Gaziantep'te toplu açılış töreni yapıldı!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep Demokrasi Meydanı’nda toplu açılış ve temel atma törenine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplamda 42 kalemde eser ve hizmeti Gaziantep'e kazandırdıklarını bildirdi.
Törende yaptığı konuşmaya, “Antep dün düşmana karşı verdiği kahramanca mücadele ile Gazi unvanı almıştı. İlçelerine adını verdiği Şahinbey ve Şehit Kamil ile efsanesi hala kulaktan kulağa anlatılan Karayılan’ıyla Antep, gazilik unvanının hakkını ziyadesiyle vermiş bir şehrimiz. Bugün de Antep, dar zamanlarında, zor zamanlarında kardeşlerine sahip çıkarak, ensar unvanını alıyor” diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün, ‘Vurun Antepliler namus günüdür’ diyerek gönüllerde taht kurmuştunuz, bugün de kardeşlerinize, muhacirlerinize sahip çıkarak yine gönüllerde taht kuruyorsunuz. O bakımdan bu şehir farklı bir şehir, ne mutlu size” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep'i, tarihi, kültürü, sanayisi, ticareti, sofrası ve insanıyla Türkiye'nin ve bölgesinin “parlayan yıldızı” olarak her yerde örnek gösterdiğini belirterek şunları söyledi: “Çünkü siz şartlar ne olursa olsun, ne özgürlüğünüzden ne de emeğinizden, ekmeğinizden vazgeçmeyeceğinizi ispat ettiniz. 95 yıl önce kapınıza dayanan düşmana karşı mertçe duruşunuzla bunu ispat ettiniz. Ardından kapınıza dayanan yokluğa, yoksulluğa karşı alnınızın teriyle, becerinizle, çalışkanlığınızla durarak bu duruşunuzu ortaya koydunuz. Daha sonra çevreniz terör ateşiyle yanarken birliğinizi, beraberliğinizi muhafaza ederek bunu ortaya koydunuz.”
Gazianteplilerin, Suriye'deki çatışmalardan kaçarak Türkiye'ye sığınanların da yanında olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'de bazı siyasiler sıkılmadan utanmadan 300 bine yakın insanı katleden bir katil Esed'i gidip ziyaret edebiliyorsa ülkemizde hala nelerin olduğunu iyi düşünmemiz lazım, kimlerin olduğunu iyi düşünmemiz lazım. Unutmayın zulme rıza zulümdür. Zulmün, zalimlerin yanında yer alanlar onlar da zalimdir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin mazlumların ve mağdurların yanında yer aldığını ve bunu sürdüreceğini vurgulayarak, "Çünkü bizim ecdadımız tarih boyunca, hep zalimlerin karşısında durdu, mazlumların yanında yer aldı ve o ecdadın torunları olarak bizler de aynen mazlumların yanında durmaya devam edeceğiz. Bir gün şartlar değişecek, o kardeşleriniz size sığındığında, onları bağrınıza basarak nasıl Ensar görevini yerine getirdiyseniz inşallah şart değiştiğinde unutmayın, onlar Suriye'den size farklı seslenecekler. 'Bizim Türk kardeşlerimiz bizi yalnız koymadılar, onlar bizi yalnız bırakmadılar. Onlar bizimle beraber oldular, kapılarını açtılar, çorbasını paylaştılar' diyecekler. Seninle iftihar ediyorum Gaziantep. Rabbim sizlerden razı olsun. Ben Esmaları selamlıyorum, Esmaların yanında duranları selamlıyorum. Çünkü onlar da mazlumdu. Onlar da ne yazık ki zalimlerin attıkları bombalarla, toplardan çıkan mermilerle şehit oldular. Gönlünüzde ne muradınız varsa Rabbim hepsine kavuşmayı nasip etsin. Ama yetmez, ilgili bakanlıklarımızla, ilgili kurumlarımızla, belediyelerimiz, sivil toplum kuruluşlarımızla bir araya gelerek daha sistemli, daha düzenli, daha bilinçli hizmetler ortaya koymalıyız. Bize yakışan budur. Ben sizlerin bunu da başaracağınıza, hayata geçireceğinize inanıyorum” diye konuştu.
Gazianteplilerle geçen yılın Mart ve Ağustos aylarında unutulmaz mitinglerle bir araya geldiğini hatırlatan Erdoğan, Gaziantep halkına "10 Ağustos seçimlerinde yüzde 60'ın üzerinde bir oy oranıyla bu kardeşinize sahip çıktınız, cumhurbaşkanlığı makamına layık gördünüz. Sizlere teşekkür ediyorum, her birinize şükranlarımı sunuyorum" sözleriyle teşekkür etti. Bu sevgi, ilgi ve destek olduğu sürece kimsenin kendisini millete, memlekete hizmet yolundan alıkoyamayacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi muhalefet partileri çıkmış 'Cumhurbaşkanı'nın meydanlarda ne işi var' diyorlar. Bunlar herhalde, Çankaya'da oturup imza atan cumhurbaşkanlarına alışmışlar, onlar öyle devam etsin istiyorlar. Kusura bakmasınlar, Sayın Gül'ü tenzih ederim, ama ne dedik biz 'Biz, yan gelip yatan, oturup seyreden bir cumhurbaşkanı olmayacağız' dedik. 'Biz farklı bir cumhurbaşkanı olacağız' dedik. Çünkü bizi bu makama millet bizzat kendisi gönderdi" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, "Dünya kazan, biz kepçe olacağız" sözlerini hatırlatarak, bu yüzden bir gün Afrika, bir gün Latin Amerika, bir gün Suudi Arabistan ve bir gün Avrupa'ya gittiğini söyledi. Çalışmalarına devam edeceklerini, durmayacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Beyler konuşmamızdan rahatsız oluyorlar. Eğer bu muhalefet benim sözlerimden rahatsız oluyorsa doğru yoldayız demektir. Onlar alkışladığı gün o zaman ben kendimi check etmem lazım, bir sıkıntı var demektir" ifadesini kullandı.
Gaziantep’e yapılan yeni yatırımlar
Ne zaman önleri kesilmek istense, haksızlık yapılsa yanlarında her zaman milletin olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunca badireye, tezgaha, oyuna rağmen bu yolculuğun devam ettiğini, bugün milletin sayesinde dimdik ayakta olduklarını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplamda 42 kalemde eser ve hizmeti Gaziantep'e kazandırdıklarını bildirdi. Millî Eğitim, Sağlık, Aile ve Sosyal Politikalar, Kültür ve Turizm, Gıda, Tarım ve Hayvancılık ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının hizmetleriyle ilgili açılışlar yapılacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilave olarak TOKİ, Vergi Dairesi Hizmet binası, Büyükşehir Belediyesince inşa edilecek toplam 76 trilyon lira yatırım bedeli olan projelerinin olduğunu da anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılacak hizmetlerin hayırlı olmasını diledi ve emeği geçenlere teşekkürlerini iletti. Türkiye'nin çok önemli bir dönemden geçtiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çevremiz adeta ateş çemberi. Suriye de kendi halkına zulmeden bir zalim, ülkenin yıkımı, yüzbinlerce insanın ölümü, milyonlarca insanın perişanlığı pahasına koltuğunda oturmaya devam ediyor. Türkiye'den de birileri gidiyor bunları tebrik ediyor. Irak'ta bir yandan DAİŞ tehdidi diğer yandan mezhep fanatizmi, öteki taraftan etnik hırsla ülkeyi adeta paramparça etmiş durumda" değerlendirmesinde bulundu.
“Alicenaplığınız efsane gibi nesiller boyu anlatılacak”
Bundan sonra da gelenlere kapıları asla kapatmayacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Mesele sayı değildir, mesele bu irfana sahip olmaktır, bu idrake sahip olmaktır. İnanın bugün burada sizlerin şu kucak açtığı misafirlerimiz, sizin bu alicenaplığınızı bir efsane gibi nesiller boyunca anlatacaktır. Gaziantepliler bize sahip çıktı, Hataylılar bizi bağrına bastı, Şanlıurfalılar bize kucağını açtı, bunu söyleyecekler. Kadirşinaslıklarını gösterecekler, bu duygu parayla ölçülmez. Bu hissiyatı oluşturmak ancak gönülle kalple yürekle mümkündür" diye konuştu. Neşet Ertaş'ın "Kalpten kalbe bir yol vardır görülmez, Gönülden gönüle gider yar oy yol gizli" şeklindeki şarkı sözlerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "O yol görünmez. Gerçekten de bu gönülden gönüle giden bir yoldur. Bunu parayla, pulla, maddi imkânla, küçük çıkarlarla, basit menfaatlerle ölçmeye, tartmaya kalkan, bu milletin gönlünden ebediyen silineceğini bilmelidir" dedi. Milletin 200 yıldır sürekli büyük acılar yaşadığını, savaşlar verdiğini, bir yerden bir yere gitmek zorunda kaldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kırım'da Kafkasya'da, Balkanlar'da, Kuzey Afrika'da, Orta Doğu'da dedelerimiz hep bu acıları yaşadı" dedi.
“Bugün kucak açtığımız kardeşlerimiz Çanakkale’de bizimle birlikteydi”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çanakkale'de, o muhteşem direnişi, o muhteşem savaşı verirken bugün kucak açtığımız tüm kardeşlerimiz bizimle birlikteydi. Çanakkale'deki o kabristanı, şehitlikleri gezdiğiniz zaman hep onları görürsünüz. Balkanlardan gelenleri görürsünüz, ta Asya'dan gelenleri görürsünüz" diye konuştu. Bu mücadelelerin kolay olmadığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hemen yanımızdaki siperde onlar da dedelerimizle birlikte şehit olmuşlardı. Diğer yanda kolunu, bacağını, gözünü cephede bırakıp boynu bükük milletine dönen onlardı. Hemen önünde, hücuma kalkan birlikler saf saf şahadet şerbetini içerken tevekkülle Kur'an'ını okuyan, duasını eden, yapılan dualara âmin diyerek iştirak eden yine onlardı. Son bağımsız devletimizi kurmak için verdiğimiz Kurtuluş Savaşı'na, parmağındaki yüzüğünü, evindeki son kuzusunu, varını, yoğunu satarak katkıda bulunan yine onlardı. Suriye'deki kardeşlerimizdi, Afganistan'daki kardeşlerimizdi, Pakistan'daki kardeşlerimizdi, ta Hindistan'daki Müslüman kardeşlerimizdi. Bu insanlar asla el değil, bu insanlar asla öteki değil, bu insanlar asla yabancı değil, bu insanlar biziz, biz. Biz neysek, onlar da o" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Aramızdaki sınırların şurada kaç yıllık geçmişi var. Düne kadar Halep neyse Antep oydu, Urfa neyse Rakka oydu, Hatay neyse Lazkiye oydu, öte tarafta Edirne neyse Varna oydu, Tekirdağ neyse Filibe oydu, Çanakkale neyse Selanik oydu, aynı şekilde Artvin neyse Batum oydu, Iğdır neyse Nahçıvan oydu" değerlendirmesinde bulundu. Meseleye bu açıdan bakmayanların, kendi tarihine, medeniyetine, kültürüne yabancılaşanlar olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz asla kendimize yabancılaşmadık, yabancılaşmayacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, konuşmasının ardından eşi Emine Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç, Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve diğer protokol üyeleriyle kurdele keserek temsili toplu açılışları gerçekleştirdi.
TOKİ Haber