Halk GYO 2015'te yeni projeler peşinde!
Halka arzdan sonra kârlı büyümesini sürdüren Halk GYO, katma değer yaratmaya odaklı projelerin izini sürüyor.2015 Halk GYO için projelerin bazılarının sonlandığı ve yeni projelerin başladığı bir yıl olacak.
2014 yılı Eylül ayı itibariyle 951 milyon TL aktif büyüklük ve 798 milyon TL özkaynak hacmine ulaşan Halk GYO, 1,4 milyar TL gayrimenkul portföyü büyüklüğüne ulaştı. Halk GYO’nun, kira geliri elde ettiği binalarının yanı sıra, devam eden konut, otel ve ofis projeleri 2015 yılına iddialı hazırlanıyor. Uluslararası Finans Merkezi, Levent Dedeman Park Levent otel projesi, Kocaeli Şekerpınar arsası üzerinde geliştirilen banka operasyon merkezi projesi, İstanbul Bakırköy arsası üzerinde inşası tamamlanan, satış ve tapu devirlerine devam edilen Referans Bakırköy ve Eskişehir Odunpazarı arsasında yükselen Panorama Plus projeleri bunlardan bazıları…
Halk GYO Genel Müdürü Kazım Şimşek, İstanbul ve Türkiye genelinde artan turizm potansiyelini, Halk GYO’nun kârlılığını yükseltecek projelerde en iyi şekilde kullanmayı hedefliyor. Özellikle Halk GYO’nun İstanbul’da portföyündeki bazı binalar, bu binaların lokasyonları dikkate alındığında, önemli yatırımlar olarak dikkat çekiyor. Şimşek, Halk GYO’nun gündemindeki projeleri ve hedeflerini Fortune’a anlattı.
2014 yılı sektör ve Halk GYO için nasıl geçti?
Dünya ekonomisi açısından 2014 yılı ocak-Eylül döneminin önemli gelişmelerine baktığımızda, ABD tarafında devam eden varlık alım programındaki azaltım kararı ve programın uygulanırlığı açısından önemli olan istihdam ve enflasyon verileri, euro bölgesinin karşı karşıya kaldığı deflasyon riski ve bu paralelde gündeme gelen ekonomiyi destekleme amaçlı program, Ukrayna-Rusya gerginliği ve IŞİD gerilimi yılın ilk dokuz ayına damga vurdu. Bu gelişmelerden sıyrılıp baktığımızda kendi adımıza 2014’te en önemli işimizin, Sancaktepe arsasını Vakıf GYO ile kurduğumuz adi ortaklık ile satın almak olduğunu söyleyebilirim. Yaklaşık 98 bin metrekarelik arsanın alımını 110 milyon TL bedelle gerçekleştirdik. Sancaktepe arsası, gerek ulaşım ağlarına, gerek alışveriş ve yaşam merkezlerine ve gerekse de dünyanın en büyük finans merkezlerinden biri olacak olan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi’ne yakın. Bu da projeyi ilginç ve farklı kılıyor. İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Projesi’nin en büyük paydaşlarından biri Halk GYO, diğeri Vakıf GYO. Bu projede muhtemel konut talebinin karşılanmasına yönelik birlikte hareket edeceğiz. Bizim açımızdan oldukça önemli bir gelişmeydi.
Gayrimenkul ve arsa yatırımlarınızın genel dağılımı nasıl?
Şirketimizin gayrimenkul dağılımı, yüzde 38 kira geliri olan bina ve yüzde 62 arsa ve projelerden oluşuyor. Son duruma baktığımızda, portföyümüzde, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesinin geliştirileceği Ümraniye merkezli ve yeni konut projemizin planlandığı Sancaktepe merkezli iki arsa, ilk turizm yatırımımız Levent Dedeman Park Levent otel projesi, Kocaeli Şekerpınar arsamız üzerinde geliştirilen banka operasyon merkezi projesi, İstanbul Bakırköy arsamız üzerinde inşası tamamlanan, satış ve tapu devirlerine devam edilen Referans Bakırköy ve Eskişehir Odunpazarı arsasında yükselen Panorama Plus olmak üzere iki adet konut projesi ve düzenli kira geliri elde edilen ve çoğu Türkiye Halk Bankası A.Ş.’ye kiralanmış 21 adet binamız bulunuyor.
Projeler içinde Dedeman Park Oteli dikkat çekiyor. İş oteli olarak nasıl bir ihtiyacı karşılayacak? Otel ne zaman misafirlerini ağırlamaya başlayacak?
Projenin tamamlanma tarihi 2015. Dedeman Park Levent projesinde edindiğimiz tecrübeyi gelecekteki otel geliştirme projelerine aktarmayı, Halk GYO’nun kârlılığını yükseltecek projelerde en iyi şekilde kullanmayı hedefliyoruz. Dedeman Park Levent projesi için yaklaşık 50 milyon TL yatırım yapıldı. Mimarisi ve konumu itibariyle şehir otelciliğinin en güzel örneklerinden biri olacak. Binanın Mecidiyeköy-Maslak hattındaki iş oteli ihtiyacını karşılama açısından önemli olduğunu düşünüyoruz. Talepler de buna işaret ediyor. Dedeman Park Levent, on yıl içinde 670 bin kişiyi ağırlayacak. Dedeman Grubu ile yeni otel projemiz için 10 yıllık kira sözleşmesi imzaladık. Çevre dostu bir yapı olacak. LEED (Enerji ve Çevre
Dostu Tasarımda Liderlik) sertifikası adayı aynı zamanda.
“Referans Bakırköy” projesi farklı taleplere cevap veren proje olarak tanıtılıyor. Bu proje hangi aşamada?
Projeyi Kiler Holding iştiraki Biskon Yapı ortaklığı ile devam ettiriyoruz. Bakırköy’de inşa ettiğimiz proje, 256 konutluk. 147 milyon TL tutarında satış hasılatına ulaştık. Satışı gerçekleştirilen bağımsız bölümlerin tapularının alıcılara devir işlemlerine başlandı. 26 adet bağımsız bölümün tapu devir işlemleri tamamlandı. Bunların dışında devam eden projelerimizden biri de, Eskişehir Odunpazarı ilçesinde yer alan, toplam 9 bin 811 metrekare büyüklüğündeki arsa üzerinde gerçekleştirilen proje. Kocaeli-Şekerpınar’da 15 bin 652 metrekare büyüklüğe sahip arsamız üzerinde inşası devam eden banka operasyon merkezi projemiz var. Teknolojik olarak bir bankanın tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek kullanım alanlarına ve altyapıya sahip olacak proje, merkez; depo, çağrı merkezi, veri merkezi ve eğitim birimlerinin yanı sıra misafirhane, ve sosyal alanların da bulunacağı bir kompleks olarak inşa ediliyor.
Bir başka proje de İstanbul Finans Merkezi. Oldukça iddialı bir proje…
İstanbul Finans Merkezi, New York, Londra ve Dubai’deki finans merkezlerinden daha büyük bir alanı kapsayacak. Mimarisinde Kapalıçarşı ile Topkapı Sarayı’ndan da esinlenildi.
İFM dört ana bölgeden oluşacak. 1. Bölge’de özel kurumlar ve denetim kuruluşlarına ait binalar bulunacak. Projenin kalbi olarak işlemesi planlanan İkinci Bölge’de ise banka ve finans merkezlerine ait binaların yer alacak. Kongre ve kültür merkezi ile oteller ve konutlardan oluşan kısım ise Üçüncü Bölge’ye konumlandırılacak. Okul, cami, polis ve itfaiye merkezleri gibi destek ve hizmet birimleri olarak tanımlanan yapıların da Dördüncü Bölge’de bulunması planlanıyor.
Konumu ve mimari yapısı Anadolu yakasının simgesi olacak şekilde tasarlanan İstanbul Finans Merkezi’nin içine Kapalıçarşı’nın modern bir kopyası yapılacak. Ayrıca Topkapı Sarayı’ndaki surlar gibi Finans Merkezi’nin etrafındaki hat üzerinde devam eden yollar oluşturulacak.
Projelere karar verirken sektörel tecrübelerin yanı sıra neler ön plana çıkıyor?
Aslında bu konuda “Doğru lokasyon, doğru proje” felsefesinin geçerli olduğunu söylemek mümkün. Her bölge ve şehir Marmara Bölgesi ya da İstanbul gibi değil. İstanbul’un halen otel ihtiyacı var. Türkiye’de her bölge için böyle bir şey söylemek mümkün değil. Anadolu’daki yapılanmamızda da gelişmiş büyükşehirlere odaklanıyoruz. Kayseri, Gaziantep gibi şehirleri yakından takip ediyoruz. Ekiplerimizle araştırmalar yapıyoruz. Bize ulaşan her yıl birçok proje oluyor. Aracı firmalardan, yüklenici firmalardan projeler geliyor. Değerlendirmelerimizi projelerin getirisi, maliyeti ve içeriğine göre yapıyoruz. Belli bir know-how’ımız var. Bunu da farklı projelerde değerlendirmek istiyoruz. İmarda, arsada sorun yaşamayacağımız projelere odaklanıyoruz. Sonuçta halka açık bir şirketiz ve imzamızı atacağımız her projeyi ince eleyip, sık dokumamız gerekiyor.
Gayrimenkul yatırım ortaklığı modelinin gelecek dönemlerde üstleneceği misyon ile ilgili düşünceleriniz neler?
GYO kurmak isteyen birçok kurumda tedirginlik var, çünkü ülkemizde geleneksel bir yapı var. Ancak GYO’ların yaygınlaşması lazım. GYO’lar devletin sağladığı vergisel teşviklerle sektöre kayda değer miktarda kurumsal sermaye girişine ortam hazırladı. Bu yapıyı, Türk halkının yatırım alışkanlıkları arasında gayrimenkullerin önemli bir yere sahip olması da olumlu yönde destekledi. Bu bağlamda, gayrimenkul piyasasına olan talep giderek artıyor. Artan talebi karşılamak üzere duyulan kurumsal sermaye ihtiyacını karşılayan GYO’ların, küçük yatırımcıların küçük meblağlar karşılığında da gayrimenkul yatırımı yapabilmesine olanak sağlaması sayesinde, GYO’ların sayısı giderek artacak. GYO’lar, finansman kaynaklarının kısıtlı olduğu gayrimenkul sektörüne, kurumsal sermayenin girebilmesi, büyük ve nitelikli projelerin hayata geçirilebilmesi için önemli yatırım araçları. Ayrıca GYO’lar bireysel ve kurumsal yatırımcıların tasarruflarını ortak bir havuzda bir araya getirerek, yüksek gelir elde edilebilecek yatırımlar yapılmasını sağlıyor, büyük ve nitelikli gayrimenkul projelerinin gerçekleştirilmesini mümkün kılıyor. GYO’lar, inşaat sektöründe belli kriterlerin uygulanmasını ve standardizasyonu getirmesinin yanı sıra, dahil oldukları mevzuat gereği yaptıkları şeffaf bildirimler ve mali raporlamaları ile Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörü olan inşaat sektöründe de kaliteyi ve kurumsallaşmayı da sağlıyor. Sektörde özel sektör kadar kamu ağırlığı olan şirketlerin de olması gerekiyor. Bu bağlamda Emlak GYO portföy yapısı itibariyle ortalamanın dışında olmasına rağmen varlığı ile sektöre bir düzen getiriyor. Halk GYO olarak aslında Emlak GYO ile benzer bir yapıya sahibiz. Bizim de amacımız bir anlamda piyasanın düzenleyicisi konumunda olmak. Bu bağlamda Türkiye’de inşaat ve gayrimenkul sektörünün sağlıklı ve sürdürülebilir gelişimi için GYO’ların, sektör içerisinde daha fazla yer alması gerekiyor.
Halk GYO’nun bugüne kadar gerçekleştirdiği projelerde hayata geçirmekte geç kaldığı “keşke”leri var mı?
Yok. Ama özellikle finans merkeziyle ilgili projemizde daha hızlı yol almayı tercih ederdik. Birkaç senedir aklımda olan bir başka proje var. Lojistik alanları ve lojistikçi müşterileri bulup, alan kiralama işini hayata geçirmek istiyoruz. Ama gelecek yıllarda yapmayı hedefliyoruz. Lojistik alanlar hem kira getiriyor hem de gayrimenkulde gelecek garantisi sağlıyor.
Gayrimenkul sektörünün yabancı ortaklıklarla iş geliştirmesine nasıl bakıyorsunuz?
Halk GYO olarak yurtdışı odaklı pek çok proje teklifleri alıyoruz. Özellikle de Ortadoğu’dan teklifler geliyor. Proje iyi olduktan sonra yurt içi yurtdışı farketmez. Yurtdışında da projelerimizin değer kazanması ve bu konuda misyon üstlenmek çok önemli.
Yönetici olarak kendinize koyduğunuz hedefler neler?
Halk GYO adına daha fazla ve farklı projelere imza atmayı hedefliyorum. Konut projelerinde ilk üçte yer almak en büyük hedefim. Ayrıca nitelikli ve yetkin kadrolarla çalışmak da gelecek hedeflerimizde çok önemli.
Halk GYO’nun 2015 ve sonrası için hedefleri neler?
Doğru lokasyonda, doğru proje ile sürdürülebilir kârlılık ve büyüme en büyük hedefimiz. 2014 yılsonu için hedef öz kaynak kârlılık oranımızı yüzde 7,5 olarak belirtmiştik. Bu anlamda, 2015’e kârlılık ve büyüme oranı ile başlamayı hedefledik.
2015, projelerimizin bazılarının sonlandığı ve yeni projelere başladığımız bir yıl olacak.
Öncelikle ilk konut projemiz Referans Bakırköy projemizde, 2015 yılında tapu devir işlemlerini tamamlayarak projemizi nihayetlendirmeyi hedefliyoruz. Şirketimizin İstanbul dışındaki ilk konut projesi olan ve Eskişehir’de yükselen Panorama Plus projesinde ise kaba inşaat çalışmalarının tamamlanmasıyla başlayan cephe giydirme ve diğer ince işler de tüm hızıyla devam ediyor. 2015 yılında projeyi, vaat edilen teslim tarihinden daha erken bir zamanda bitirmeyi öngörüyoruz. İlk turizm yatırımımız olan ve 10 yıllığına kiralanmasına yönelik olarak anlaşma imzaladığımız Levent Dedeman Park Oteli’nin 2015 yılı içinde Dedeman Hotels& Resorts Internationals’a teslimini hedefliyoruz. Kocaeli Şekerpınar’da inşası hızla devam eden banka operasyon merkezi projemizi tamamlayarak, iyi niyet sözleşmesi imzaladığımız Halkbank’a kiralamayı öngörüyoruz. En büyük ve önemli projemiz İstanbul Finans Merkezi projemizde kazı süreci tamamlandı. 2015 yılı içerisinde projedeki en önemli süreçlerden olan ana yüklenici ihalesi sürecini tamamlayarak, kulelerimizin inşasına başlamayı planlıyoruz. 2014’ün üçüncü çeyreğinde Vakıf GYO ortaklığı ile alımını gerçekleştirdiğimiz Sancaktepe arsası üzerinde geliştirilecek konut projesi ise 2015 yılında odaklanacağımız yeni projemiz. Portföy yapımızla ilk üçte olacağız. İFM ile şu anki aktifimizin iki katı büyüklüğe ulaşacağız. Sektörün önemli bir düzenleyicisi olmayı hedefliyoruz.
Fortune