28 / 12 / 2024

Halil Zaim: Kentsel dönüşüm sadece yüksek binalar dikmek değil!

Halil Zaim: Kentsel dönüşüm sadece yüksek binalar dikmek değil!

''Şehir ve Ekonomi'' konulu Sabahattin Zaim İslam ve Ekonomi Sempozyumu etkinliği yarın Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü 2010 Avrupa Kültür Başkenti Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilecek...



Fatih Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (FÜSEM) Müdürü Doç. Dr. Halil Zaim, kentsel dönüşüm sürecinin sadece daha yüksek binalar dikmek şeklinde algılanmaması gerektiğini belirterek, ''Şehrin kimliği, ekonomik ve sosyal gelişimi de bu süreçte mutlaka ele alınmalı'' dedi. 

     İstanbul'un kentsel dönüşüm sürecinin de işleneceği, ''Şehir ve Ekonomi'' konulu 5. Sabahattin Zaim İslam ve Ekonomi Sempozyumu yarın Esenler Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü 2010 Avrupa Kültür Başkenti Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Etkinlik öncesinde AA muhabirine değerlendirmede bulunan Doç. Dr. Halil Zaim, İstanbul'un son 20 yılda hem ekonomik hem de sosyal bakımdan önemli bir değişim sürecini yaşadığına işaret ederek, kentsel dönüşüm sürecinin söz konusu değişim dinamiğini olumlu bir yöne kanalize etmek için güzel bir fırsat olduğunu söyledi. 

     Ancak bu dönüşüm sürecinde ''şehrin ekonomisinin nasıl şekilleneceği'' ve daha önemlisi ''şehrin ekonomik kimliği de değişecek mi-'' sorularının önemli olduğunu vurgulayan Zaim, ''Mesela Osmanlı dönemi şehirlerine baktığımızda, şehir merkezinde bir selatin camisi görünür. Şehrin en önemli pazarları da cami etrafına kurulur. Bu sebeple cami hem ekonominin hem de sosyal hayatın merkezinde yer alır. Nitekim konumu ve mimarisi de bunu destekler. Ben mimar değilim gerçi, cami şehrin en görkemli yerine yapılır ve kagirden yapılır. Halbuki aynı dönemde evler ahşaptır. Zira ahşap faniliği, kagir ebediyeti temsil eder. İşte bu şehrin ekonomik kimliğidir. Ayrıca mahalle sistemi vardır. Burada zengin ve fakir bir arada yaşardı. Komşuluk ilişkileri güçlüydü. Esnafla halk iç içe yaşar, ekonomik hayat insanlar arasında farklı sosyal sınıflar meydana getirmezdi. Daha doğrusu sosyal ve ekonomik sınıflar arasındaki mesafe nispeten kısaydı'' diye konuştu. 

     Doç. Dr. Halil Zaim, modern şehirlere, özellikle de İstanbul'a gelindiğinde, şehrin merkezinde camilerin yerini plazalar, alışveriş merkezlerinin mi alacağı sorusunun akla geldiğini dile getirerek, şöyle devam etti: 

     ''Bunun ekonomik ve sosyal yansımaları nasıl olmaktadır. İktisadi hayat, dini ve kültürel hayattan kopuyor. Şehir yapılanmasında zenginler ve fakirler farklı mekanlarda oturmaya başlıyor. Lüks siteler ancak yüksek gelir grubundakilerin yaşayabilecekleri, ''korunaklı'' yaşam alanlarına mı dönüşüyor. Şehir farklı ekonomik ve sosyal düzeydeki insanları birbirinden koparıyor. Şehir hayatı yalnız kalabalıklar oluşturuyor. Binlerce insanın bir arada yaşadığı, ancak insanların birbirine selam dahi vermediği yaşam alanları oluşuyor. İşte 'Şehir ve Ekonomi Sempozyumu' modernizmin getirdiği tüm bu olguları sorgulamak, 'bizim dünyamız nasıl olmalı, modern şehir anlayışımız nasıl olmalı-' sorularına cevap aramak için gündeme alındı. Madem ki bir kentsel dönüşüm sürecine gidiliyor, bu sadece daha yüksek binalar dikmek şeklinde algılanmamalı, şehrin kimliği, ekonomik ve sosyal gelişimi de bu süreçte mutlaka ele alınmalı kanaatindeyim. Bu amaçla bir farkındalık oluşturmak gerekmektedir.'' 

     Sempozyumda, aralarında ''İstanbul'da Kentsel Dönüşüm: İktisadi ve Sosyal Değerlendirmeler'', ''Kentsel Dönüşüm ve İstanbul'un Yeniden İnşası'', ''Kentsel Dönüşüm ve Finansmanı'', ''Şehir ve Ticaret'', ''Vakıf ve Şehir Ekonomisi'', ''İlahi Bir Ekonomi olarak Din ve Medine'', ''İbn Haldun'un Şehirler, Şehircilik ve Çevre Ekonomisi ile ilgili Görüşleri'', ''Vakıf ve Şehir Ekonomisi''nin de bulunduğu konular işlenecek. 

     Türkiye'de mevcut 20 milyon dolayındaki konutun yaklaşık 7 milyonunun 2 yıldan 20 yıla varan periyotta yıkılarak yeniden yapılmasının hedeflendiği Kentsel Dönüşüm kapsamında, her bir konutun ortalama maliyetinin 100 bin lira olduğu varsayımıyla kentsel dönüşümün maliyetinin Türkiye için 700 milyar liraya ulaşması, İstanbul için ise maliyetinin 100 milyar lirayı bulması öngörülüyor. 


AA


Geri Dön