Gayrimenkul borsası sektöre can simidi olur mu?
Son yıllarda Türk Lirası’nın döviz karşısında hızla değer yitirmesi nedeniyle ülkemizdeki gayrimenkullerin uluslararası alandaki değerleri de düşüyor. Gaboras CEO’su Kurtuluş Altun, sektörün menkulleşme ve borsa oluşumuyla korunabileceğini söylüyor.
İstanbul başta olmak üzere Türkiye genelinde gayrimenkullerde, TL’nin döviz karşısında değer yitirmesiyle değer erimesi yaşanıyor. Ekonomist'ten Levent Gökmen Demirciler'in haberine göre, Gaboras, gayrimenkul portföy ve varlık yönetimi konusunda hizmetler sunan ve gayrimenkulun ticarileşmesi için çalışan bir veri analizi şirketi. Şirket piyasa verileri ve değerleme verilerinin analiziyle oluşturulan veri tabanı sayesinde oluşturduğu endekslerle gayrimenkule yönelik güncel veriler sağlıyor. Şirketin oluşturduğu sistem sayesinde Türkiye genelindeki 192 milyona yakın tapulu mülkün anlık değer değişimlerine ulaşmak mümkün oluyor. Bu sayede Türkiye’deki arsa ve gayrimenkullerin değerleri anlık olarak ölçülebiliyor.
2016 sonunda istanbul’daki toplam 5,2 milyar metrekarelik arsa ve arazinin değerini 2 trilyon dolar olarak hesaplayan Gaboras, şu anda TL’nin döviz karşısında değer yitirmesiyle bu değerin 1,3 trilyon dolara indiğini hesaplıyor, İstanbul’un arsa değeri TL olarak artsa da döviz bazında düştü. Bu durum neredeyse tüm Türkiye genelindeki arsa ve gayrimenkuller için de geçerli. Piyasaların dip algısından itibaren ise ciddi bir yükseliş bekleniyor.
ATAK FIRSATI MI?
İstanbul’un ve düşen arazi değerinin Türkiye için atak fırsatı doğurduğunu öne süren Gaboras CEO’su Kurtuluş Altun, sektörü menkulleştirerek değerlerin korunabileceğini, sektör borsası kurularak tekrar atak yapılabileceğini vurguluyor. Altun, sektörde ihtiyaç duyulan arz-talep dengesi için acilen borsanın kurulmasını ve yeni enstrümanların kullanılmasını öneriyor. Her üç ayda bir 600 bin sayfa veri üreten Gaboras, yapay zeka ile 1,5 milyon tapuyu, ‘tapu sor’ kısmından talep gösteren kişiler adına takip ediyor. Son 1,5 yılda 56 milyon tapu sorgulaması yapılmış durumda. Şirket, blokzincir teknolojisiyle gayrimenkulleri menkulleştirerek anlık takası esas alacak borsa haline getirmek için de çalışmalar yapıyor. Kurtuluş Altun, Türkiye’de her kesim insan tarafından gayrimenkulun doğru anlaşılmasının ve verilerin doğru okunmasının önemli olduğuna işaret ediyor. Altun, “Bu süreçte üstümüze düşen katkıyı veriyoruz. Dijital Gayrimenkul Okuryazarlığı ile sektöre liderlik yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz” diye konuşuyor.
“Gayrimenkul sermayeye dönüşmeli”
Türkiye’de 83,2 milyonluk nüfusa karşılık 192 milyon tapu senedi bulunuyor. Bu da kişi başına 2,3 tapu senedi düşmesi anlamına geliyor. Ülkemizde tapu teşkilatının geçmişi 1847 yılına kadar gitse de mevcut yapı sermaye üretme konusunda yetersiz.
Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı, ülkemizde gayrimenkulun sermayeye yeteri kadar aktarılamadığını söylüyor. Özelmacıklı, “Gelişmiş ülkelerde kullandırılan kredilerin yüzde 70’i resmi tapular üzerine konan ipotekler karşılığında verilirken, bizde hala birçok gayrimenkul ipoteğe bile konu edilemiyor ve ciddi oranda sermaye yetersizliği çekiliyor. Bu ölü sermayenin menkulleştirilmesiyle ortaya çıkacak potansiyel ülkemize çağ atlatacaktır” yorumunu yapıyor. Özelmacıklı, bu süreçte gerekirse kamu bankalarının tapu senetlerinin piyasalarda işlerlik kazanmasına destek sağlayabileceğini vurguluyor. Bu sayede tapu sisteminin sahiplik dışında daha da önemli bir değer üretilmesine katkı sunmuş olacağını belirtiyor.