Erdoğan Bayraktar: Kentsel dönüşümün altından zor kalkarız!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, afet öncelikli kentsel dönüşüm çalışmalarına hiçbir siyasi ayrım gözetmeden süratle başlanacağını ve tüm partilerin birlikte hareket etmediği takdirde bu işin altından zor kalkılacağını dile getirdi
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, afet öncelikli kentsel dönüşüm çalışmalarına hiçbir siyasi ayrım gözetmeden süratle başlanacağını söyledi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2012 yılı bütçesini sunan Bayraktar, Türkiyede nüfusun üçte ikisinden fazlasının kentler ve yakın çevresinde yaşadığını anlattı. Bayraktar, bu nedenle ulaşım sistemleri planlı, yeterli yeşil alanları olan, modern hayatın gerektirdiği sosyal donatılarla bezenmiş, afetlere dirençli, iklime ve çevreye duyarlı, planlı ve çağdaş şehirlere ulaşmayı hedeflediklerini bildirdi.
Bu kapsamda Kentsel Gelişme Strateji Belgesi(KENTGES) hazırladıklarını anımsatan Bayraktar, bu stratejinin, Türkiyenin mekansal planlama, yerleşme ve yapılaşma konularında Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023 yılını hedef alan bir imar ve kentleşme vizyonu olduğunu ifade etti.
Ülke genelinde çevre düzeni planlarının yüzde 90 oranında tamamlandığını bildiren Bayraktar, 2014 yılı sonunda ülkenin tamamının çevre düzeni planlarına kavuşturulmasını hedeflediklerini söyledi.
Kentsel dönüşüm konusuna değinen Bayraktar, şehirleri modernleştirmeyi ve insan hayatını tehdit eden risklerden arındırarak daha yaşanabilir hale getirmeyi planladıklarını belirterek, "Şehirlerde öncelikli afet riskli alanlar ve gecekondu bölgeleri tespit edilerek, mahalli idareler başta olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmak suretiyle afet öncelikli kentsel dönüşüm çalışmalarına hiçbir siyasi ayrım gözetmeden süratle başlanacaktır" dedi.
MAVİ BAYRAKTA DÜNYA DÖRDÜNCÜSÜ
Son yıllarda kanalizasyon şebekesi ve atık su arıtma tesisleri ile hizmet verilen nüfusta önemli artışlar olduğunu belirten Bayraktar, "2003 yılında atık su arıtma tesisi ile hizmet verilen nüfusun toplam belediye nüfusuna oranı yüzde 38 iken, 2011 yılında bu oran yüzde 72ye ulaşmıştır. Yine atık su arıtma tesisi ile hizmet verilen belediye sayısı 2003 yılında 278 iken 2011 yılında 421e yükselmiştir. İklim değişikliği ile mücadele ve ozon tabakasının korunması kapsamında Strateji Belgeleri ve Eylem Planları (İDEP) tamamlandı. Ülkemiz, taraf olduğu uluslararası sözleşme ve protokollerin müzakerelerinde Bakanlığımızın koordinasyonda en iyi şekilde temsil edildi ve edilmektedir" diye konuştu.
Bayraktar, deniz çevresinin korunması amacıyla 208 limanda atık alım hizmeti verildiğini, Türkiyenin temiz denizin göstergesi olan 341 mavi bayrakla bu alanda dünya dördüncüsü olduğunu açıkladı.
Ülke genelinde 59 katı atık düzenli depolama tesisi ile 756 belediyede 41 milyonluk nüfusa hizmet verildiğini belirten Bayraktar, inşaatı devam eden tesislerin işletmeye alınması ile katı atık bertaraf tesisi sayısının 2012 yılı sonu itibariyle 80e çıkarılması ve 1025 belediyede 46 milyon nüfusa hizmet verilmesinin hedeflendiğini bildirdi.
Bir çok sektöre ait yatırım projelerinin çevresel etki değerlendirmesine tabi tutulduğuna işaret eden Bayraktar, projelerin çevreye olabilecek olumlu ve olumsuz etkilerinin belirlenmesi ve izlenmesi kapsamında 2004-2011 yılları arasında, 1404 proje için "ÇED olumlu", 26 bin 902 proje için ise "ÇED gereklİ değildir" kararları verildiğini söyledi.
Bayraktar, AB Stratejik Çevresel Değerlendirme (SÇD) direktifinin uyumlaştırılarak şeffaf bir planlama süreci ve daha kaliteli plan ve programların hazırlanmasının hedeflendiğini belirtti.
KAÇAK VE RUHSATSIZ YAPILAR
Son 9 yıllık dönemde Türk inşaat ve yapı sektörü ile yapı malzemeleri sektöründe çok önemli gelişmeler yaşandığını anlatan Bayraktar, şöyle devam etti:
"İnşaat sektöründe yaşanan gelişmeler ülkemizi, yapı malzemeleri alanındaki pek çok ürünün üretiminde ve ihracatında dünyanın ve Avrupanın en ön sıralarına taşımıştır. Bakanlığımız ülkemizin yapım işleri ile ilgili faaliyetlerinde yetkili ve yol gösterici bir sorumluluk üstlenmiştir. Ülkemizdeki mevcut yapı stokunun büyük bir bölümünün deprem dayanımının istenilen düzeyde olmadığı, kaçak, ruhsatsız ve mühendislik hizmeti almayan yapıların çoğunlukta olduğu bilinmektedir. Öncelikle kamu yapılarının güvenli, kaliteli ve çevreye duyarlı olarak yapımı sağlanacaktır.
Projelerde teknolojik ve ekonomik yapı malzemeleri seçimi ile yeni yapım tekniklerinin inşaat sektöründe uygulanması yönünde sektöre öncülük edilerek, teknik destek verilecektir.
Deprem bölgelerinde yapılacak binalar hakkında yönetmelik ile ilgili olarak depreme dayanıklı yapım bilgileri ile bina güçlendirmesi konularında 2 bin 660 inşaat mühendisine eğitim verilmiştir. 2012 yılında sona erecek eğitimler ile 3500 inşaat mühendisinin eğitimi sağlanmış olacaktır."
YAPILARI SERTİFİKALI USTALAR İNŞA EDECEK
Mesleki hizmetlerin norm ve standartlarının hazırlanması ve uygulanmasının önemli bir konu olduğuna işaret eden Bayraktar, "Bakanlığımızca, saygın mühendislik ve mimarlık hizmeti anlayışını yerleştirmek üzere yerleşme ve yapılaşmaya yönelik mimarlık, mühendislik, müteahhitlik ve müşavirlik hizmetlerine ilişkin düzenlemeler yapılacaktır. Bu kapsamda uygulamalar denetlenecek, projelendirme ve ruhsatlandırma süreçlerine ilişkin usul, esas ve standartlar yeniden belirlenecek, bilirkişilerin niteliklerine ve mesleki
yeterliklerine ilişkin kurallar yeniden düzenlenecektir" diye konuştu.İnşaat ve tesisat işlerinde taahhüt üstlenen müteahhitlerin 1 ocak
2012 tarihinden itibaren yetki belgesi numarası almaları zorunlu hale getirildiğini belirten Bayraktar, böylece yapı müteahhitlerinin faaliyetlerinin kayıt altına alınacağını söyledi. Bayraktar, şöyle devam etti:
"Dünya müteahhitlik sektöründe ikinci sırada yer alan yurtdışı müteahhitlerimiz desteklenecek ve karşılaştıkları sorunların çözümünde
bakanlığımızın faaliyetleri kapsamında yardımcı olunacaktır. Ülkemizi yurtdışında başarı ile temsil eden müteahhitlerimizin iş hacimlerini genişletmek, yapı malzemeleri ihracatını artırmak, proje üretiminde söz sahibi olmalarını sağlamak amacıyla teknik müşavirlik hizmetleri desteklenecektir.
Ülkemizdeki yapılaşmaların, plan, fen, sağlık ve standartlara uygun yapılması, kontrolsüz-kalitesiz yapılaşmanın engellenmesi için, yapım işlerinde şantiye şefi olarak mimar ve mühendislerle birlikte tekniker ve teknisyenlerin görevlendirilmesi zorunlu hale getirilerek, yapılara mimarlık ve mühendislik hizmeti verilecektir. Ara teknik eleman yetiştirilmesi teşvik edilecektir.
İnşaat ve tesisat işlerinde çalışan ustaların 1 ocak 2012 tarihinden itibaren yetki belgeli olmaları zorunlu hale getirilmiştir. Yapılar, teknolojiyi takip eden ve hizmet içi eğitime tabi tutulmuş sertifikalı ustalar tarafından inşa edilecektir."
Güçlü ve kurumsal bir yapı denetim sistemi için Bakanlığın koordinasyonunda Teknik Müşavirlik sistemine geçileceğini anlatan Bayraktar,
"Deneyimli mimar ve mühendislere ve yeterli donanıma sahip teknik müşavirlik kuruluşları Bakanlıkça yetkilendirilecek, vatandaşların uzman ve güvenilir meslek mensuplarından hizmet almaları sağlanarak kaliteli ve nitelikli yapıların yapılmasının önü açılacaktır. Ulusal yapı denetim sisteminin geliştirilmesi ile yapılaşma süreci izlenebilir hale getirilecek, ruhsat üzerinden denetim ile birlikte süreçteki tüm aktörlerin yer aldığı sahada etkin bir denetim anlayışına geçilecektir" diye konuştu.
YABANCILARA MÜLK SATIŞI
Bayraktar, Bakanlar Kurulunca belirlenecek ülkelerin vatandaşı olan yabancı gerçek kişilerin Türkiyede taşınmaz mal ve sınırlı ayni hak edinmesini sağlamak amacıyla yürütülen mevzuat çalışmalarının sonuçlandırılma aşamasına geldiğini belirterek, "Bu çalışmalar kapsamında yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin, Türkiyede karşılaştıkları problemlerin çözümüne ilişkin düzenlemeler de yapılmaktadır. Çalışmaların sonuçlandırılmasıyla, ülkemize önemli miktarda doğrudan yabancı sermaye girişi sağlanmış olunacaktır" açıklamasında bulundu.
Bakanlığının ilgili kuruluşu olan İller Bankasının faaliyetleri hakkında bilgi veren Bayraktar, belediyelere sağlanan kredilerin faiz oranlarının
düşürüldüğünü, vadelerin uzatıldığını ve çeşitliliğinin artırıldığını söyledi.
Bayraktar, İller Bankasının 2011 yılında anonim şirket statüsüne dönüştürülmesi nedeniyle belediyelerden kesilen ortaklık payının yüzde 70 civarında azaltıldığını, belediyelerin yıllık ortalama gelirlerinde dolaylı olarak 1 milyar liraya yakın artış sağlandığını belirtti.
Tapu ve kadastro hizmetlerinden bahseden Bayraktar, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana tamamlanamayan tesis kadastrosunun 5 yıl içinde sonuçlanma aşamasına geldiğini ifade etti. Bayraktar, bugün itibariyle sorunsuz tüm birimlerin kadastro çalışmalarının sonuçlandırıldığını bildirdi.
Bakan Bayraktar, 2/B tescili ve işgalcilerin belirlenmesi uygulamaları kapsamında, 39 ilde, orman dışına çıkarılan alanların tescili ve işgalcilerinin belirlenmesi çalışmalarının tamamlandığını söyledi. Bayraktar, 2/B kadastrosu ve güncelleme çalışmalarının 2012 yılı sonuna kadar tamamlanmasının hedeflendiğini, 2012 yılı içinde toplamda 3 milyon parselin yenileme ihalesinin yapılmasının planlandığını açıkladı.
MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktardan, Van depreminin ardından tartışma yaratan sözleri dolayısıyla "vicdan muhasebesi" yapmasını istedi. Günal, "Devlet olarak insanları sakinleştirmek güzel ama arkasından gelen depremde ciddi can kayıpları oldu" dedi.
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, Türkiyenin kendine has bir şehir, bina mimarisinin olmadığını belirterek, bu mimarinin oluşturulması gerektiğini söyledi. Kuşoğlu, bakanlığın yeniden yapılandırılmasının Kanun Hükmünde Kararname ile gerçekleştirilmesini eleştirdi.
CHP Bursa Milletvekili Sena Kaleli, çevre ve şehirciğin aynı bakanlık altında birleştirilmesinin çapraz kontrole aykırı olduğunu söyledi. AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Baha Öğütken, Türkiyede TOKİ ile şehircilikte önemli bir adım atıldığını söyledi. Öğütken, ülke genelinde 490 bin konut üretildiğini, vatandaşların ucuz ve kaliteli evlere sahip olmalarının sağlandığını dile getirdi.
CHP Bursa Milletvekili İlhan Demiröz, TOKİnin binalarının, bulunduğu şehrin siluetini bozacak şekilde yapıldığını ileri sürdü. CHP İStanbul Milletvekili Müslim Sarı, okulu, yolu, suyu olmayan TOKİ konutlarının "saymakla bitmeyeceğini" ifade etti.
Sarı, bakanlığa ayrılan bütçenin, çevre gibi önemli bir konunun sorunlarını çözmek için yetmeyeceğini savundu.
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, kentlerde otopark sorununun ciddi boyutlara ulaştığını söyledi. Tanal, binalar yapılırken vatandaşın bölge otoparkları için belli bir miktar para verdiğini ancak söz konusu otoparklarının yapılmadığını belirterek, "Sebepsiz olarak vatandaşın cebinden para alınıyor. Bunun hukuksal dayanağı yok" dedi.
CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, Türkiyede hiçbir belediyeye özel yaptırım uygulanmadığını belirterek, "İzmir Büyükşehir Belediyesine neden bu kadar saldırı yapılıyor" diye sordu.
AK Parti Ağrı Milletvekili Ekrem Çelebi, hızlı yapılaşma nedeniyle güvenlik riski yüksek alanların oluştuğunu, bu alanların nitelikli yerlere dönüştürülmesinin artık sosyo ekonomik bir ihtiyaç haline geldiğini söyledi. Çelebi, kentsel dönüşüm çalışmalarında doğal ve kültürel varlıkların "yatırımlara köstek alanlar" olarak görülmemesi, bu alanların korunmasına önem verilmesi gerektiğine dikkati çekti.
CHP İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, Vandaki yıkımın nedeninin imalat hatasından kaynaklandığını ifade etti. Bunun bir Türkiye gerçeği olduğunu, ancak buna rağmen göz yumulduğunu, kulak ardı edildiğini kaydeden Aslanoğlu, "Diliyorum ki Türkiyenin tüm bölgelerinde, imalat hatası yapan herkes cezasını çeker" dedi.
Belediyelerin İçişleri Bakanlığına bağlı olmasının gerekçesini soran Aslanoğlu, "İçişleri Bakanlığı Belediyelere proje mi veriyor. Ne yapıyor Ancak belediye basıyor, sabahın 5inde insanların onuru ile oynuyor. Burası polis devleti değil, hukuk devleti" diye konuştu.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Marmara depreminin Türkiye için dönüm noktası olduğunu belirterek, "Ancak Van depremi bizim nasırımıza basmıştır. Yasa taslağını hazırladık ve Başbakanlığa takdim ettik" dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Bayraktar, komisyondaki görüşmelerde kendisinin yeni milletvekili ve yeni Bakan olması nedeniyle muhalefet milletvekillerinin sert eleştiri yapmak yerine önerilerde bulunduğunu belirtti. Bayraktar, "Bu da Türkiye Cumhuriyetinin geldiği düzeyi gösteriyor. Ben Türkiye adına sevinçliyim. Önümüzdeki sene ben yine Bakanlığa devam edersem aynı müsamahanın gösterilmeyeceğini de biliyorum" diye konuştu.
Bayraktar, 1945li yıllardan sonra kentlere yoğun bir göçün başladığını, bunun karşısında bir dizi tedbirler alındığını, ancak bu işlerin yalnızca yasayla olamaması nedeniyle söz konusu önlemlerin yetersiz kaldığını söyledi. Bayraktar, günümüzde nüfusun yüzde 75ten fazlasının şehirlerde yaşadığını ifade etti.Kentsel dönüşüm konusunda dünyanın farklı ülkelerinden örnekler veren Bayraktar, Brezilyanın gecekondularla başının dertte olduğunu, devletin bu bölgelerde uyuşturucu kullanımı ve mafya ile mücadelede bile zorlandığını anlattı. ABD ve Japonya gibi ülkelerde de ciddi bir şekilde kentsel dönüşüme ihtiyaç duyulduğunu belirten Bayraktar, ancak Rusya, Çin, Romanya gibi ülkelerin bu konuda iyi durumda olduklarını belirtti. Bayraktar, kentsel dönüşümde başarı sağlanması için siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliği yapması gerektiğine dikkati çekti.
"VAN DEPREMİNASIRIMIZA BASTI
Deprem konusuna da değinen Bayraktar, Marmara depreminin Türkiye için bir dönüm noktası olduğunu, bu depremin ardından çeşitli yasal düzenlemeler yapıldığını söyledi. Bu düzenlemelerin ardından yapılan binaların nispeten sağlam olduğunu kaydeden Bayraktar, "Ancak, Van depremi bizim nasırımıza basmıştır. Biz bir yasa taslağını hazırladık ve Başbakanlığa takdim ettik. İnşallah bunu çıkarırız. Ben bu işi beceririm ya da beceremem. Ama ben bu işin hastasıyım, titiz ve çalışkan birisiyim" dedi.
Bayraktar, şunları söyledi:
"Afet riski altındaki alanların dönüşümüne dair çıkarılacak olan yasada şehir zikredilmeyecek. Bölge ve il bazında Bakanlar Kurulundan ama parsel ve bina bazında Bakan yetkisiyle yerleri belirleyeceğiz.
Yıkılması gereken binaları belediyeler yıkamıyor deniliyor. Biz şimdi Bakanlık olarak çok ciddi kaynak temin etmek suretiyle bu işi bütün Türkiye sathına yayacağız.
Bir binanın ayakta duramayacak durumu var ise ki-deprem olmadan da yıkılan binalar var ülkemizde- bu durumdaki binalarda mülkiyettekilerin 3te ikisinin rızasını almak suretiyle bu binayı yıkacağız. Yoksa diyelim bir apartmanda 15 kişi tamam diyor ama biri aksi düşünüyorsa, nitelikli çoğunluğun dediğini yapmak şeklinde karar getireceğiz. Bunda kararlıyız.
Yıkılmayı bekleyen binalardan başlayacağız. Örneğin, İstanbulda nereler var, en eski ilçeler, Avcılar, Bakırköy, Bahçelievler, Büyükçekmece, Anadolu yakasında da bazı ilçeler var. Bu ilçeler başta olmak üzere ve Türkiyede de büyükşehirlerden başlamak üzere, dalga dalga devam edecek. Bu belli bir süre alacak tabii. Beş, on, yirmi sene gibi periyotlar halinde... Ancak Türkiyedeki yaklaşık 19,5 milyon konut stokunun öncelikle deprem aksi üzerinde olan binalardan, mühendislik olmayan, kaçak binalardan başlayacağız. Dalga dalga Türkiyemizi modern hale getirmek bizim boynumuzun borcudur."
YABANCILARA MÜLK SATIŞI
Yabancılara mülk satışına ilişkin soruları yanıtlayan Bayraktar, "Türkiyenin menfaatleri korunmak suretiyle ve stratejik öneme haiz yerlerde satış yapmamak şartıyla ve bir ilçede en fazla o ilçenin yüzölçümünün yüzde 10una varıncaya kadar... Daha bunlar netleşmedi bunları tartışacağız. Mutlaka ülke menfaatlerini korumak suretiyle biz yabancılara mülk satılmasını istiyoruz. CHP ve MHPden de milli menfaatlerini korumanız halinde biz de ondan yanayız diyen milletvekili arkadaşlarımız var" diye konuştu.
Türkiyede artık herkesin kentsel dönüşüm istediğini, ancak bu iş yapılırken ranttan uzat durulmasını arzu ettiğini anlatan Bayraktar, 162 bölgede kentsel dönüşüm için adım attıklarını, bu işe hiçbir zaman siyasi düşünceyle yaklaşmadıklarını belirtti.
2/B konusuna değinen Bayraktar, "Yerin durumuna göre vatandaşı istifade ettiren, vatandaşın mutlu olacağı bir bedel üzerinden vereceğiz" dedi.
TOKİnin mimarisiyle ilgili eleştiriler olduğunu anımsatan Bayraktar, "Biz TOKİ olarak mimari karakter bakımından gereğini yapamadık. Bu bir vakadır. Ben de eleştiriyorum bu binaları. Fakat Türkiyede planlı kalkınmaya geçildikten sonra oluşan mimari siluet bellidir. Biz bu biraz daha iyileştirdik" diye konuştu.
Bayraktar, çevre ve şehircilik konularının dünyada yüzde 90 aynı çatı altında bulunduğunu bildirdi.
ENKAZ KALDIRMADA İLERDEYİZ
Haitide deprem olduğunu, enkazın altından bir ay sonra cesetler çıkarıldığını anlatan Bayraktar, "Enkaz kaldırmada biz dünyanın en ileri ülkelerinden daha ilerideyiz. Fakat yapı konusunda, denetiminde ve kaliteli yapıda belli bir yere gelemedik. Bu, Türkiyemizin genel problemidir. Bundan sonra çok kuvvetli bir yapı sistemi ve inşaat düzeni getirmek suretiyle hep beraber bunun üstesinden geleceğiz" diye konuştu.
Vanda milletin, devletin, hükümetin, bütün siyasi partilerin çok güzel bir sınav verdiğini belirten Bayraktar, "Ben tüm Türkiyeye hiç ayrım gözetmeksizin, insanıyla, coğrafyasıyla, doğasıyla, yürekten teşekkür ediyorum" dedi. Pazar günü yine Vana gideceğini söyleyen Bayraktar, "Yeni, modern bir Van kuracağız" açıklamasında bulundu.
Komisyonda daha sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü 2012 yılı bütçesi kabul edildi.
AA