okmeydanı 1 milyon metrekare konut alanı Haberi
Okmeydanı halkı dönüşüm planlarını endişeyle izliyor. En kızdıkları kendilerine ‘işgalci’ denmesi, en büyük korkuları tapu beklerken evlerinden olmak, “Dedelerimiz, babalarımız köydeki tarlamızı sattı, öyle aldık buraları” diyorlar. 60’larda aile büyükleri gelmiş önce, aileler genişledikçe evler büyümüş, belediyelerin göz yummasıyla katlar yükselmiş, sonra tapu tahsis belgeleri dağıtılmış. Emekli tersane işçisi Nazım Horlu, “Ya emekçi ya emekliyiz” diye anlatıyor: “ Beyoğlu ’nun çöplerini bile biz topladık. Şimdi işleri bitti, bize üvey evlat muamelesi yapıyorlar.”
Halkın ortak kaygısı, Sulukule ve Tarlabaşı örneklerinde yaşananların burada da tekrarlanması...
‘Çöplerimizi yemeye mahalleye kurt inerdi’
Kadir Yılar, ‘televizyon tamircisi’:
“Babam 1963’te Sivas’tan buraya, tersanede çalışan akrabalarının yanına gelmiş. Buraya yerleşen insanların en büyük iş sahası Haliç kıyısındaki tersanelerdi. 80’den sonra da buranın halkı belediyelerde, PTT’de, TEK’te çalıştı. Yani devlete çalıştılar....