya, son yıllardaki en büyük enerji krizini yaşıyor. Doğal gaz ithalatının yarısı Rusya'ya bağlı olan Almanya'da, Gazprom dahil başkentler Berlin, Münih ve Hannover de dahil olmak üzere birçok şehirde enerji tasarrufu önlemleri uygulandı.

Hükümet, kamu binaları, ofisler ve  büyük salonlar gibi “insanların sıkça vakit geçirmediği alanlarda” ısıtmanın kapatılması çağrısında bulundu. Ayrıca bazı şehirlerdeki kamusal aydınlatmalar kesilirken, Berlin'de yaklaşık 200 tarihi bina ve anıtı aydınlatan projektörler söndürüldü. 

INSA araştırma enstitüsü  tarafından geçen ay yapılan bir ankete göre, Almanların yaklaşık üçte ikisi hükümetten gelen çağrılar sonrasında duş sürelerini de azalttı.

ENERJİ YOKSULLUĞU AVRUPAYI ELE GEÇİRİYOR

İngiltere'de enflasyon Temmuz'da %10,1 ile 40 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu, ekonomistlerin yıl sonu beklentilerinin çok üzerinde bir rakam. İngiliz basınının bugünkü manşetlerinde 'Ailelerin üçte ikisi yakıt yoksulluğu yaşayacak' ifadesi gündeme geldi. 

ENERJİ YOKSULLUĞU NEDİR?

Işıl Şirin Selçuk ve Altuğ Murat Köktaş'ın Politik İktisat Teorisi Dergisi'ndeki yazısında; Enerji yoksulluğu temelde “modern enerji fırsatlarına erişememe” olarak tanımlanmaktadır. 

Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre enerjiyi en temel ihtiyaçlarımız olan maddi ihtiyaçlar için kullandığımızı söyleyebiliriz. Soğuk iklime sahip bölgelerde ısıtma ihtiyacının karşılanması, enerji tüketiminin en temel düzeyidir. Yine, aydınlatma, yemek pişirme ve temizlik gibi temel fiziksel ihtiyaçların tümü enerji gerektirir.